Mekke’de bugün düzenlenecek İslam İşbirliği Örgütü Olağanüstü Zirvesi Suriye’nin müttefikleri ile hasımlarını bir araya getirmesi açısından önem teşkil ediyor. Zirvenin olağanüstü statüde gerçekleşmesi Suriye’de artan şiddet olaylarının görüşülecek olmasından kaynaklanıyor. Toplantının ana temasını Suriye oluştururken Burma’daki Müslümanların durumu ile Filistin konuları da görüşülecek.
Suudi Arabistan’daki Sünni yönetim Şam’ın en güçlü muhaliflerinden biriyken, Şii İran ise Şam yönetimine desteğini sürdürüyor. İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad Pazartesi yaptığı açıklamada dış güçlerin Müslüman ülkeleri savaşa sürükleyerek bu ülkelerin zenginliklerinden faydalanmak istediklerini vurgulayarak Müslüman devletleri uyardı.
Bu arada zirveden önce örgüt ülkeleri dışişleri bakanları bir hazırlık toplantısı gerçekleştirdi ve toplantıda Suriye’nin İslam İşbirliği Örgütü üyeliğinin askıya alınması talebi gündeme geldi. Bu talep katılımcıların büyük çoğunluğu tarafından desteklenirken, İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi, örgütün bu tutumuyla Suriye’deki sorunları çözmede yetersiz kalacağını vurguladı.
Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise Suriye halkının Esad rejiminin saldırıları altında ikinci ramazan ayını geçirdiğini vurgulayarak, Şam yönetiminden kaçarak Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin sayısının 60 bine yaklaştığını ifade etti.
Nükleer faaliyetlerinden ötürü uluslararası yaptırımla karşı karşıya kalan İran, bölgedeki müttefiki olan Şam yönetimine desteğini sürdürüyor. Ayrıca Şii İran’ın Alevi kökenli Esad yönetimi ile mezhepsel yakınlığının da ittifakta etkisi olduğu biliniyor. Ayrıca Suriye’nin stratejik konumu da İran için oldukça önemli bir yere sahip. Suriye, İran’ın Akdeniz ile bağlantısını sağlarken, Lübnan’daki Şii Hizbullah ile bağlantı kurmasında da kilit bir nokta olarak duruyor.
Türkiye ise 50.000’den fazla Suriyeli muhalif mülteciyi topraklarında barındırırken muhaliflere açık desteğini sürdürüyor. Suriye’nin Türkiye’nin savaş uçağını düşürmesinin ardından ABD ve Türkiye, Esad hükümetinin devrilmesi durumunda izlenecek yol hakkında planlar yapmaya başladı.
Lübnan toplumunda oldukça etkili bir güç olan Şii Hizbullah’ın İran’ın safında yer almasına rağmen, Lübnan halkının büyük bir çoğunluğunun isyancıları desteklediği biliniyor. Suriye 2005’ten beri Lübnan’da askeri güç bulunduruyor.
2003’teki ABD işgalinin ardından birçok Iraklı Suriye’ye sığınmıştı. ABD ise Suriye’yi ABD’ye karşı savaşan gerillaları desteklemekle suçlamıştı. Bugün ise Suriyeliler Irak’a sığınıyor. ABD ise El-Kaide’nin Esad güçleriyle savaşmak için sınırı geçmesinden endişe ediyor. Irak’ta egemen olan Şii partiler ise Sünni cihatçılarla mücadele içinde.
İran’ın nükleer faaliyetlerinden ve Tahran’ın bölgede süper güç konumuna gelmesinden endişelenen Suudi Arabistan ve Körfez Hükümeti ise Suriyeli isyancıları destekliyor. Suudi Arabistan ve Katar muhaliflere destek için bölgeye asker göndermeyi de düşünüyor.
(TUİÇ Akademi, CNN, TRT)
Seren Selvin Korkmaz
TUİÇ Stajyeri