İranlı nükleer bilimcileri hedef alan suikastlar sonucunda, İran istihbarat şefi Haydar Muslihi’nin CIA’e Fransız ve Alman istihbaratının yardım ettiği yönündeki iddiaları gündemdeki yerini aldı.
Muslihi, bölge ülkelerinin istihbarat servislerinin suikasta dahil olduğunu isim vermeden belirtirken, Batılı istihbaratların servislerinin de İran’a karşı operasyonlarda bilgi ve kaynak paylaşımında bulunduğunu öne sürdü.
Sene başında başkent Tahran’da nükleer fizikçilere düzenlenen bombalı saldırıdan dolayı Muslihi, ABD, İngiltere ve İsrail’i suçlamış, buna müteakiben ABD ve İngiltere suçlamaları reddederken İsrail sessizliğini korumuştu. Her ne kadar Tahran kabul etmese de Batılı ülkeler İran’ın nükleer araştırmalarının tehlikeli boyuta ulaşmasında korkar durumdalar.
İran rezervlerinde zenginleştirilmiş Uranyum oranının diğerlerine göre daha yüksek olduğunun tespiti ve İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma tehdidiyle karşı karşıya kalan ABD ve Batılı ülkeler, İran’a karşı giderek artan bir karşıtlık hissiyatıyla hareketlerini sürdürmektedirler.
(TUİÇ Akademi, Euronews, Zaman, Dünya bülteni, 1news)
Yelda Öztaş
UİÇ Derneği Stajyeri