Sığınmacılar ve Düzensiz Göçmenler: DEVA Partisi Eylem Planı

Bugün Türkiye’nin en önemli sorunları nedir?” diye sorduğumuzda sığınmacılar ve düzensiz göç meselesi ilk sıralarda yerini alıyor. Metropoll araştırmanın Ağustos 2021’de yaptığı anket çalışmasına göre sığınmacıların ülkelerine dönmesini isteyenlerin oranı genel olarak %82 dolayındayken, bu oran AK Parti seçmeninde %85 olarak görünüyor. Toplumda sığınmacılara yönelik tepkiler her geçen gün artarken, politika yapıcıların bu meseleye ilişkin kapsamlı bir politika önerisi getirmekten yoksun olduğunu görüyoruz. Otobüslere bindirip geri göndeririz ile gönderemezsiniz arasında süren tartışmalar ve ayağı yere basmayan söylemler ise yaklaşan seçimlere yönelik rol çalma girişimi olarak görünürken, tüm sığınmacıları otobüslere doldurup geri göndermekten bahseden politikacıların toplum nezdinde puan kazandığı da anketlere yansıyor. Hal böyleyken kurulduğu günden bu yana daha çok ekonomik konularda öne çıkan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın geçtiğimiz gün soluna Adalet ve Hukuk Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu, sağına da Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Başkanı Abdurrahman Bilgiç’i alarak açıkladığı, Sığınmacı Sorununun Çözümü ve Düzensiz Göçün Önlenmesi başlıklı eylem planı özellikle incelenmeyi hak ediyor.

DEVA Partisi’nin sığınmacılar ve düzensiz göç konusunu uluslararası hukuk, dış politika, uluslararası işbirliği ve külfet paylaşımı çerçevesinde ve sadece devletleri değil, bireyleri de referans alarak akademik bir yaklaşımla ele aldığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Hazırlanan eylem planı 32 sayfadan ve üç ana bölümden oluşurken her başlık altında konunun nedenlerine ve nasıllarına odaklanılıyor. Neden böyle bir politika geliştirdiklerini ve o politikayı nasıl uygulayacaklarını anlattıkları bu kapsamlı çalışma iktidara geldiklerinde 90 ve 360 gün içerisinde uygulayacakları politikaları anlatan bir tablo ile son buluyor. Açıkçası bu plan toplum tarafından nasıl algılanır ve bir karşılığı olur mu bilemiyorum. DEVA Partisi’nin buna benzeyen ve ekonomiden tarıma, yerel yönetimlerden çevre ve iklim konularına kadar uzayan birçok eylem planı var ancak seçmen bu planlardan ne kadar haberdar veya bu planları ne kadar destekliyor soruları bir muamma. Her ne kadar DEVA yöneticileri anketlere önem atfetmese de seçim anketleri DEVA’nın henüz %5 bandına dahi ulaşmadığını gösteriyor. Böyle kapsamlı, akademik zemine sahip eylem planları sebebiyle DEVA Partisi’nin bir siyasi partiden çok düşünce kuruluşu gibi hareket etmekle eleştirildiğini de not edelim.

DEVA Partisi, sığınmacı ve düzensiz “göç yönetimini güçlendirmeyi” vaat ettiği eylem planında kitlesel akınlar ve düzensiz göçün uluslararası bir mesele olduğuna dikkat çekerken dünyanın zengin ülkelerinin mültecilerin sadece %15’ine ev sahipliği yapmasını eleştiriyor ve külfet paylaşımını öne çıkarıyor. Bununla beraber kamuoyunda da sıkça dillendirilen Türkiye’nin göçmenler için tampon bölgesi olduğu söylemine Arap ülkelerini de ekleyerek Türkiye’nin Avrupa ve Arap ülkeleri tarafından göçmen ve sığınmacı merkezi olarak görülmesine müsaade etmeyeceklerini ifade ediyor. Göç yönetimini güçlendirmek için nitelikli personel, işleyen kurumlar, merkezi-yerel yönetim işbirliği ve mevcut personel kapasitesinin geliştirilmesine vurgu yapılıyor.

