Zaman gazetesinde geçtiğimiz günlerde Burak Kılıç ve Fazlı Mert imzalı bir haber yayınlandı. Haberde Lavrion mülteci kampının halen aktif olduğundan bahsediliyor.
Kampa girilirken PKK ve Abdullah Öcalan posterleri de olduğu belirtilen haberde örgüt mensuplarının da hala bölgede aktif olduğu aktarılıyor. Bu haberin üzerine Yunanistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Delavekouras ise haberle alakalı olarak demeç verdi. Delavekouras bu haberin gerçeği yansıtmadığını, Yunanistan’ın bir hukuk devleti olduğunu ve hiçbir zaman terörü desteklemeyeceğini ve Yunanistan’da hiçbir zaman terörist kamplarının yaşamadığını(!) ve yaşamayacağını söyledi. Delavekouras’ın hiçbir zaman Yunanistan’da terörist kampının yaşamadığını söylemesi, 1990’lardaki olayların aktarılması açısından önemli. Bilindiği üzere 1950 Kıbrıs ve 1970 Ege sorunu ile Yunanistan Türkiye ilişkileri gerilmiş hatta savaş boyutuna gelmişti. Bunun üzerine 1999’da Abdullah Öcalan’ın Kenya’daki Yunanistan büyükelçiliğinde yakalanması Yunanistan’ın PKK’yı desteklediğini büyük ölçüde doğrulamıştı. O dönemde Yunanistan’ın Lavrion mülteci kampında PKK mensuplarını eğittiği de biliniyordu. 1999 Marmara ve Atina depremleri ile iki ülke birbirlerine yardım etti ve bu daha sonra ilişkilerin daha da yumuşamasına yol açtı. Yunanistan Lavrion kampını kapattığını açıkladı, Türkiye ise Milli güvenlik belgesinden Yunanistan’ı tehdit algılanan ülkelerden çıkardığını ilan etmişti. Dolayısıyla Delavekouras’ın dediğinin aksine Lavrion mülteci kampı bir zamanlar Yunanistan tarafından PKK’yı eğitme kampı olarak kullanıldı.
Yunanistan Dışişleri Bakanı Dimitris Avramopoulos Makedonya’nın Avrupa Birliği İşlerinden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Fatmir Besimi ile görüştü. Görüşmede bölgesel işbirliği, ikili ilişkiler ve Makedonya’nın isim sorunu tartışıldı. Avramopoulos Yunanistan’ın coğrafi tanımlama içeren bir ismi kabul edeceğini söyledi. Besimi’de isim konusuna en yakın zamanda bir çözüm bulunmasını umut ettiğini söyledi. Son dönemde Kosova ve Sırbistan arasında yaşanan ilişki yumuşamasının iki ülke üzerinde de olması beklenmektedir. Bunu hem Yunanistan hem de Makedonya istemektedir. Yunanistan istemektedir, çünkü kriz dolayısı ile onun için kurulacak ikili ilişki ekonomik avantaj sağlayacaktır. Makedonya istemektedir, çünkü isim sorunu dolayısıyla zaten hem AB hem de Batı tarafından yalnız bırakılmaktadır. Ekonomisini geliştirmesinin önündeki en büyük engel isim sorununu çözmek olacaktır.
Almanya’nın Die Welt gazetesi “Yunanistan hakkında istatistiklerin gizli oldukları” başlığıyla yayınladığı analizde Yunanistan’da yayınlanan istatistiklerin aslında öyle olmayıp daha da kötü olduğunu yazdı. 4 yunan vatandaşından en az 1’inin işsiz olduğu belirtilen makale “ancak bunlar yarı doğrular” ifadesini kullandı. New Statesman dergisinde de yayınlanan bir analizde Yunan bakanların “köşeyi döndük” yönündeki demeçlerinin istatistikleri desteklemediğini belirtildi. Yunan hükümet sözcülerinin söyledikleri ile dünya medyasının ekonomist yazarlarının yazdıklarının arasında gerçekten büyük bir fark var. Yunan hükümetine göre 2014 ile ülkenin kendine gelmesinin beklendiği aktarılırken, dünya basınına göre iyileşmenin (recuperation) yıllar alması bekleniyor.
Azınlıkça online internet sitesinin aktardığı bir habere göre Batı Trakya’da servet değerinde kaya gazı olabileceği belirtiliyor. Yunanistan Enerji Bakanı Makis Papageorgiou AB Enerji Bakanları toplantısında bu konuda meslektaşlarını bilgilendirdi. Ipros ve Batı Trakya bölgelerinde önemli ölçüde kaya gazı olabileceği düşünülüyor. Tabii ki bunun için kazı ve kırma çalışmaları ilerleyen zamanlarda başlatılacak. Olası böyle bir durumdan krizdeki Yunanistan tabii ki olumlu etkilenecektir. Kaya gazı doğalgaza alternatif gaz olarak değerlendiriliyor.
Yunanistan’da işsizlik artıyor. Özellikle gençler üzerindeki işsizlik sayısı artış gösteriyor. Dailymail gazetesi krizin başladığı 2009 yılından bu yana işsiz sayısının 3 katını bulduğunu ve Euro bölgesi ülkelerin işsiz sayıları ortalamasından 2 kat daha fazla olduğunu aktardı. Gazete ayrıca 15-24 arası gençlerin işsizlik oranlarının %64,2 olduğunu belirtti.
(TUİÇAkademi, AFP, Dailymail, die Welt, Der Standard, NewStatesman, Reuters)
TUIÇ BALKAM
Çağdaş Erdoğan
Yunanistan
