Arap Baharı’nın ardından oldukça karmaşık bir ortam içerisine sürüklenen Libya, halen çatışmaların yaşandığı ülkelerden birisi olmakla birlikte istikrarsız bir duruma maruz kalmıştır. Bu istikrarsız ortamda halk, kısa süreli iktidarlar görmüş ve Birleşmiş Milletler (BM) aracılığıyla kurulan geçici hükümetlerle yönetilmiştir. Düzenli bir sistemin kurulamamasının önemli nedenlerinden birisi ülke içerisinde etkinliği görülen Halife Hafter ve destekçileri olmuştur. Hafter’e ek olarak, ulusal ve uluslararası birçok aktörün güç mücadelesinde bulunduğu Libya’da, mevcut hükümet önderliğinde istikrarlı bir ortamın sağlanması amaçlanmakta ve bu doğrultuda faaliyetlerde bulunmaktadır.
1. Libya’da Arap Baharı’nın Yansımaları
Devrimlerin yaşanmasıyla beraber, 2010 yılında, Arap dünyasında büyük bir değişim gerçekleşmeye başlamıştır. Halk, bölgede bulunan işsizlik, istikrarsızlık ve diktatörlerden dolayı oluşan sorunlarını çözmek için çareyi ayaklanmalarda görmüştür (Baygül, 2020: 160). Söz konusu değişimin ilk noktası olan Tunus’ta yaşanan olaylar, diğer ülke halklarının da mevcut yönetimlere karşı ayaklanmasına neden olmuştur (Yılmaz, 2012: 2). Bu durum bazı kişiler tarafından “domino etkisi” olarak adlandırılmıştır. Kahire’de bulunan Amerikan Üniversitesi profesörü Said Sadık, gerçekleştirdiği bir konuşmasında domino taşları misali, bir ülkenin yaşanan olaylardan etkilenmesinin ardından bölgedeki başka bir devletin de söz konusu olaydan etkilendiğini dile getirmiştir (Arrott, 2011).
Ayaklanmaların gerçekleştiği ülkelerden biri olan Libya’da hareketlilik 15 Şubat 2011 tarihinde başlamıştır (Çendek ve Örki, 2019: 46). Kaddafi yönetimine karşı gerçekleştirilen ayaklanmalara cevap olarak yönetim tarafından halk katliamı gerçekleştirilmiş ve halk şiddete başvurarak susturulmaya çalışılmıştır. Bu kapsamda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 26 Şubat’ta sivillere karşı uygulanan şiddet ve insan hakları ihlallerini kınayan bir karar almıştır (Güneş, 2018: 276). Bir ay boyunca halka karşı gösterilen mücadelenin sonunda, 17 Mart’ta Libya’da uçuşa yasak bölge kararı BMGK tarafından verilmiştir. Bu kararın akabinde Fransa, İngiltere ve ABD, Libya’ya yönelik hava saldırıları düzenlemeye yönelmiştir. Böylelikle ülkedeki Kaddafi meşruiyeti yıkılmış ve yerine muhalifler desteklenmeye başlanmıştır. Yapılan gösteriler sonucunda Libya’da bir Geçici Ulusal Konsey (GUK) teşkil edilmiştir. GUK, eylül ayında, BM tarafından meşru temsilci olarak tanınmıştır (Mepa News, 2020). Yönetimin el değiştirmesinden sonra, Ekim 2011’de muhalifler tarafından yakalanan Kaddafi, 42 yıllık iktidarının ardından kendi memleketi Sirte’de öldürülmüştür (Kökçam, 2020).
Kaddafi’nin öldürülmesi ülkede huzuru sağlayamamıştır. Aksine oluşan otorite boşluğu, farklı güçlerin otorite uğruna verdiği mücadelelere dönüşmüştür. Ülkede özellikle kabile yapısının bulunması ve kabilelerin aralarında yaşanan çatışmalar, ülkenin istikrarsızlığa sürüklenmesine neden olmuştur (Güneş, 2018: 278). Mevcut istikrarsızlık ortamında yapılan seçimler sonucunda Mahmut Cibril’in partisi birinci sıraya yerleşmiştir. Cibril’in iktidarı uzun ömürlü olmamıştır. Ekim 2012’de Ali Zeydan, seküler bir siyasetçi olma özelliği ile başbakanlığa gelmiştir. Zeydan’ın başbakanlığı yaklaşık 2 yıl sürmekle beraber, Mart 2014’te son bulmuş ve Zeydan, söz konusu tarihte istifa etmek mecburiyetinde bırakılmıştır (Mepa News, 2020).