Eylem planında yer alan; belediyelerin bütçelerinde sadece orada yaşayan vatandaşların değil sığınmacıların da dâhil edilerek tüm nüfusa göre düzenleme yapılacağı, dezenformasyonla mücadele edilerek şeffaf olunacağı, nefret suçlarına ilişkin Türk Ceza Kanunu’nun işletileceği ve sığınmacıların araçsallaştırılmasına son verileceği, kayıt dışı istihdam ve hak ihlallerine ilişkin denetimin sağlanacağı gibi ifadelerden insanın merkeze alındığı, hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hem de sığınmacıların referans nesnesi alındığı rahatlıkla görülüyor. Dolayısıyla DEVA Partisi popülist, salt devletçi-güvenlikçi bir bakış açısından çok insanı merkeze alan gerçekçi bir yaklaşımı benimsiyor. Bu yaklaşımı da sınır güvenliği ve kamu düzenini sağlamak, kuralsızlığı sona erdirmek gibi önlemlerle sağlayacağını belirtirken, bireylerin mağdur olmaması için de Uluslararası Koruma Statüsü Belirleme Merkezleri kurmayı ve idari yargı altında ihtisasa dayalı Göç Mahkemeleri oluşturmayı öneriyor. 

Suriyelilerin geri dönüşüne ilişkin gerçekleştirilecek politikalar sayıp döküldükten sonra kullanılan “kitlesel akınla gelenlerin sayısının ciddi ölçüde azaltılmasını sağlayacağız” ifadesi ise pragmatik-popülist olmaktan ziyade gerçekçiliğin tercih edildiğini gösteriyor. DEVA Partisi göçte genel eğilim olan sığınmacıların/mültecilerin kalıcılığını göz önünde bulundurarak bütün Suriyeliler evlerine gidecek, gönderilecek demiyor. Yine gerçekçi bir yaklaşımla Suriyelilerin geri dönüşü için Suriye’de çözümün tarafı olunacağı, bu çözümün ise Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Aralık 2015’te aldığı 2254 sayılı karar çerçevesinde olacağı belirtiliyor. Çözüm için uluslararası işbirliğini harekete geçirecek tutarlı, itibarlı bir dış politika uygulanacağı vurgulanıyor.

Eylem planında Suriyelilerin gönüllü ve güvenli geri dönüşü gerçekleşene kadar hâlihazırda devam eden sorunlara da işaret ediliyor. İkamet illeri dışına izinsiz çıkışların, izinsiz-ruhsatsız çalışma ve çalıştırılma ile işyeri açılmasının, çocuk işçi çalıştırılmasının denetlenerek engellenmesi, Suriyeli çocukların eğitime devamının sağlanması ve Türkçe dil kursları ile Türkçe öğreniminin teşvik edilmesi hedefleniyor. İstismar, gettolaşma, emek sömürüsü gibi hususlara vurgu yapılırken kamuoyunda sıkça tartışılan Suriyelilerin vatandaşlığı meselesine de istisnai vatandaşlık başlığında yer veriliyor. Geçici koruma statüsündekilerin Türkiye mevzuatına göre vatandaşlık başvurusu yapamayacağı bilinmesine rağmen 200 bin civarında Suriyeli’nin istisnai vatandaşlık kapsamında neye göre vatandaş yapıldığı sorgulanırken, istisnai vatandaşlığın koşullarının tüm yabancılar için daraltılması öngörülüyor.

Ezcümle; düzensiz göçü engellemeye ilişkin sınır güvenliğinden başlayıp kaynak ve üçüncü ülkelerle işbirliğine ve mevcut düzensiz göçmenlerin geri iadesine kadar uzanan, istisnai vatandaşlık konusunda kısıtlamalar getirmeyi hedefleyen, göç yönetiminin kurumsal ve insani kapasitesini geliştirmeyi amaçlayan kapsamlı bir metin var. DEVA Partisi Suriyeliler konusunu özel olarak ele alarak, Suriyelilerin sadece geri gönderilmesini değil, o sürece kadar mevcut durumdaki düzensizlik ve eksikliklerin giderilmesini amaçlayan, göçü de dünün ve bugünün meselesi olarak değil yarının önemli bir politika alanı olarak gören bir eylem planı ile seçmene sesleniyor. Türkiye kurulduğu günden bu yana göçlerle sınanmasına rağmen göçe ilişkin mevzuatın hep arkadan geldiği bir ülke durumundayken bir siyasi partinin -elbette önemli bir gündem maddesi olması sebebiyle de- böyle kapsamlı bir politika belgesi hazırlamasını takdir etmek gerekiyor. Eylem planında dikkat çeken bir başka husus ise göç yönetiminin şeffaf ve hesap verilebilir bir şekilde üniversite, düşünce kuruluşları ve ilgili kurumları da kapsayacak şekilde çok taraflı ve ortak akla dayanan bir şekilde ele alınacağı. Birçok konuda alelacele alınan kararların hemen birkaç gün içinde düzeltildiği, değiştirildiği bir ortamda hepimizin gündelik yaşamına sirayet eden konularda ortak akla vurgu da çok önemli.

