Gelişen Türkiye – BRICS İlişkileri: Avrupa Birliği Yakından İzliyor

Türkiye BRICS İlişkileri

Avrupa Birliği, başlangıçta Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’nın bir araya gelerek oluşturduğu BRİCS ile Türkiye ilişkilerindeki gelişmeleri yakından takip edilmektedir.  Daha Türkiye’de kamuoyunda gündem konusu olmadan Batı basınında bugün, Türkiye’nin BRİCS üyeliğine resmen başvurduğu iddiası gündeme getirilerek yorumlar yapılmaya başladı. Türkiye’nin AB içerisindeki önemi, Gümrük Birliği kapsamında bulunduğuna işaret edilerek, NATO’nun güçlü ve stratejik konumdaki üyeliği de vurgulanarak Türkiye Brics ilişkilerindeki gelişmeler gündem konusu ediliyor. Bugün bazı önemli siyasi gazetelerin konusu Türkiye ve BRİCS ilişkileriydi. Türkiye’nin mevcut AB ve diğer ülkeleri ile BRICS ile devam eden sürece geniş şekilde yer verilerek, BRICS’in Türkiye’nin de gündemde olduğu genişleme sürecinin 22-24 Ekim tarihleri arasında Rusya’nın Kazan kentinde düzenlenecek zirvede ele alınmasının beklendiği Malezya, Tayland ve Türkiye’nin yakın müttefiki olan Azerbaycan’ın, gruba katılmak isteyen diğer ülkeler arasında yer aldığı hususunun altı çizilmektedir.

Uzun süre dünyayı etkileyen Covid19 salgını ve hemen ardından 14 Şubat 2022’de başlayan Ukrayna-Rusya savaşı ile 7 Ekim 2023’den bu yana şiddetini artırarak devam eden İsrail’in Gazze’yi işgali ile mevcut ekonomik ve siyasi yapısında beklenmedik zor ve sıkıntılı gündem konuları ile karşı karşıya bulunan AB, bir yandan kendi bünyesindeki seçimler ve sonuçlarını, AB ve Avrupa’nın geleceğine yönelik muhtemel etkilerini tartışır iken, özellikle Almanya’da başlayan ve ilk sonuçları şaşkınlık yaratan seçim sonuçlarının ne yöne doğru evrileceği büyük endişe ve merak ile takip edilmekte, değerlendirmeler yapılmaktadır. Türkiye BRICS İlişkileri

AB bir yandan kendi ortak meselelerini değerlendirirken, bir yandan da AB’nin net bir şekilde tutumunu ortaya koyamadığı Türkiye ile ilişkiler ve akıbetiyle ilgili yaklaşımları gündem maddesi olarak önemini korur iken, beş yıllık bir aradan sonra Dışişleri Bakanımız Sn. Hakan Fidan’ı, AB dışişleri bakanlarının katıldığı, Gymnich adı verilen gayri resmi toplantıya davet etmiş ve dinlemiştir. Beş yıllık uzun bir aradan sonra ilk kez Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı’nın bu toplantıya davet edilmiş olması, AB’nin Türkiye ile ilişkiler konusunda yeni bir yaklaşım arayışı içerisinde olduğunun belirgin ve önemli bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.

Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Mayıs 2023’te halkımızın teveccühü ile tekrar Cumhurbaşkanı olarak seçilmesi, ülke yönetimi konusunda halk iradesinin tekrar tazelenmesini takiben, Cumhuriyetimizin Yeni Yüzyılı başlangıcında, Sn. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu “Türkiye Vizyonu”, ile Sn. Fidan’ın “Girişimci ve İnsani Dış Politika” temel hedefli; Bölgesel, Yapıcı, Sistem Dönüştüren yeni Türk Dış Politika yaklaşımı bulunduğumuz coğrafyanın her kesiminde ciddi bir dikkatle izlenirken, AB kesiminde de olumlu yansımaları ve ilişkilerimize katkısı görülmeye başladı.

Ülkemizin istikrarla takip etmeye çalıştığı bu kararlı ve özellikle çok boyutlu dış politika yaklaşımı sonucu, AB 5 yıl aradan sonra, Sn. Dışişleri Bakanımızı davet ederek, Türkiye’nin birçok konudaki yaklaşımlarını bizzat kendisinden duyma ihtiyacı hissetti. Bu vesile ile AB; Türkiye’nin AB üyeliği konusunda kendi ahitlerine bağlılığı ve kararlılığını yeniden görmüş olmakla birlikte, özellikle Türkiye’nin vize sorunu konusundaki tutumunu ve 1996 yılında yürürlüğe giren AB ile Gümrük Birliği anlaşmamızın ele alınarak ulaşılmış bulunan ticaret hacmini taşımaktaki zorlukları nedeniyle günün gelişen şartlarına göre karşılıklı mutabakat ile yeniden güncellenmesi yönündeki kararlılığını tekrar hissetti. Kamu oyumuz ve özellikle ticaret kesimi artan ticari ilişkilerimiz ve AB tedarik merkezlerinin Türkiye’ye yönelik artarak devam eden ihtiyaç ve ilgisi karşısındaki AB tutumunu, sadece Türkiye de kamu oyu değil, AB”deki üreten kesim, sanayi ve tedarik merkezleri de büyük bir merakla beklemektedir. Türkiye BRICS İlişkileri

Ülkemizdeki ekonomi kesiminin Gümrük Birliği anlaşmasının güncel şartlara uygun hale getirilmesiyle, vize konusundaki AB tutumunu büyük bir merakla beklediğini bir kez daha gören AB, Türkiye’nin diğer uluslararası kuruluş ve oluşumlarla ilişkisini de büyük bir titizlikle yakından takip etmekte, değerlendirmektedir. Bu nedenledir ki, Türkiye-BRİCS ilişkileri daha Türkiye’de Türk kamu oyunun gündemine düşmeden AB’de gündem konusu olarak ele alınmakta, yorumlar yapılmakta ve makaleler ile değerlendirmelerde bulunulmaktadır.

