Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Libya’daki Kaddafi rejimine karşı yaptırım kararının ardından gündeme askeri müdahale tartışmaları damgasını vurdu. ABD’nin donanmaya bağlı gemilerini ve savaş uçaklarını Libya’nın yakınlarındaki bölgelere doğru hareket ettirdiğini açıklamasıyla birlikte Kaddafi rejimine karşı olası bir askeri müdahale seçeneği tartışılmaya başlandı. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton herhangi bir operasyon planı bulunmadığını söylemekle birlikte “Tüm seçenekler masada” açıklamasını yaptı. ABD’nin BM nezdindeki Daimi Temsilcisi Susan Rice ise “Kaddafi’yi ekonomik ve askeri açıdan sıkıştıracağız” açıklamasını yaptı. Rice askeri müdahale tartışmalarıyla ilgili olarak şu dikkat çekici bilgileri aktardı: “Temkinli adımlar atıyoruz. İnsani nedenlerden ortaya çıkabilecek risklere karşı açıkladığımız gibi donanmamızı bölgeye gönderdik.
Fransa askeri müdahale yerine insani yardıma öncelik verilmesi gerektiğini söyledi. Hükümet Sözcüsü François Baroin, Fransa’nın muhaliflerin denetimi altındaki bölgelere insani yardım taşıyan iki uçak gönderdiğini ve muhaliflere desteğin süreceğini duyurdu. Baroin, “Diplomasi artık öncelik değil Kaddafi’nin denetimini kaybettiği bölgelere insani yardım öncelik” açıklamasını yaptı. Kaddafi’yi “yaşayan bir cesete benzeten” Rusya Yönetimi ise Libya’da bulunan çok sayıda Rus vatandaşını kurtarmadan önce sert bir tavır benimsemekten kaçınıyor. Bununla birlikte Rusya yaptırımların uygulanacağını Kaddafi’nin artık görevinden ayrılması gerektiğini savunuyor.
İKÖ askeri müdahale istemiyor İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, olası bir askeri müdahaleye karşı olunduğunun altını çizdi ve “Çatışmaların çözümü için şiddete başvurmadan tüm barışçıl yollar denenmelidir” dedi. Arap halklarının demokrasi, iyi yönetişim ve insan hakları talep ettiğini söyleyen İhsanoğlu, “İlgili ülke yönetimleri ve uluslararası toplum gelişmeler karşısında sabırlı olmalı, aklı selim hareket etmelidir” diye konuştu. Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan da Almanya ziyareti sırasında yaptığı bir konuşmada NATO’nun Libya’ya müdahale etmesiyle ilgili tartışmaların saçmalık olduğunu söylemişti.
ABD ve İngiltere gibi bazı Batılı ülkelerin Kaddafi’nin kendi halkını hava bombardımanına tutmasını önlemek için Libya’nın hava sahasının uçuşlara kapatılması önerisi de yankı buldu. Bu öneriyi değerlendiren BM Güvenlik Konseyi üyelerinden Rusya’nın Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “Bu konuda resmi bir öneri yok” dedi ve uluslararası toplumun öncelikle kararlaştırılan yaptırımların uygulanmasına odaklanması gerektiğini savundu. Yaptırım kararının yeni alındığını ve bunun etkilerinin beklenmesi gerektiğini savunan Lavrov, “ajitasyona gelinmemeli” dedi. Bu arada Avustralya Dışişleri Bakanı Kevin Rudd bu öneriye destek açıklarken Kanadalı mevkidaşı bu önerinin yapılması konusunda müttefikler arasında bir oydaşma olmadığını kaydetti. Almanya’dan özel temsilci önerisi
Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ise hava sahasını kapatmanın alınabilecek önlemler arasında bulunduğunu ifade etmekle birlikte Libya’nın büyük bir ülke olduğunu, bu kadar büyük bir ülke için uçuş yasağı uygulanmasının güç olduğunu vurguladı. Westerwelle ayrıca Libya için BM’nin uluslararası toplumu temsil edecek ve insani yardımları koordine edecek bir özel temsilcinin atanmasını istedi. Öte yandan Alman Ekonomi Bakanı Rainer Brüderle, Muammer Kaddafi’nin oğluna ait bir banka hesabının dondurulduğunu açıkladı. Hesapta 2 milyon euro bulunduğu belirtildi.
(tuicakademi, deutsche welle)