Yaşanan olaylar incelendiğinde, Arap Baharı olarak adlandırılan devrimlerin olumlu bir şekilde Libya’ya yansımadığı görülebilir. Tam tersine halk tarafından gerçekleştirilen eylemlerin aslında ülkeyi kaos ortamına soktuğu görülmektedir. Libya toplumunun amacı bir diktatörden kurtulmak ve istedikleri hakları elde etmek iken hedeflerine ulaşamamışlar ve tam anlamıyla istikrarsız bir ortama mecbur bırakılmışlardır. Sonuç olarak, özellikle kabileler arasında yaşanan iktidar mücadelesiyle başlayan kargaşanın, daha sonra dış müdahale ile birlikte içinden çıkılamaz bir Libya sahnesine neden olduğu belirtilmelidir.
2. 2014-2021 Arası Libya’da Gerçekleşen Olaylar
Ali Zeydan hükümetinin başarısızlığı sonucunda oluşan hükümet boşluğunda, 25 Mart tarihli karar Abdullah Sini başbakanlığında geçici hükümetin devamlılığı yönünde olmuştur. Bu açıklamadan yaklaşık 2 ay sonra, 4 Mayıs’ta Milli Genel Kurul (MGK), Müslüman Kardeşler ile bağlantılı Ahmet Maatik’in başbakanlığını ilan etmiştir. Yapılan ilanın sonucunda Libya sahalarında eski bir isim yeniden görülmeye başlamıştır. General Halife Hafter, bazı grupları “İslamcı terör örgütü” olarak isimlendirerek onlarla mücadele içerisine girmiştir (Yıldırım, 2015: 397).
Libya’yı mevcut duruma sürükleyen aktörlerden biri olan General Halife Hafter, 1969 yılında Muammer Kaddafi’nin gerçekleştirmiş olduğu darbeye destek vererek Kaddafi’nin yanında yer almıştır. Ordu içerisinde hızla yükselmesiyle birlikte, 1987 yılında bir savaşta Çad tarafından esir alınmıştır. Esareti bittikten sonra, özellikle CIA koruması ve desteği altında, 1999’da Kaddafi’ye karşı darbe girişiminde bulunmuş, başarısız olsa dahi Libya’nın doğusunda fiili bir yönetim kurmuştur. Uzun yıllar ABD’de yaşamasının ardından 2014’te kendi hükümetini kurmak üzere Libya’ya geri dönmüştür. Okuduğu bir bildiri aracılığıyla Libya’nın geleceği için askeri vesayet kurulmasını teklif etmiştir (NTV Haber, 2019).
General Hafter, yıl içerisinde Bingazi’de DEAŞ terör örgütüne yönelik düzenlemiş olduğu Onur Operasyonu ile Libya’yı olduğu durumdan daha fazla karışıklığa götürecek ilk adımı atmıştır (Babacan, 2020: 66). Ayrıca, bazı devletlerin Hafter’i belirledikleri bir proje kapsamında Libya’da bulundurmak istedikleri söylenmektedir. Söz konusu devletler, özellikle Doğu Akdeniz’de bulunan enerjinin dikkat çekmesi ve değerinin artmasıyla beraber ülkenin kontrol altında tutulması gerektiğine inanmıştır (Aslan, 2021: 2). Her ne amaçla olursa olsun Hafter’in Libya’daki etkinliği göz önünde bulundurulduğunda, attığı adımın bir nevi başarılı olduğu söylenebilir.
Hafter tarafından gerçekleştirilen operasyonun ardından kendisinin feshedilmesini isteyen Abdullah Sini’nin akabinde, başbakanlık 26 Mayıs’ta Ahmet Maatik’e devredilmiş ancak bazı bakanlıklara adaylar tesis edilmediğinden eksik bir hükümet kurulmuştur. Kısa bir süre sonra, 9 Haziran’da Anayasa Mahkemesi, eksik kurulan Maatik hükümetini yasadışı olarak değerlendirmiştir. 25 Haziran’da gerçekleştirilen seçimlerin akabinde MGK, Libya Temsilciler Meclisi (LTM) adını kullanarak Tobruk’ta toplanmaya başlamıştır. Kısa ömürlü Maatik hükümetinin ardından, yeni hükümeti kurma görevi MGK tarafından Ömer el-Husi’ye devredilmiştir. Yeni hükümetle birlikte görevinden feshini isteyen Sini, 9 Eylül’de yeniden başbakanlığa gelmiştir (Yıldırım, 2015: 397-398).
