Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi Sırp Üyesi Milorad Dodik’in Bosna Hersek’in küçük entitesi Sırp Cumhuriyeti’nin (RS) kendi ordusunu kurmak istediğini ifade etmesi akıllara “Bosna Hersek’te 1992 koşullarına mı dönülüyor?” sorusunu getirdi. Bosna Hersek Anayasası ve dolayısıyla 1995’te imzalanan Dayton Barış Anlaşması’nın 4. ekine aykırı olan bu girişimi engelleyecek tek otorite Ağustos’ta göreve başlayan Yüksek Temsilci Christian Schmidt. Bosna Hersek’te Dayton Barış Anlaşmasının 10. eki ile kurulan Yüksek Temsilciliğin 1997 yılında Bonn’da gerçekleştirilen görüşmelerde yetkileri genişletilmişti. Böylelikle Yüksek Temsilci yerel aktörlerin uzlaşamadığı konularda bağlayıcı kararlar alabilecek ve Dayton Barış Anlaşmasına veya yasalara aykırı davranan yöneticilerin görevine son verebilecek yetkilere sahip olmuştu. Bonn Yetkileri olarak da anılan bu yetkilere dayanarak 2004 yılına kadar içinde bakan, milletvekili ve hâkimlerin de olduğu 139 yönetici görevden alınmış, 2004 yılında ise Sırp Cumhuriyeti’nin engellemeleri aşılarak savunma reformu ile Bosna Hersek Silahlı Kuvvetleri kurulmuştu (Banning, 2014).
Peki, bu noktaya nasıl gelindi? Bir önceki Yüksek Temsilci Valentin Inzko görevinin bitimine bir hafta kala Bonn Yetkileri’ni kullanarak Bosna Hersek ceza kanununda değişiklik yapılmasına dair kanun çıkardı. Kanun; soykırım suçunu veya insanlığa karşı suçları önemsizleştiren veya haklı göstermeye çalışan kişilere 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası öngörürken soykırım veya insanlığa karşı suçlardan hüküm giymiş kişileri yüceltecek anma, isimlerini kamuya açık sokak vb. yerlere verme gibi eylemlere 3 yıldan az olmamak üzere hapis cezasını içeriyor (HR’s Decision on Enacting the Law, 2021). Beklenileceği üzere Yüksek Temsilcinin çıkardığı bu kanun, soykırımın ve suçluların övülmesi ile adlarına anma ve törenler düzenlenmesiyle ilgili çok kabarık olan Dodik tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı. Örneğin Dodik 2016 yılında başkent Sarajevo’nun yakınında savaş döneminde Bosnalı Sırpların üssü konumunda olan Pale şehrinde soykırım suçlusu Radovan Karadzic adına bir öğrenci yurdu açılışı yapmış ve açılışta Radovan Karadzic’in Sırp Cumhuriyeti’nin kurucusu olduğunu, Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (ICTY) sadece bir tarafı yargıladığını ifade etmişti (The Guardian, 2016). Daha önce de devlet kurumlarını boykot etme tecrübesi olan Milorad Dodik, Yüksek Temsilciliğin soykırım kanunu çıkarmasına tepki olarak yine devleti boykot etme çağrısında bulundu ve gerçekleştirdiği basın toplantısında Sırp Cumhuriyeti parlamentosunun birkaç gün içinde ordu, Yüksek Yargı ve Savcılık Kurulu, HSYK, mali sistem ve diğer kurumlardaki reformlara ilişkin onayı geri çekmeye karar vereceğini söyledi. Dodik ayrıca herhangi bir Yüksek Temsilci tarafından empoze edilen Bosna Hersek yasalarını geçersiz ve uygulanamaz kılacak yasalar çıkaracaklarını, Sırp Cumhuriyeti topraklarındaki düzenlemeleri içeren 140 kanunu değiştireceklerini çünkü bu kanunlarla yetkilerin Sırp Cumhuriyeti’nden alındığını ifade etti. Bir adım daha ileri giden Dodik ortak ordu için verdikleri rızayı geri çekeceklerini ve birkaç ay içerisinde Sırp Cumhuriyeti Ordusu’nun kurulabileceğini belirtti (Radio Free Europe, 2021).
