Tarife, ithalat üzerinde uygulanan bir vergidir. Tarife bir vergi olduğuna göre, fiyat mekanizması yoluyla işlemektedir. Dış ticaret kısıtlamaları, ‘’Tarife Dışı Engeller (TDE)’’ yoluyla gerçekleşir. TDE, “gümrük tarifesinin dışında, uluslararası mal ve hizmet akımlarının serbest ticaret koşulları altında gerçekleşmesini engelleyici her türlü araç ve politikalardır”. TDE, “engel’’ değil; fakat ‘’kapı’’dırlar. TDE, bir malın ithal edilebilecek miktarı üzerinde fiziki bir sınır oluştururlar.
Bütün dünyada tarifeler 1945’ten bu yana düzenli olarak azaltılmaktadır. Aynı şey tarife dışı engeller (TDE) için söylenemez; bunlar 1970’lerin başında yaygınlaşmaya başlamış ve çok az bir gerileme göstermiştir.
Tarife Dışı Engellerin Sınıflandırılması
1970’lerden bu yana, dünya sadece TDE’deki artışa değil, aynı zamanda, TDE uygulamasının hızla gelişen türlerine de tanık oldu. TDE’in tasnifi farklı şekillerde yapılmaktadır. Bu bölümde TDE, Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) tarafından yapılan sıralamaya göre incelenecektir.
1. Gümrük Vergisine Eş Etkili Vergi ve Harçlar
Malın değer veya miktarı üzerinden sabit bir oran veya tutarın tahakkuk ettirilmesiyle tahsil edilen ve bu sebeple gümrük tarifelerine benzeyen tarife dışı engellerdir. Gümrük vergileri fiilen kaldırılmış olsa bile devletler bunu değişik isimler altında uygulamaktadır. Ayrıca, her bir ithalat işlemi için yüksek harç ve diğer kesintiler de gümrük vergisi etkisi yaratabilmektedir. Böyle durumlar da ürünün fiyatını arttırır. İthalattan elde edilen geliri artırmak ve yerli üreticileri korumak adına ‘’Ek Gümrük Vergisi’’ uygulanır.
İthal ürünler bir takım dolaylı ve dolaysız vergilere tabi olur. Ancak, GATT Antlaşmasının VIII. maddesine göre ek ücret ve vergilerin hizmetin maliyetine yakın olması; yerli ürünleri korumaya, ithalat veya ihracatı engellemeye ve gelir elde etmeye yönelik olarak kullanılmaması gerekir.
GATT Antlaşması, yerli üreticiyi korumaya yönelik olmadığı takdirde dahili vergilere izin verir. Dahili vergiler; brüt değer üzerinden kesilen satış vergisi, çoklu satış vergisi ve katma değer vergisi olmak üzere üçe ayrılır.
2.Fiyat Denetim Tedbirleri
Fiyat denetim tedbirleri; iç piyasadaki fiyat istikrarını devam ettirmek, iç piyasadaki fiyat dengesizliklerini uluslararası piyasalardaki istikrarsızlık nedeniyle kontrol altında tutmak ve adil olmayan ticari uygulamalarının olumsuz etkilerini telafi etmek için uygulanır.
Gönüllü İhracat Kısıtlaması (GİK): İhracatçı ülkenin ihraç fiyatlarını belli bir seviye üzerinde tutmayı taahhüt etmesidir. Gönüllü olarak yapıldığından, olayı başlatan ülke tek taraflı olarak ticari kısıtlamalar uygulamaktan sorumlu tutulamaz. GİK’ler geçici düzenleme olarak ortaya atılırlar, problem bittiğinde kaldırılırlar.
Fiyat Bandı: Birçok ülke tarafından özellikle tarım ürünlerinin ithalatının kısıtlanması amacıyla uygulanan bir politikadır.