2015 yılına gelindiğinde, Libya’daki istikrarsızlığın devamlılığını engellemek amacıyla Cenevre’de görüşmeler başlamıştır. Ancak, yapılan görüşmeler sonuçsuz kalmış ve 19 Eylül’de Hafter Kıyamet Operasyonu adını verdiği yeni bir hareketle Bingazi Devrimcileri Şura Konseyi’ne saldırı düzenlemiştir. Aynı yıl içerisinde ülkede terör örgütlerinin eylemleri gerçekleşmiş ve bu kapsamda düzenlenen hava saldırısıyla Libya’daki IŞİD lideri Ebu Nebil el-Anbari’nin ölümü Pentagon tarafından açıklanmıştır (Polat, 2016: 394).
Hafter, 2015 yılında Tobruk Temsilciler Meclisi’nin kurduğu Libya Ulusal Ordusunun komutanı olarak atanmıştır (Babacan, 2020: 66). 17 Aralık 2015’te Libya Siyasi Anlaşması (LSA), bir diğer adıyla Suheyrat Anlaşması kapsamında BM tarafından Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanlık Konseyi kurulmuş ve Konsey, Libya’nın tek meşru temsilcisi sayılmıştır (Semerci, 2020). Yeni kurulan hükümet doğrultusunda, 5 Nisan 2016 tarihinde Başbakan Fayiz es-Serrac görevine başlamıştır (Alpar, 2020). Ancak LSA, demokratik bir sistem oluşturulması çerçevesindeki amacını yerine getirme noktasında başarısız olarak beklenilen güven ortamını sağlayamamıştır (Aslan, 2021: 2). Ayrı yönetimlerin bulunduğu ortamda devletler de verecekleri destek konusunda bir yol ayrımına gitmiştir. Hafter’in, UMH’yi tanımaması ile birlikte Hafter’e ekonomik destek ve silah desteği sağlayan Rusya, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) meşru hükümet yanlısı bir tutum sergilememiştir. Ancak, Türkiye, Katar ve Sudan UMH’yi desteklemektedir (Taşdemir, 2020: 378).
Hafter, Suheyrat Anlaşması ve UMH’yi reddettikten sonra, Libya’da kontrolü almak için faaliyete geçmiştir. Mart 2017’de DEAŞ’a karşı mücadele kapsamında Sabrata’ya giren Hafter güçleri, daha sonra şehirde hakimiyetini artırmıştır (Kalabalık, 2020). Kontrol sağlamak amacıyla atılan önemli adımlarından biri Bingazi’nin ele geçirilmesidir. Bingazi Devrimciler Şura Meclisi ile çatışmalarını gerçekleştiren Hafter güçleri, Temmuz 2017’de bölgede hakimiyeti sağlamıştır (NTV Haber, 2017). Daha sonra Derna’ya geçen Hafter güçleri, burada da Derna Mücahit Şura Konseyi ile mücadele etmiştir. Ayrıca, ülkedeki aktörlerden biri olan IŞİD, 4 Ekim’de Misrata’da gerçekleştirilen intihar saldırısının sorumluluğunu üstlenmiştir (Roth, 2018). Çatışmalar farklı bölgelerde Nisan 2019’a kadar devam etmiştir.
Tarih 4 Nisan 2019’u gösterdiğinde Hafter’in emri başkent Trablus’un ele geçirilmesi yönünde olmuştur. Emir, Trablus’u Özgürleştirme Operasyonu olarak adlandırdığı video ile Libya Ulusal Ordusuna verilmiştir (BBC News Türkçe, 2019). Bu doğrultuda yaşanan çatışmalarda siviller de hedef alınmıştır. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet yaptığı açıklamada, bazı sivillerin ağır insan hakları ihlalleriyle yüz yüze geldiğini dile getirmiştir. Yaşanan olaylar karşısında uluslararası toplum sessiz kalmamış, ABD’nin de içerisinde bulunduğu çoğu devlet ateşkes söylemlerinde bulunmuştur (BBC News, 2019). Ancak, Hafter destekçileri Trablus içerisinde ilerlemeye devam etmiş, 6 Nisan 2019 tarihinde Trablus Uluslararası Havaalanı’nı ele geçirmiştir (Kalabalık, 2020).