Uluslararası sorunlu gündem konularında Türkiye’nin bu güne dek ortaya koyduğu sağlıklı, istikrarlı ve çözüm odaklı yaklaşımların kendileri açısından da önemli faydalarını bizzat yaşayan AB, enerji, gıda tedariki ve özellikle tahıl ihtiyacının karşılanması ile Karadeniz’in büyük bir gayret ile Ukrayna-Rusya savaşı etkisinden bertaraf edilmesi yönünde orta konan başarıyı, daha dikkatli ve itinalı bir şekilde değerlendirme yönünde kendi kamuoyu ve iş camiası tarafından da  yeni bir yaklaşım sürecine zorlandığı yapılan yorumlardan hissedilmektedir.

AB’nin tedarik zincirinde, İsrail’in haksız Gazze işgali ile Uzakdoğu’dan sağlanan hammadde ve ihtiyaçlara yönelik tedarik zincirinin Kızıldeniz ve Süveyş kanalındaki mevcut durum nedeniyle günlük 10 Milyar USD’lik ticari kaybın gündeme gelmesi, oluşan yüksek risk nedeniyle sigorta sorunu ulaşımın gecikmesi ve nakliye maliyetinin artması AB’li tüketici açısından maliyetin % 15-25 düzeyinde ilaveten artması gündemdeki konuların yeniden ve daha dikkatli değerlendirilmesini gerekli kılıyor. Türkiye BRICS İlişkileri

Gündemde yaşanan çok yönlü sıkıntılar nedeniyle 500 milyona yakın AB nüfusunun yeni ekonomik sıkıntı ve krizlere tahammülü yok gibi görünmekte. AB’de tüketici kesimin artan pahalılığa yönelik tepkileri ve sanayinin üretimde istikrar açısından tedarik zincirinin garanti altına alınması yönündeki beklentilerinin AB’de farkında, tam da bu noktada Türkiye’nin alternatif yaklaşımları ve özellikle enerji, hammadde ve tedarik zincirinde oynadığı köprü rolün, büyük bir hızla ilerlemekte olan “Orta Kuşak” ve “Bir Kuşak Bir Yol” projelerinin önemi, sadece Türkiye ve ülkemiz ekonomisi ile sınırlı kalmayıp, AB de muhtemel bir çok sorunun da önemli çözüm anahtarı olacağı net bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Bu gerekçeler ile olsa gerek ki, süreç içeresinde Türkiye’nin alternatif girişim ve yaklaşımları AB tarafından büyük bir dikkatle değerlendirilmektedir. Türkiye BRICS İlişkileri

Türkiye’nin oldukça samimi ve istikrarlı bir şekilde gerek bölgesinde yaşanan sorunlara, gerek ise uluslararası düzeyde karşı karşıya olunan sorunlara yaklaşımı sadece Türkiye açısından değil AB, sanayisi ve tüketicisi ve tedarik zinciri açısından da artık göz ardı edilemez hale geldi.

AB’nin büyük bir titizlikle takip ettiği Türkiye gündemindeki alternatif yaklaşımlar önemsenip yapıcı bir şekilde değerlendirilebilir ve AB tarafından da yapıcı yaklaşımla katkı sağlanabilir ise, süregelen AB ülkelerindeki seçim ve sonuçları ile ortaya çıkabilecek muhtemel siyasi sorunlara, ekonomik sorunların ilave etkisi en aza indirilmiş, AB tüketicisi ve AB ekonomisi de daha rahat nefes alabilecek bir konuma ulaşmış olabilecektir. Bu konuda AB’nin takınacağı tutum Türkiye’den çok AB ekonomisi, AB üretiminin istikrarlılığı ve tüketicisinin rahat nefes alabilmesi açısından da kaçırılmaması gereken önemli bir fırsat olarak değerlendirilmektedir. Türkiye BRICS İlişkileri

Ömer Faruk DOĞAN – Büyükelçi Türkiye BRICS İlişkileri

Ankara, 03 Eylül 2024 Türkiye BRICS İlişkileri

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Geri Göndermeme İlkesi Bağlamında Türkiye’de Suriyelilerin Geri Dönüş Süreçleri

Merve Nur Doğan  Göç Çalışmaları o-Staj Programı Özet Bu çalışma, geri göndermeme...

Türkiye’de Suriyelilere Yönelik Sosyal Medya Algısı

Elina Günay Özdeş    Göç Çalışmaları o-Staj Programı Özet Bu araştırma yazısında; Türkiye’de...

Ulus Devletin Kimlik Mücadelesi: Küreselleşme, Göç ve Milliyetçi Hareketler

Bilgesu TABAKOĞLU Göç Çalışmaları o-Staj Programı Ulus Devletin Kimlik Mücadelesi: Küreselleşme,...

Yargı Faaliyetlerinin Kamuoyu Denetimi ve Sivil Toplum

Rüzgar Özbulduk  Sivil Toplum Çalışmaları o-Staj Programı ÖZET Kamuoyu denetimi kavramı daha...