Peki, Sırp Cumhuriyeti (RS) meclisinin böyle bir yetkisi ve otoritesi var mı? Bosna Hersek Anayasasına göre ki bu Dayton Barış Anlaşmasının 4. ekidir, entiteler yapacakları yasalarda devlet düzeyindeki Anayasaya uyumlu olmak zorundadır. RS Meclisi 1999 yılında Bosna Hersek Devlet meclisinde onaylanan 5 yasanın uygulanma şeklini RS toprakları için değiştirdiğinde dönemin Yüksek Temsilcisi Wolfgang Petritsch bunun hükümsüz olduğuna ve ne RS Meclisinin ne de FBİH Meclisinin, yani entitelerin, Bosna Hersek Bakanlar Kurulu tarafından alınan kararları reddetme veya değiştirme gibi yetkisi olmadığına hükmetmişti. Dodik’in gerek ordu ve güvenlik güçleri kurmakla ilgili, gerekse Bosna Hersek Anayasa Mahkemesini tanımamakla ilgili girişimleri hukuken geçersizdir çünkü her iki yasa da Bosna Hersek Devlet Meclisi tarafından yürürlüğe konulmuştur (Kuloglija vd., 2021).
Dodik ayrılıkçı söylemleri, soykırımı inkar eden ve suçluları öven açıklamaları yıllardır dile getiriyordu ancak Sırp Cumhuriyeti Ordusu kurma girişiminden bahsetmesi kırmızı alarm oluşturdu. Sırp Cumhuriyeti Ordusu 1992-1995 yılları arasında Bosna Hersek’te yüz binden fazla ölüme, Srebrenitsa’da soykırıma ve sayısız savaş suçuna imza atmıştı ve 2007 yılında Uluslararası Adalet Divanı tarafından soykırım suçunun işlenmesinden sorumlu bulunmuştu. Dodik’in uluslararası toplumun tepkilerini hiçe sayan; NATO Bosna Hersek’e müdahale ederse biz de dostlarımızdan yardım isteriz, AB içerisinde Sırp Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını destekleyen 7 üye var söylemleri de endişeleri arttırdı (Trkanjec, 2021; Öztürk, 2021).
ABD, AB başta olmak üzere uluslararası toplum; Bosna Hersek’in toprak bütünlüğüne olan vurguyu, barışın korunmasına olan ihtiyacı ve Milorad Dodik’in ayrılıkçı ve tehditkâr çıkışlarına yönelik eleştirileri yıllardır vurgulamakta. Hatta Milorad Dodik ABD’nin yaptırım uyguladığı liderler arasında, 1 Ocak 2017’den beri ABD Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıklar Ofisi (OFAC) Milorad Dodik’i sözde kara listesinde bulunduruyor. Ancak ABD’nin Batı Balkanlar Temsilcisi Gabriel Escobar ile Ekim ayının başında görüşme gerçekleştiren Dodik görüşme sonrasında gerçekleştirdiği basın toplantısında ABD Temsilcisine net bir şekilde “Beni yaptırımlarla tehdit edemezsiniz, ben çoktan onların üstesinden geldim.” ifadelerini ilettiğini söyledi (Trkanjec, 2021). Dodik’in AB içerisinde Sırp Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını destekleyen 7 üye var çıkışı sonrasında AB Sözcüsü Peter Stano yaptığı basın toplantısında Bosna Hersek’in bütünlüğü ve egemenliğinin sorgulanmasının birlik açısından kabul edilmez olduğunu ifade ederken, AB’nin 27 üyesinin duruşunun çok açık olduğunu ve Bosna Hersek’in toprak bütünlüğüne bağlı olduklarını söyledi. Ağustos ayında göreve başlayan Yüksek Temsilci Christian Schmidt’in Birlemiş Milletler’e gönderdiği ilk rapora ulaşan Kurumsal Sosyal Medya Yönetimi The Guardian’ın haberine göre Schmidt, BM’yi Bosna Hersek’in “savaş sonrası dönemin en büyük varoluşsal tehdidi” ile karşı karşıya olduğu konusunda uyardı. Schmidt ayrıca eğer Sırp ayrılıkçılar kendi ordularını kurmayla ilgili tehdidi gerçekleştirir ve Bosna Hersek ordusunu ikiye bölerlerse yeni bir savaşa doğru gidişi durdurmak için daha fazla uluslararası barış koruma gücünün Bosna Hersek’e gönderilmesi gerektiğini söyledi (Borger, 2021).