Hafter’in ülke içerisindeki ilerlemeleri devam ederken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin aracılığıyla, Fayiz es-Serrac ve Hafter’in Moskova’da görüşme yapması ayarlanmıştır. Görüşmelerin sonucunda ateşkes anlaşmasının imzalanması planlanırken Hafter, anlaşmayı imzalamadan Moskova’dan ayrılmıştır (BBC News Türkçe, 2020). Ayrıca, UMH destekçisi olan Türkiye, Libya Tezkeresi kapsamında Ocak 2020’de Libya’ya asker göndermeyi kabul etmiştir. Tezkere dahilinde milli çıkarlar ile Türkiye’ye yönelik saldırılara karşı önlem alınacağı, toplu göçlerin engelleneceği ve Libya halkına yardım sağlanacağı kararlaştırılmıştır (Sayın, 2020). Türk askerinin Libya’da bulunmaya başlamasının hemen ardından Hafter güçleri yönünü Sirte’ye çevirmiş ve ocak ayı içerisinde sahil kenti olması dolayısıyla önem arz eden Sirte’yi ele geçirmiştir (Canlı, 2020).
Ocak 2020 içerisinde yaşanan önemli olaylardan birisi, Berlin’de gerçekleştirilen Libya Konferansı olmuştur. Konferansın yayınlanan Sonuç Bildirgesine göre katılımcılar, Libya Temsilciler Meclisi’nin onaylamış olduğu hükümete destek oldukları ve askeri faaliyetlerin sonlanması gerektiği noktasında karar birliğine varmışlar, BM’ye ateşkesin kontrolü için komiteler kurulması gerektiği bildirisinde bulunmuşlardır (Çetin ve Hatip, 2020).
Hafter güçlerinin ülkenin büyük bölümünü hakimiyeti altına almasının sonucunda Avrupa Birliği (AB), Mart 2020’de İrini Operasyonu adlı, BM’nin Libya’daki silah ambargosunun denetlenmesi amacını taşıyan harekatı başlatmıştır. AB’nin kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmesini sağlayan operasyon, 2292 sayılı BMGK kararına aykırı olduğu gerekçesiyle yasadışı ve taraflı olarak değerlendirilirken, Avrupa ülkeleri AB fonlarından yararlanmak amacıyla harekata karşı sessizliğini korumuştur (İnat, 2020).
Nisan 2020’den itibaren ülkede UMH güçlerinin yükselişi görülmektedir. BM desteği ile birlikte hareket eden UMH güçleri, ilan ettiği Barış Fırtınası Operasyonu çerçevesinde Surman ve Sabrata’da hakimiyeti sağlamıştır (Kalabalık ve Uçar, 2020). Hafter, yaşadığı kayıpların akabinde, 27 Nisan 2020 tarihinde yayınladığı bir video aracılığıyla “Suheyrat Anlaşması’nın hükmünü yitirdiği ve ülkenin başına geçtiğini” ilan ederek darbe girişiminde bulunmuştur (Kalabalık, 2020).
Hafter’in kendisini ülkenin lideri ilan etmesinin ardından yaşadığı yenilgiler devam etmiştir. Haziran 2020’de Libya Ordusu, 6 Nisan 2019 tarihinde işgal edilen Trablus Uluslararası Havaalanı’nı geri almayı başarmıştır (Canlı, 2020). Yaşanan mağlubiyetlerin ve yapılan protestoların sonucunda Hafter yanlısı hükümet, Eylül 2020’de istifasını Tobruk’ta bulunan meclise iletmiştir (Uçar, 2020). İstifadan bir ay sonra, Ekim 2020’de Cenevre Görüşmeleri kapsamında UMH ile Hafter yanlısı heyetler arasında ateşkes imzalanmıştır. Kalıcı ateşkes doğrultusunda, Libya’da bulunan yabancı askerlerin ayrılması belirlenmiş ve yeni hükümet kurulana kadar askeri eğitim faaliyetlerinin durdurulması kararlaştırılmıştır (Aydemir, 2020). Gerçekleştirilen ateşkes sonrasında yeni hükümetin kurulması amacıyla görüşmeler başlatılmıştır.
