Amerika’nın Uluslararası Politikası – Prof. Dr. Hasan KÖNİ

      Amerikan Dış Politikası’nın genel analizi yapılan bu kitabın amacını, Amerikan dış Politikası’nın klasik yönlerinin dışında ilginç olan yönlerini de ortaya koyarak okuyucuya bilgi vermek olduğunu belirten yazar Prof. Dr Hasan Köni, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fak{jcomments on}ültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden 1970 yılında mezun oldu. Bu tarihten günümüze kadar birçok üniversitede görev alan Köni, 1992-2005 yılları arasında Türk-Amerikan Derneği Başkanlığı yaptı.

      Kitapta Amerika’nın uluslararası politikasını anlamak adına 40 soru hazırlanmış ve bunların açıklamaları anlaşılır bir biçimde verilmiştir. Şuana kadar Amerika’nın dış politikası, tarihi etkileyen olayları, ülkelerle ilişkileri sonucu neleri nasıl kazandığı, Balkanlar’daki ve Ortadoğu’daki rolü, çatışma alanları ve stratejileri hakkında hiçbir bilgiye sahip olmayan biri bu kitabı okuduğunda kolaylıkla bilgi edinebilecektir. Çünkü anlatılanlar fazla ayrıntıya girilmeden okuyucunun kafasında oluşan soru işaretlerini giderebilecek şekilde aktarılmıştır.

       “Amerika’nın uluslararası alandaki gücünün gelişimi nasıl gerçekleşti?” sorusu ile başlayan 40 soru, belirli bir kronolojik sırayla devam etmektedir. Amerika’nın uluslararası alanda büyük bir güç olarak ortaya çıkması, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra olmuştur. Savaşla kazandığı topraklarla genişlemesinin yanında 1939’dan itibaren askeri teknolojide Avrupa’ya göre daha üstün bir teknoloji yaratmasıyla ve atom bombasını bulmasıyla güçlü bir hale gelmiştir. Ayrıca serbest piyasa ekonomisine verdiği önemi kitaptaki “Güç, barışçı ekonomik kalkınma ve ticaret ile daha etkin bir biçimde elde edilebilecektir.” cümlesi ile kavrayıp Amerika’nın uluslararası alandaki gelişimini hangi yollarla gerçekleştirdiğini anlayabiliriz.

       15. ve 16. yüzyıllarının “Osmanlı Yüzyılı” olarak değerlendirildiği kitapta 1945’ten günümüze kadar olan dönem için “Amerikan Yüzyılı” ifadesi kullanılmıştır. Bunun nedenleri; Amerika’nın ideolojileri, dış politikasındaki stratejileri, küreselleşmeyi destekleyen uluslararası kurumlarıyla açıklanmıştır. Tüm bunların yanında Amerika’nın, Marshall Planı ve Troy Projesi ile gücünü arttırmak amacıyla yaptığı çalışmalardan da bahsedilmektedir. Örneğin; General George Marshall’ın 1947’de sunduğu Marshall Planı’nın kabulü üzerine Avrupa’yı Kalkındırma Programı” ile milyarlarca Amerikan doları ve malı Avrupa’ya aktarılmıştır. Böylelikle soğuk savaş döneminde Amerika Sovyetlere iki kutuplu dünya üzerinde parasıyla karşı koymuş, ardından gücünü askeri açıdan desteklemiştir. Marshall Planı’nda önemli olan bir diğer unsur, Marshall yardımı alan 16 Avrupa ülkesine demokrasiye geçme şartı sunmasıdır. Türkiye bu yüzden yardımı ancak 1946 yılında çok partili sisteme geçerek almıştır. Yardım kapsamıyla kurulan Avrupa Ekonomik İşbirliği Örgütü hala Avrupa ekonomisini denetleyen bir kurum olup, NATO da soğuk savaş bitmesine rağmen başka ülkeleri de içine alarak Avrupa’yı askeri açıdan gözetim altında tutmaya devam etmektedir. Bu özelliklerle “Amerikan Yüzyılı” ifadesi daha net açıklanmış olmaktadır.

Kitapta ayrıca Irak Savaşı içinde 4 soru hazırlanmıştır. Bu sorulardan da İkinci Irak Savaşı’nın nasıl başladığını, Irak işgalinde Amerika’nın talihinin ne zaman tersine döndüğünü, Amerika’nın Irak politikasındaki son gelişmelerini ve Irak’ta çözüm için hazırlanan Baker Planı’nın ne olduğunu öğrenebilmekteyiz.

Bunların yanında Pakistan-Amerika ilişkileri, Amerika’nın Balkanlar’daki rolü, Amerika’nın Ortadoğu politikası, Amerikan-Japon ilişkileri gibi Amerika’nın bölgesel ve ikili ilişkilerine de değinilmiştir.

Son sorulara doğru batılı eski ve yeni sömürgeci devletlerin ilgilisini hayli çeken önemli doğal kaynaklara sahip en büyük kıta olan Afrika’nın yeni çatışma alanı olabileceğine dair bilgiler göze çarpmaktadır. Yazar Ortadoğu’dan sonraki en büyük çatışma alanı olarak Afrika’yı görmektedir. Ve bu konuda Amerika’nın Afrika’ya karşı tutumuna yer vermiştir.

Son olarak yukarıda aktarılan bilgiler gibi birçok bilginin bulunduğu bu kitap, dış politikada Türkiye için büyük öneme sahip olan Amerika’yı okuyuculara tanıttığından değer taşımaktadır. Amerika’nın uluslararası platformda yerini belirlemek ve onu daha iyi tanımak adına okuyucuya sunulmuş iyi bir fırsattır. Bu fırsatı değerlendiren okuyucu yaşanmış ve yaşanacak diplomatik olayları daha iyi kavrayıp yorumlayabilecektir.

 Simge GÜRSES
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Uluslararası İlişkiler Bölümü 2.Sınıf Öğrencisi

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Orta Güçler Çok Kutuplu Bir Dünya Yaratacak

Dani Rodrik - Cambridge Bu yazı ilk olarak 11 Kasım...

Amerika Bir Sonraki Sovyetler Birliği mi?

Harold James, Princeton Üniversitesi'nde Tarih ve Uluslararası İlişkiler Profesörü. Bu...

Stabil Kripto Paralar Doların Küresel Statüsünü Koruyabilir

Paul Ryan, ABD Temsilciler Meclisi'nin eski sözcüsü (2015-19), American...

Avrasya’da Kolektif Güvenlik: Moskova ve Yeni Delhi’den Bakışlar

Collective Security in (Eur)Asia: Views from Moscow and New...