Bosna Hersek’te uluslararası barışı koruma görevi, hâlihazırda ülkede bulunan ve 700 kişiden oluşan AB’nin EUFOR birlikleri. Bunun yanı sıra NATO’nun Sarajevo’da bir karargâhı bulunuyor. Ancak her ikisinin de 1 yıllık görev süreleri önümüzdeki günlerde BM Güvenlik Konseyinde yenilenecek ve Rusya’nın kararları bloke etme ihtimali mevcut. Yüksek Temsilci Christian Schmidt’in göreve gelişini illegal olarak niteleyen Rusya, Barış Uygulama Konseyi’nin seçtiği kişilerin BM Güvenlik Konseyi’nin onayı olması gerektiğini ve bu onayı olmayan bir Yüksek Temsilcinin uluslararası yasal meşruiyeti olmayacağını dolayısıyla Dayton Barış Anlaşmasına göre de Yüksek Temsilci sayılamayacağını ifade etmişti. EUFOR’un görev süresinin uzatılması 3 Kasım’da oylanacak ve Rusya bu oylama öncesi Yüksek Temsilci Christian Schmidt’in altı ayda bir yapılan Güvenlik Konseyi bilgilendirmelerini gerçekleştirmemesini ve oylanacak metinde Yüksek Temsilciye tek bir atıf bile yapılmamasını istedi. Bunun üzerine Fransa Yüksek Temsilciye atıf yapmaktan kaçınan yeni bir kısa metin hazırladı. (Security Council Report, 2021).
Rusya ve Çin’in Bosna Hersek’te artık Yüksek Temsilciliğe ihtiyaç olmadığı yönündeki politikası başta ABD ve AB olmak üzere batılı ülkelerce benimsenmiyor ve bu durum Bosna Hersek’teki krizi daha da derinleştiriyor (“Russia threatens”, 2021). Bosna Hersek’te barışı ve istikrarı korumak Dayton Barış Anlaşmasının şartlarının sürdürülebilirliği ile mümkün görünürken anlaşmanın Bosna Hersek’li politikacıların anlaşamadığı konularda tek yetkili olarak tanıdığı Yüksek Temsilcilik makamının tartışma konusu olması ve Rusya’nın talebiyle EUFOR’un görevini uzatacak metinden çıkarılması endişe vericidir. Ayrılıkçı, soykırımı inkâr eden Milorad Dodik’in Bosna Hersek Anayasası ve Dayton Barış Anlaşmasını ihlal eden girişimlerine rağmen görevine devam edebiliyor olması, Sırp Cumhuriyeti Ordusu kurma girişimine cesaret vermektedir. Dayton Barış Anlaşmasının Bosna Hersek içindeki ihtilaflarda son sözü söyleyecek makam olarak belirlediği Yüksek Temsilciliğin de Rusya ve Çin’in girişimleri ile pasifize edilebilme ihtimali Bosna Hersek’te barış ve istikrarın tehlikede olduğunu gösteriyor. Bosna Hersek’te ihtiyaç olan Washington, Brüksel ve Londra’dan gelen açıklamalardan ziyade Bosna Hersek’in bütünlüğünün ve barışının kesin olarak sağlanmasına yönelik caydırıcı önlemler olmalıdır. Ülkedeki ayrılıkçı Sırpların Belgrad, Moskova, Hırvatların ise Zagreb ve Berlin’den güç aldığı ve destek gördüğü açık olarak ortadayken, savaş ve soykırımın en büyük mağduru olan Boşnakların endişeleri haklı olmakla birlikte yine dün olduğu gibi bugün de birlikte yaşama, barış ve istikrar konusunda en ısrarcı olanlar Boşnaklardır. Milorad Dodik’in Soykırımı gerçekleştiren orduyu yeniden kurma girişimi gibi Dragan Covic’in liderlik ettiği HDZ-BİH’in de gerek üçüncü entite gerekse Dodik’in ayrılıkçı fantazileri hakkındaki politikaları dikkatle takip edilmeli, uluslararası kurumlar ve kamuoyu sadece Sırp ayrılıkçılara değil Dayton Barış Anlaşmasına aykırı 3. Entite tartışmalarını gündeme getiren ayrılıkçı Hırvatlara da odaklanmalıdır.