3. Yeni Hükümet ve Beklentiler
2020’nin sonlarında başlayan yeni geçici hükümet görüşmeleri, 5 Şubat 2021 tarihinde İsviçre’de gerçekleşen Libya Siyasi Diyalog Forumu (LSDF) ile birlikte sonuçlanmıştır. LSDF üyelerinin oylarıyla hükümetin kurulması Abdulhamid Dibeybe’ye, Başkanlık Konseyi Başkanlığı Muhammed Menfi’ye devredilmiştir. Yapılan değişimden sonra, seçimlere ve hükümete karşı çıkan, hatta hükümetin güvenoyu almasını engellemeye çalışan Hafter güçleri, belirlenen hükümeti ve Başkanlık Konseyini tanıdıklarını açıklamıştır (Dalaa, 2021). Dibeybe önderliğinde kurulan hükümet, Mart ayı içerisinde Libya parlamentosu tarafından onaylanmıştır (DW, 2021).
Mevcut hükümetin belirlenmesinin ardından, birçok ülkeyle ikili ilişkilerin oluşturulması adına görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Yapılan açıklamalar aracılığıyla Türkiye’nin yanı sıra Fransa, ABD ve İtalya oluşan hükümete destek vereceklerini duyurmuşlardır (Kurt, 2021). Mısır, taraf değiştirerek BM tarafından meşru sayılan hükümeti destekleme yoluna gitmiştir. Nisan ayı içerisinde yapılan ziyaretin sonucunda iş birliğini artırma amaçlı gerçekleştirilen anlaşmalar söz konusu desteğin göstergesi sayılabilir (Zaid, 2021). Mısır gibi, sonradan hükümet destekçisi olduğunu gösteren ülkelerden birisi de Rusya olmuştur. Dibeybe ile telefon görüşmesi yapan Putin, geçici hükümetle iş birliğine hazır olduklarını açıklayarak olumlu bir görünüm sergilemiştir (Cura, 2021). İkili görüşmeler ve destek yanlısı mesajların ardından BM, ateşkes kapsamında Libya’daki paralı yabancı askerlerin ülkeden çekilmesi noktasında çağrıda bulunmuştur (Africanews, 2021). Belirtilen çağrının yanı sıra BM, 24 Aralık’ta gerçekleştirilecek seçimlerin adil ve şeffaf yapılması doğrultusunda kontrolü sağlamak amacıyla 60 tane gözlemcinin ülke içerisinde bulunacağını açıklamıştır (Al Jazeera, 2021).
Dibeybe hükümetinin amacı 24 Aralık’ta yapılacak seçimler odaklı belirlenmiştir. Mevcut hükümetten, ülke içerisindeki gruplaşmanın bitirilmesi ve birliktelik ortamının oluşturulması, seçimlerde yaşanabilecek muhtemel çatışmaların önlenmesi ve sonucunda ise seçimlere hazır bir Libya toplumunun oluşturulması beklenmektedir. Seçim odaklı planlanan çalışmaların ve yapılan faaliyetlerin yanı sıra gündem maddeleri arasında, tüm dünyanın olduğu gibi Libya’nın da mücadele ettiği pandemi yer almaktadır. Ayrıca, ülke içerisinde sıklıkla gerçekleşen elektrik kesintileri ve toplumun yaşadığı büyük güven sorunu mücadele edilecek konular arasında bulunmaktadır (Kurt, 2021).
Sonuç
Arap Baharı’nın Libya’ya yansıması kaos ortamının oluşması şeklinde olmuştur. Kaddafi’nin baskıcı rejiminden kurtulmak isteyen Libya toplumu kendini, hem ulusal hem de uluslararası aktörlerin güç mücadelesi içerisinde bulmuştur. BM tarafından oluşturulan geçici hükümet aracılığıyla yapılacak seçimler ve istenilen barış ortamı halen sağlanamamış, özellikle Hafter etkisinin görülmesi ile birlikte farklı hükümetlerin yer aldığı bir devlet ortamı görülmüştür.
Hafter, 2014 yılından itibaren istediği Libya kontrolünü sağlamak amacıyla birçok operasyon gerçekleştirmiş, farklı bölgeleri hakimiyeti altına almış ve destekçileri ile birlikte BM tarafından meşru sayılan hükümete karşı büyük bir mücadele içerisine girmiştir. Ancak bu mücadelesi, 2020’den sonra UMH’nin özellikle Türkiye desteğiyle yeterli güce ulaşmasının ardından etkisini kaybetmeye başlamıştır. Ele geçirdiği bölgelerde hakimiyetini kaybetmeye başlayan Hafter’in, kabul ettiği yenilgilerle beraber, yanında bulunan uluslararası güçlerin 2021’de kurulan yeni hükümete verdiği destek mesajlarının ardından yalnızlaştırıldığı söylenebilir. Söz konusu yalnızlaştırmanın sonucunda Hafter’in yeni stratejisi ısrarla karşı çıktığı hükümeti desteklemek yönünde olmuştur. Ancak bu durum, Hafter’in tamamen geri çekilmesiyle oluşabilecek teslimiyeti göstermemektedir. Ülkede halen, Hafter destekçisi güçlerin etkisi bulunmaktadır. Şu an sessizliği koruyan Hafter güçlerinin seçim ortamına doğru ilerleyen dönemde yeniden mücadele içerisine girebileceği ihtimali göz önünde bulundurulmalıdır.
