Avrupa Birliği (AB), İsrail’i, işgal altında tuttuğu Filistin topraklarındaki yerleşim politikasıyla iki devletli çözümü mayınlamakla suçladı.
AB tarafından Kudüs ve Beytullahim’de 2012 Doğu Kudüs Raporu’nu hazırlamak üzerine gönderilen yetkililerin hazırladığı raporda İsrail’in yerleşim birimleriyle ilgili politikalarına sert eleştiriler yer alıyor.
Henüz resmi olarak açıklanmayan raporun basına yansıyan detaylarında İsrail, yerleşimleri genişleterek, kısıtlayıcı imar politikası izleyerek, Filistinlileri zorla göç ettirerek, evlerini yıkarak, eğitim ve sağlık hizmetlerini kısıtlayarak Kudüs’teki Filistin varlığını sistematik şekilde bitirmeye çalışmakla ve aktif ilhak politikası uygulamakla suçlanıyor. Yayımlanan raporda mevcut sürecin devam etmesi durumunda iki devletli çözüm ihtimalinin zayıflamaya devam edeceği ve uygulanamaz duruma geleceği belirtildi.
Plan uygulanırsa Batı Şeria İkiye Bölünecek
Kudüs’ün iki devletin ortak başkenti olmadan İsrail ve Filistin arasında sürdürülebilir bir barış anlaşmasının mümkün olmadığı vurgulanan raporda, Doğu Kudüs’ün güneyindeki Yahudi yerleşimleri Giv’at HaMatos, Har Homa ve Gilo’yu genişletme çalışmalarının mevcut hızda devam etmesi halinde, bu yılsonunda Kudüs ve Beytullahim arasındaki bağlantının kesileceği ve iki devletli çözümü son derece zorlaştıracağı ya da imkânsız hale getireceği belirtildi.
AB diplomatlarının hazırladığı raporda İsrail’in Kudüs’ün doğusunda E1 adlı yeni yerleşim yeri planını uygulaması halinde Batı Şeria’yı fiiliyatta ikiye böleceği de ifadeleri yer alırken, bunun binlerce Filistinli’yi göçe zorlayacağı kaydedildi.
Hristiyanlık ve Yahudi çağrışımlarına dayandırılan ve İslami kutsalları hiçe sayarak yapılan arkeolojik kazıların da eleştirildiği raporda, “taraflı tarihi tefrikalar” uyarınca gerçekleştirilen kazılarla Kudüs’ün bölünmeden, ebedi İsrail başkenti yapılmasına kılıf hazırlandığı belirtildi.
Raporda AB üyeleri ve şirketleri, İsrail yerleşimlerini destekleyecek ekonomik faaliyetlere girmemeleri konusunda uyarıldı.
Benzer Bir Rapor Daha Öncede Hazırlanmıştı
Önceki yıllarda da benzer raporlarla İsrail’i barışa engel oluşturmakla ve uluslararası hukuku ihlal etmekle suçlayan ve kınayan AB, her zamanki gibi yaptırım uygulama konusunda herhangi bir adım atmamıştı.
AB dışişleri bakanlarının Kudüs’teki AB misyonunun hazırladığı bir önceki raporla ilgili 14 Mayıs 2012’de aldıkları kararda, İsrail’in Filistinlileri zorla tahliyeye ve evlerini yıkmaya devam ederken Yahudi yerleşimlerini genişletmesinin ve Filistinlilerin barışçıl, kültürel, ekonomik, sosyal ve siyasi faaliyetlerini engellemesinin derin endişe doğurduğu ve barışı tehdit ettiği ifadeleri yer almasına rağmen bundan sadece 2 ay sonra, 24 Temmuz 2012’de Brüksel’de toplanan AB-İsrail Ortaklık Konseyi’nde, İsrail yönetimi ticari imtiyazlarla ve yeni işbirlikleriyle ödüllendirilmişti.
Kıbrıs Rum Kesiminin dönem başkanlığını devralmasını iyi değerlendiren İsrail, Dönemin İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Erato Kozaku Markulli ve AB Komisyonu’nun genişleme ve komşuluk politikasından sorumlu Üyesi Stefan Füle’nin katılımıyla toplanan İsrail-AB Ortaklık Konseyi’nde tarımdan bilime, enerjiden ulaşıma kadar 60’a yakın alanda yakın işbirliği kararı alınmıştı.
İsrail’in en büyük ticaret ortağı olan AB’nin, Yahudi yerleşimlerinde üretilen mallar dahil bu ülkeden yıllık ithalatı 13 milyar avroyu buluyor.
Arap Kadına Saldırıyı Gülerek İzlediler
Kudüs’te meydana gelen olayda, milliyetçilerin saldırısına uğrayan İsrail vatandaşı Arap kadını kurtarmak için kimse kılını bile kıpırdatmadı.
Kudüs’te yaşanan bu utanç verici anları olay esnasında oradan geçmekte olan bir fotoğraf sanatçısı kareledi.
Adları açıklanmayan İsrail vatandaşı Arap kadın ve yaşlı Arap bir erkek, Kiryat Moshe istasyonunda tramvay bekliyordu. O esnada yoldan geçmekte olan bir İsrailli kadın laf attı, sözlü saldırılar başka bir faşist grubun gelmesiyle fiziksel müdahaleye dönüştü. Saldırgan İsrailliler, önce kadının yüzünü reklam panosuna yapıştırdı, daha sonrada aralarına alıp tartaklayarak başörtüsünü çıkardı.
Bu sırada çevrede bulunan 100’e yakın kişinin girişimde bulunmadığı, tramvay istasyonundaki güvenlik görevlisinin de gülerek saldırıyı izlediği belirtildi.
UTANÇ VERİCİYDİ
Arap kadın, yanındaki erkeğin gayretiyle saldırganlardan kurtulurken, o anları çeken İsrailli fotoğraf sanatçısı Dorit Jordan Dotan olay anını şöyle anlattı: ”Yanında yaşlı bir adam olan ve kendi halinde tramvay bekleyen bir kadındı. Ne oldu anlamadım. Yaşananlar utanç vericiydi. İsrail polisi, saldırı konusunda herhangi bir şikayet alınmadığı ancak görüntülerin delil kabul edilerek soruşturma başlatıldığını açıkladı.’’
(TUİÇ Akademi, Anadolu ajansı)
Fethullah CEYLAN
TUİÇ Stajyeri