DEVA Partisinin eylem planları seçmene ne kadar ulaşacak ve seçmeni ne kadar tatmin edecek sorusunun cevabını ise önümüzdeki seçimlerde göreceğiz. Bir sonraki yazıda ise DEVA Partisi’nden hemen bir gün sonra kamuoyuna duyurulan Gelecek Partisi’nin “Düzensiz Göç Sorunu ve Çözüm Önerileri: Gelecek Modeli” başlıklı raporuna göz atacağız.

Burak YALIM

 

Kaynakça

Metropoll: Halkın yüzde 82’si, AKP seçmeninin yüzde 85’i Suriyelilerin geri dönmesini istiyor, (2022). T24. https://t24.com.tr/haber/metropoll-halkin-yuzde-82-si-akp-secmeninin-yuzde-85-i-suriyelilerin-geri-donmesini-istiyor,1021483  (Erişim Tarihi: 18 Ağustos 2022)

Muhalefet Partilerinin Göçmen Politikaları, (2021). TUİÇ Akademi. https://www.tuicakademi.org/muhalefet-partilerinin-gocmen-politikalari/ (Erişim Tarihi: 18 Ağustos 2022)

DEVA İktidarının Sığınmacı Sorunun Çözümü ve Düzensiz Göçün Engellenmesi Eylem Planı, (2022). DEVA Partisi. https://devahazir.devapartisi.org.tr/deva-iktidarinin-siginmaci-sorununun-cozumu-ve-duzensiz-gocun-engellenmesi-eylem-plani/ (Erişim Tarihi: 18 Ağustos 2022)

Birleşmiş Milletler Ekseninde Suriye Krizi: Alınamayan Müdahale, (2021). TUİÇ Akademi. https://www.tuicakademi.org/birlesmis-milletler-ekseninde-suriye-krizi-alinamayan-mudahale/  (Erişim Tarihi: 18 Ağustos 2022)

Bakan Soylu vatandaşlığa geçen Suriyeli sayısını açıkladı, (2022). NTV. https://www.ntv.com.tr/turkiye/bakan-soylu-vatandasliga-gecen-suriyeli-sayisini-acikladi,3gMxI4t_BEyg8ZJhmYg0Vg (Erişim Tarihi: 18 Ağustos 2022)

Düzensiz Göç Sorunu ve Çözüm Önerileri: Gelecek Modeli, (2022). Gelecek Partisi. https://gelecekpartisi.org.tr/uploads/dosyalar/goc-raporu-1660857614-tr.pdf (Erişim Tarihi: 19 Ağustos 2022)

 

Sosyal Medyada Paylaş

Burak Yalım
Burak Yalım
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde lisans ve "Yugoslavya'nın Dağılmasının Uluslararası Politikaya Etkileri" başlıklı teziyle yüksek lisans eğitimini tamamladı. Uluslararası Saraybosna Üniversitesi'nde (IUS) başladığı doktora çalışmalarını Kocaeli Üniversitesi Göç Çalışmaları Programında sürdürmektedir.

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Srebrenitsa Soykırımı Mahkumu Radislav Krstic’in Mektubu

Srebrenitsa’da soykırımın desteklenmesi ve yardım edilmesi suçundan Lahey’de 35...

Trump’ın Ukrayna’da Batı/NATO Barış Gücü Planına Yönelik 10 Engel

Andrew Korybko 10 Obstacles To Trump’s Reported Plan For Western/NATO...

Türkiye-AB İlişkilerinde Kırılma Noktası: AK Parti Döneminde Yaşanan Gelişmeler ve Güncel Durum

Dr. Aziz Armutlu Giriş: Türkiye AB İliskileri Türkiye ile Avrupa Birliği...

Yapay Zeka Diplomasisi: AI Diplomasisinin Yükselen Çağı

The Emerging Age of AI Diplomacy To compete with China,...