Bahsedildiği üzere Libya, 24 Aralık’ta gerçekleştirilecek seçimlere hazırlanmaktadır. Ülke içerisinde bulunan kabilelerin veya farklı düşünce gruplarının seçimlere olumsuz etkisinin engellenmesi noktasında BM’nin ve BM destekçisi hükümetin yanı sıra uluslararası toplumun da hedefleri bulunmaktadır. Rusya ve Mısır, Hafter’e verdiği desteklerle bilinirken, belirlenen geçici hükümete yönelik iş birliği mesajları aracılığıyla seçimlere olan desteğini açıklamıştır. Mevcut durumda özellikle 2019 yılından sonra önemli bir aktör konumunda olan Türkiye, Dibeybe hükümetine olan desteğini sürekli belirtmektedir.
Açıklamalar baz alındığında, hükümete verilen memnuniyet mesajları ve yansıyan olumlu tutumlar görülmektedir. Söz konusu olumlu tutumların 24 Aralık’a kadar korunması noktasında belirsizlikler bulunmaktadır. Şu an için hükümetin amacı bir barış ortamı sağlamak ve seçimlerin başarıyla sonuçlanmasının ardından istikrarlı bir Libya oluşturmaktır. Bu amaç doğrultusunda, Libya’da etkisi bulunan aktörlerin her hareketi ayrı bir önem arz etmektedir. Devletlerin iş birliği ve destek mesajlarının gerçekleştirilmesi istenilen barış ortamının sağlanması ihtimalini oluştururken, ülke içerisinde halen Hafter etkisi yer almakta, Hafter’in yanında bulunan bölgesel ve uluslararası güçlerin varlığı, mevcut seçim sürecinde önemli bir rol .
BEYZA TÜKENMEZ
TUİÇ Akademi Birimi
KAYNAKÇA
Africanews, (2021). Libya: UN backs ceasefire mechanism, urges foreign forces withdraw. (17.04.2021), https://www.africanews.com/2021/04/17/libya-un-backs-ceasefire-mechanism-urges-foreign-forces-withdraw/ (Erişim Tarihi: 25.04.2021).
Al Jazeera, (2021). UN Security Council approves ceasefire monitors for Libya. (16.04.2021), https://www.aljazeera.com/news/2021/4/16/un-security-council-approves-ceasefire-monitors-for-libya (Erişim Tarihi: 25.04.2021).
Alpar, G., (2020). Başbakan Fayiz Es-Serrac’ın İstifa Kararı ve Libya’nın Geleceği. (19.09.2020), Stratejik Düşünce Enstitüsü. https://www.sde.org.tr/guray-alpar/genel/basbakan-fayiz-es-serracin-istifa-karari-ve-libyanin-gelecegi-kose-yazisi-18383 (Erişim Tarihi: 24.04.2021).
Arrott, E., (2011). 2011’in En Önemli Olaylarından Biri “Arap Baharı”. (29.12.2011), https://www.amerikaninsesi.com/a/article-2011in-en-onemli-olaylarndan-biri-arap-bahar-136368658/902169.html (Erişim Tarihi: 21.04.2021).
Aslan, M. (2021). Libya’nın Kalıcı Belirsizliği: Birçok Yanlıştan Tek Doğru ve Açmazlardan Bir Sonuç Çıkarmak?. Türkiye Siyaset Bilimi Dergisi, Cilt: 4 Sayı: 1, 1-20, 2021.
Aydemir, M., (2020). Libyalı yetkililer, Cenevre’de varılan ateşkesin, Türkiye ile imzalanan askeri anlaşmaları etkilemeyeceğini duyurdu. (26.10.2020), https://www.aa.com.tr/tr/dunya/libyali-yetkililer-cenevrede-varilan-ateskesin-turkiye-ile-imzalanan-askeri-anlasmalari-etkilemeyecegini-duyurdu-/2018967 (Erişim Tarihi: 24.04.2021).