Burak YALIM
Kaynakça
Banning T., (2014). The ‘Bonn Powers’ of the high representative in Bosnia Herzegovina: tracing a legal figment. Gottingen Journal of International Law, (2), 259-302. 10.3249/1868-1581-6-2-banning
Borger, J. (2021, 3 Kasım). Bosnia is in danger of breaking up, warns top international official. The Guardian. https://www.theguardian.com/world/2021/nov/02/bosnia-is-in-danger-of-breaking-up-warns-eus-top-official-in-the-state
Daily Sabah (2021, 3 Kasım). Russia threatens veto in UNSC row over Bosnia envoy. https://www.dailysabah.com/world/europe/russia-threatens-veto-in-unsc-row-over-bosnia-envoy
Kuloglija N., Dizdarevic E., Grebo L., Begic J. (2021, 15 Ekim). Fact-Check: The Questionable Claims of Bosnia’s Dodik. Balkan Insight. https://balkaninsight.com/2021/10/15/birn-fact-check-the-questionable-claims-of-bosnias-dodik/
Office of the High Represantative (2021). HR’s Decision on Enacting the Law, http://www.ohr.int/hrs-decision-on-enacting-the-law-on-amendment-to-the-criminal-code-of-bosnia-and-herzegovina/
Öztürk, M. T. (2021, 14 Ekim). Several EU members back Bosnia’s dissolution: Serb leader. Anatolia Agency. https://www.aa.com.tr/en/europe/several-eu-members-back-bosnias-dissolution-serb-leader/2392489
Radio Free Europe (2021, 9 Ekim). Bosnian Serb Leader Dodik Says Entity Will Withdraw From Joint Military Judiciary. https://www.rferl.org/a/bosnia-serb-dodik-military/31500605.html
Security Concil Report (2021, 2 Kasım). Bosnia and Herzegovina: Debate and EUFOR ALTHEA Reauthorisation. https://www.securitycouncilreport.org/whatsinblue/2021/11/bosnia-and-herzegovina-debate-and-eufor-althea-reauthorisation-2.php
The Guardian (2016, 21 Mart). Student dorm named after war crimes suspect Radovan Karadzic. https://www.theguardian.com/world/2016/mar/21/student-dorm-named-after-war-crimes-suspect-radovan-karadzic
Trkanjec, Z. (2021, 4 Ekim). Dodik to US envoy Escobar: F**k the sanctions!. Euractiv. https://www.euractiv.com/section/politics/short_news/dodik-to-us-envoy-escobar-fk-the-sanctions/
Trkanjec, Z. (2021, 15 Ekim). Dodik: EU Commission will not sanction Republika Srpska. Euractiv. https://www.euractiv.com/section/politics/short_news/dodik-eu-commission-will-not-sanction-republika-srpska/