Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai’nin üvey kardeşi Ahmed Veli Karzai, Kandahar’daki evinde, uzun yıllar baş koruması olarak da görev yapmış olan Serdar Muhammed’in silahlı saldırısı sonucu öldürüldü. Suikastı gerçekleştiren Serdar Muhammed de saldırının hemen arkasından diğer korumalar tarafından öldürüldü.
Peki, Ahmed Veli Karzai’yi, sadece Hamid Karzai’nin üvey kardeşi olmaktan öte önemli kılan unsurlar nelerdi? Taliban’ın doğduğu yer olan ve halen kalesi olarak bilinen Kandahar eyaletinde gerçekleşen saldırı, Afganistan’ın güney bölgesi için ne anlam ifade ediyor?
2005 yılından bu yana Kandahar İl Genel Meclisi Başkanlığı’nı da yürüten Ahmed Veli Karzai, Taliban’ın 1994’te ortaya çıktığı ve hızla üstünlüğü ele geçirdiği Afganistan’ın güneyinde ve özellikle de Kandahar eyaletinde önemli bir güce sahipti. Zaman zaman ağabeyi Hamid Karzai’den çok daha güçlü olduğu ve ülkeyi idare eden asıl ismin de Ahmed Veli Karzai olduğu yönünde söylentiler dahi mevcuttu. Kandahar’ın fiili güvenliğinden de sorumlu olan Ahmed Veli, NATO’nun finansını sağladığı Kandahar Saldırı Gücü adlı grubun da liderliğini yapıyordu.
Daha önce de birçok kez suikast girişimlerinin hedefi olan Ahmed Veli Karzai, son olarak Mayıs 2009’da Taliban’ın başka bir suikast girişiminden kurtulmuştu. Her zaman Afganistan için tartışmalı konuların odağında yer almış bir isim olan kardeş Karzai hakkında yolsuzluk ve uyuşturucu (afyon) ticaretine karıştığı ve özel güvenlik şirketleri ile bağlantısı olduğuna dair iddialar yazılı basında sıklıkla dile getirilmişti. Başkan Hamid Karzai ise suçlamalar ve iddialara karşı her zaman kardeşinin yanında yer alarak somut bir delil olmadıkça bu söylentilere bağlı hareket etmesinin mümkün olmadığı beyanında bulunmuştu.
Bütün bu suçlamaların yanı sıra Amerikan Merkezi Haber Alma Teşkilatı CIA’den maaş aldığı suçlamalarıyla da karşılaşan Ahmed Veli Karzai hakkındaki en net suçlama ifadelerinden bir tanesi Wikileaks belgelerinde yer almıştı. “Yolsuzluklara bulaşmış uyuşturucu baronu” olarak Wikileaks belgelerinde adı geçen kardeş Karzai için Amerikalı bir yetkili BBC’ye verdiği demeçte şöyle diyordu: “Kendisi hakkındaki kaygılarımıza karşın Ahmet Veli Karzai, ABD’nin birlikte iş yapabildiği ve Kandahar’ı kontrol altında tutabilen bir kişiydi.”
Bu açıklama aslında Ahmed Veli Karzai ile Afganistan Savaşı’nın başrol oyuncusu Amerika Birleşik Devletleri ve NATO güçlerinin ne kadar yakın müttefikler olduğunu gösteriyor. Bu da demek oluyor ki Taliban’a karşı ortaya koyduğu mücadelede başarılı olduğu müddetçe kardeş Karzai hakkındaki suçlamalar, ABD ve Batılı güçler tarafından göz ardı edilebilirdi. İşte bu nedenden dolayı Ahmed Karzai’nin ölümü ile Kandahar’daki güç dengelerinin yerinden oynaması bekleniyor. Ahmed Karzai’nin kontrolünde olan bölgede NATO operasyonlarının başarıya ulaşması daha mümkün görünürken, onun yokluğu NATO güçleri için bir darbe etkisi oluşturabilir.
Suikastı gerçekleştiren Serdar Muhammed’in bu eylemi Taliban adına yapıp yapmadığı kesin olarak bilinmiyor. Ancak Taliban cinayetin sorumluluğunu üstlenmekle kalmayıp Taliban sözcüsü Yusuf Ahmedi aracılığıyla bu saldırıyı, on yıldır sürdürdükleri savaşta elde ettikleri en büyük başarılarından biri olarak gördüklerini duyurdu. Hiç şüphe yok ki bu saldırı Taliban tarafından gerçekleştirilmiş olmasa bile Taliban’a muazzam bir propaganda imkânı sağladı ve Taliban ilk dakikadan beri bu fırsattan istifade etmeye çalışıyor.
Suikastın ister istemez bir de halka ulaştırdığı mesaj var. Başkan Hamid Karzai yönetimindeki Afganistan devleti, başta kendi liderlerinin güvenliği olmak üzere ülke içinde güvenliği sağlama konusunda oldukça aciz durumdalar. Bu durum özellikle de güney bölgelerinde NATO güçlerine zor anlar yaşatacak gibi duruyor. Zira güvenlik ile ilgili sorumluluklarını Afganlılara devretmeye hazırlanan ISAF güçleri yerel nüfusu ikna etmekte oldukça zorlanacak. Çünkü Ahmed Karzai’nin ölümü güney bölgesinde tehlikeli bir güç boşluğu bıraktı bile. Sonuç olarak hakkındaki bütün olumsuzluklara ve suçlamalara rağmen kardeş Karzai, bölgede, hem ağabeyi Hamid Karzai tarafından hem de Batılı güçler tarafından bir istikrar kaynağı olarak görülüyordu. Kardeş Karzai’nin yokluğunda Kandahar’ı güzel günlerin beklediğini söylemek zor!
Salih Doğan