Babacan, M. (2020). Libya’daki Vekâlet Savaşlarının Saha Dengeleri Üzerindeki Etkileri ve Siyasi İstikrar Sorunu. Uluslararası Çalışmalar Dergisi, Cilt: 4, Sayı: 1, 51-74, 2020.
Baygül, S. (2020). Değişen Uluslararası Konjonktür ve Türk Dış Politikası Bağlamında Libya İç Savaşı Analizi. Ankara Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt: 3, Sayı: 6, 155-166, 2020.
BBC News, (2019). Libya crisis: UN warns attacks on civilians may amount to war crimes. (09.04.2019), https://www.bbc.com/news/world-africa-47868691 (Erişim Tarihi: 23.04.2021).
BBC News Türkçe, (2019). Libya’da ülkenin doğusunu kontrol eden komutan Hafter, başkent Trablus’a operasyon emri verdi. (04.04.2019), https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-47813694 (Erişim Tarihi: 23.04.2021).
BBC News Türkçe, (2020). Libya krizi – Rusya: Hafter ateşkes anlaşmasına olumlu bakıyor, iki gün süre istedi. (14.01.2020), https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-51101347 (Erişim Tarihi: 24.04.2021).
Canlı, E., (2020). Hafter milisleri sahil kenti Sirte’yi ele geçirdi. (07.01.2020), https://www.aa.com.tr/tr/dunya/hafter-milisleri-sahil-kenti-sirteyi-ele-gecirdi-/1694657 (Erişim Tarihi: 23.04.2021).
Canlı, E. (2020). AA Hafter milislerinden kurtarılan Trablus Havalimanı’nı görüntüledi. (04.06.2020), https://www.aa.com.tr/tr/dunya/aa-hafter-milislerinden-kurtarilan-trablus-havalimanini-goruntuledi/1864362 (Erişim Tarihi: 24.04.2021).
Çetin, Ş., Hatip, Y., (2020). Libya Konferansı Sonuç Bildirgesi yayımlandı. (19.01.2020), https://www.aa.com.tr/tr/dunya/libya-konferansi-sonuc-bildirgesi-yayimlandi/1707828 (Erişim Tarihi: 24.04.2021).
Cura, A., (2021). Putin, Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Dibeybe ile görüştü. (15.04.2021), https://www.aa.com.tr/tr/dunya/putin-libya-ulusal-birlik-hukumeti-basbakani-dibeybe-ile-gorustu/2210122 (Erişim Tarihi: 25.04.2021).
Dalaa, M., (2021). Hafter’in Libya’daki geçici yönetimden memnuniyeti yeni bir strateji mi?. (10.02.2021), https://www.aa.com.tr/tr/analiz/hafterin-libyadaki-gecici-yonetimden-memnuniyeti-yeni-bir-strateji-mi/2139847 (Erişim Tarihi: 25.04.2021).
DW, (2021). Libyan parliament approves unity government. (10.03.2021), https://www.dw.com/en/libyan-parliament-approves-unity-government/a-56826306 (Erişim Tarihi: 25.04.2021).
euronews., (2020). Libya’da siyasi dengeyi değiştiren General Halife Hafter kimdir?. (23.06.2020), https://tr.euronews.com/2019/12/31/libya-da-siyasi-dengeyi-degistiren-general-halife-hafter-kimdir (Erişim Tarihi: 21.04.2021).
Güneş, B. (2018). Libya İç Savaşı ve Kriz Yönetimi. Güvenlik Bilimleri Dergisi, Cilt: 7, Sayı: 2, 263-291, Kasım, 2018.
İnat, K., (2020). İrini Skandalı: Türkiye ile Almanya Karşı Karşıya mı Geliyor?. (25.11.2020), https://www.setav.org/irini-skandali-turkiye-ile-almanya-karsi-karsiya-mi-geliyor/ (Erişim Tarihi: 24.04.2021).
Kalabalık, A., (2020). Hafter’in Libya’nın doğusunda ‘kendi kurduğu düzene darbe girişimi’ tartışılıyor. (29.04.2020), https://www.aa.com.tr/tr/dunya/hafterin-libyanin-dogusunda-kendi-kurdugu-duzene-darbe-girisimi-tartisiliyor/1822603 (Erişim Tarihi: 23.04.2021).