Anti-damping Tedbirleri: İthalatçı ülkelerin araştırmaları sonucunda, belli bir ürün grubunda ihracatçı bir ülke tarafından damping yapıldığı, bunun da ithalatçı ülkede maddi zararlara yol açtığı tespit edildiğinde uygulanır. Bir malın ihraç fiyatı piyasa fiyatının altında kaldığında damping yapıldığı kabul edilmektedir. Böyle bir durum karşısında ithalatçı ülke GATT Antlaşmasının ilgili maddesince soruşturma başlatabilir. İthalatçı ülke zarar gördüğünde ‘’Telafi Edici Tedbirler’ uygulanabilir.
Güvenilir ve adilane ticaret için yapılan uygulamalar zaman zaman korumacı engellere dönüşebilmektedir. Anti-damping, gözetim ve telafi edici vergi uygulamaları ithalatı kısıtlayıcı birer araç olarak ta kullanılabilmektedir.
3.Finansal Tedbirler
Özellikle üçüncü dünya ülkeleri tarafından istikrarsız ekonomileri koruma amacıyla kullanılmakta olup, ithalat için gerekli olan yabancı dövize ulaşma, yabancı dövizin maliyeti ve ödeme koşulları gibi düzenlemeleri içeren önlemlerdir. Finansal tedbirler uygulaması; peşin ödeme zorunluluğu, peşin ithalat depoziti, nakit ihtiyat payı zorunluluğu, peşin vergi tahsilâtı, hassas kategorilerde geri ödeme zorunluluğu, farklı döviz kuru uygulaması, kısıtlı döviz erişimi gibi yollarla gerçekleşir.
4.Miktar ve İçerik Kontrolüne İlişkin Tedbirler
Kota: En yaygın tarife dışı engeldir ve birçok TDE kota şeklinde uygulanır. Fakat yürürlükteki uluslar arası ticari kurallara göre kotalara izin verilmiyor olması sebebiyle birçok ülke fonksiyonel olarak kotaların aynısı olan çeşitli ticari kısıtlamalar düzenleyerek bu alanda büyük mesafe kat etmişlerdir.
Kota; belli bir süre içinde bir ülkeye giren mal miktarı için bir tavan belirlenmesi politikasıdır. Bu uygulama iç pazarda fiyatları suni bir şekilde yüksek tutarken rekabeti de olumsuz şekilde etkiler. Kota uygulamasının; global, ikili, dönemsel, ihracat performansına endeksli, yerli ürünlerin alımına endeksli ve hassas kategoriler için kota gibi türleri vardır.
TDE’lerin bir türü de yasaklamalardır. Yasaklamalar da; bütünsel, dönemsel, geçici, ülke kısıtlaması, siyasi amaçlı(ambargo) gibi şekillerde uygulanır.
5.Teknik Engeller
Kalite, güvenlik, ebatlar ve benzeri özelliklere dair sınırlamalar içeren tedbirlerdir. Teknik zorunluluklar ağır maliyete neden olduğundan dolayı bu durum bazı ülkeler için caydırıcı nitelik taşır. Teknik engellere örnek verecek olursak; işaretleme, etiketleme ve paketleme zorunlulukları, test, denetleme ve karantina tedbirleri, bilgi verme zorunluluğu, nakliyeye ilişkin zorunluluk, gümrük kısıtlaması, sevk öncesi denetim ve özel gümrük formaliteleri teknik engellere örnek teşkil etmektedir.
Zeynep Çakas
TUİÇ Stajyeri
Kaynakça
1)KÜLÜNK,Metin,Uluslar arası Ticarette Tarife Dışı Engeller ve İhracatçılarımızın Karşılaştığı Zorluklar,Çınar Gümrük Müşavirliği Ltd.Şti.,2004
2)WALTHER,Ted,Dünya Ekonomisi,Alfa Yayınları,2002
3)Web adresi: http://bit.ly/TAoLUb, Erişim tarihi:26.06.2014