Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) 400 milyon dolarlık yatırım projesi hazırlayan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ikinci sondaj için kolları sıvadı. Güzelyurt bölgesinde ruhsat alan şirket sismik çalışmaların ardından ikinci sondaja başlayacak.
Doğu Akdeniz’de tırmanan gerilim ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin AB Dönem Başkanlığını üstlenmesi bile Türkiye’nin petrol arama çalışmalarını durduramadı. TPAO, ‘Yavru Vatan’daki petrol arama çalışmalarına hız verdi. Adanın doğusunda ‘Türkyurdu’ kuyusunda sondaj çalışmalarına başlayan milli petrol şirketi, kuzeybatı bölgesindeki Güzelyurt bölgesi için de petrol ruhsatı aldı.
Kıbrıs karasularında derin deniz aramaları için de ruhsat alan TPAO çalışmalara başlamak için 3 boyutlu arama yapabilen Barbaros Hayrettin gemisinin gelmesini bekliyor. TPAO kendi sismik gemi alımı için çalışmalara başlarken, gemi alınır alınmaz adanın etrafında 3 boyutlu sismik çalışmalara başlanacak.
İsrail savaş uçaklarının KKTC hava sahasını ihlaliyle yükselen gerilim Türkiye’nin petrol arama çalışmalarını şimdilik etkileyeceği bildiriliyor. Askeri kaynaklar ise, İsrail- Rum askeri güçlerinin petrol arama faaliyetlerini taciz etmeye kalkması halinde Deniz Kuvvetleri ile Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın gereken cevabı vermeye hazır olduğunu açıkladı. Uzmanlar Türkiye’nin arama yapmak için gereken ruhsatlara sahip olduğunun da altını çizdi. Rumların hak iddia ettiği 12 ruhsat alanı ile Türkiye-KKTC anlaşması ile TPAO’ya verilen bölgelerdeki ruhsatlar, halen doğalgaz rezervine ulaşılan 12. parsel dışında büyük oranda çakışıyor.
Güney Kıbrıs’ın Birleşmiş Milletler nezdinde KKTC’nin çalışmalarını durdurmak için bazı girişimlerde bulunduğunu kaydeden Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Güney Kıbrıs’a göre KKTC kabul görülmeyen bir devlet; ancak tabii bizim de bu bölgede kendi anayasamızla kendi varlığımızdan gelen mevcut statümüz ve egemenlik haklarımız var. Biz bu egemenlik hakları doğrultusunda bütün bu çalışmaları yapıyoruz. Güney Kıbrıs Birleşmiş Milletler nezdinde gerekse farklı alanlarda bu çalışmaların önüne geçmeye çalışıyor. Bu zamana kadar somut bir sonuç elde edemediler. Elde edeceklerini de sanmıyorum.”
(TUİÇ Akademi, Sabah)
Makbule Ertosun
Yalova Üniversitesi Uluslararası İlişkiler (İngilizce) Bölümü 2. Sınıf Öğrencisi
UİÇ Derneği Yakın Doğu Çalışmaları Grubu