Kalabalık, A., Uçar, M. N., (2020). Libya’da hükümet güçleri Surman ve Sabrata ile 3 beldeyi Hafter milislerinden geri aldı. (13.04.2020), https://www.aa.com.tr/tr/dunya/libyada-hukumet-gucleri-surman-ve-sabrata-ile-3-beldeyi-hafter-milislerinden-geri-aldi/1802717 (Erişim Tarihi: 24.04.2021).
Kökçam, S., (2020). Kaddafi sonrası Libya. (02.01.2020), https://www.trthaber.com/haber/dunya/kaddafi-sonrasi-libya-450437.html (Erişim Tarihi: 19.04.2021).
Kurt, V., (2021). Geçici Hükümet ve Libya’nın Yakın Geleceği. (13.02.2021), https://www.setav.org/gecici-hukumet-ve-libyanin-yakin-gelecegi/ (Erişim Tarihi: 25.04.2021).
Kurt, V., (2021). Libya’da yeni dönem, yeni stratejiler. (19.04.2021), https://www.aa.com.tr/tr/analiz/libya-da-yeni-donem-yeni-stratejiler/2213305 (Erişim Tarihi: 25.04.2021).
Mepa News, (2020) Libya savaşı kronolojisi. (24.06.2020), https://www.mepanews.com/libya-savasi-kronolojisi-37129h.html (Erişim Tarihi: 21.04.2021).
NTV Haber, (2017). Libya’da Bingazi General Hafter’in kontrolünde. (06.07.2017), https://www.ntv.com.tr/dunya/libyada-bingazi-general-hafterin-kontrolunde,uDE93EVgYkG4MsIaB5EJwA (Erişim Tarihi: 23.04.2021).
NTV Haber, (2019). Türkiye karşıtı General “Halife” Hafter kimdir?. (01.07.2019), https://www.ntv.com.tr/dunya/turkiye-karsiti-general-halife-hafter-kimdir,UEDMpWdv6E-KTlTEJ37YSw (Erişim Tarihi: 21.04.2021).
Polat, F. (2016). Libya 2015. İnat, K., Ataman, M., Ortadoğu Yıllığı 2015, İstanbul: Açılım Kitap, 383-396, 2016.
Roth, K., (2018). World Report 2018: Libya. https://www.hrw.org/world-report/2018/country-chapters/libya (Erişim Tarihi: 23.04.2021).
Sayın, A., (2020). Libya tezkeresi Meclis’ten geçti, Genel Kurul’da neler yaşandı?. (02.01.2020), https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-50978212 (Erişim Tarihi: 23.04.2021).
Semerci, A., (2020). Libya’daki meşru yönetimden ‘Suheyrat Anlaşması’na bağlılık’ vurgusu. (01.01.2020), https://www.aa.com.tr/tr/dunya/-libyadaki-mesru-yonetimden-suheyrat-anlasmasina-baglilik-vurgusu/1689757 (Erişim Tarihi: 21.04.2021).
Taşdemir, F. (2020). Uluslararası Hukuk Perspektifinden 2011 Sonrası Dönemde Libya’da De Facto Rejim ve Yeni Hükümetin Tanınması Sorunu. Uyuşmazlık Mahkemesi Dergisi, Cilt: 8, Sayı: 16, 375-405, Aralık, 2020.
Uçar, M. N., (2020). Libya’da Hafter yanlısı sözde hükümet istifa etti. (13.09.2020), https://www.aa.com.tr/tr/dunya/libyada-hafter-yanlisi-sozde-hukumet-istifa-etti/1972383 (Erişim Tarihi: 24.04.2021).
Yıldırım, B. (2015). Libya 2014. İnat, K., Ataman, M., Ortadoğu Yıllığı 2014, İstanbul: Açılım Kitap, 381-402, 2015.
Yılmaz, M. E. (2012). Kaddafi Sonrası Libya’da Siyasal Dönüşüm. Akademik ORTA DOĞU, Cilt: 7, Sayı: 1, 1-13, 2012.
Yüksel Çendek, S., Örki, A. (2019). Arap Baharı Sürecinde Libya, Suriye ve Yemen’de Yaşanan İç Savaşlar: Karşılaştırmalı Bir Çözümleme. Elektronik Siyaset Bilimi Araştırmaları Dergisi, Cilt: 10, Sayı: 1, 42-55, Ocak, 2019.
Zaid, M. A., (2021). Deals signed during Egyptian PM’s Libya visit. (20.04.2021), https://www.arabnews.com/node/1845931/middle-east (Erişim Tarihi: 25.04.2021).