Bundan tam bir yıl önce Irak Türkmenlerinin siyasi olarak yükselişe geçtiğini yazmıştık.(1) Bu yazının ardından öncelikle Irak Türkmen Cephesi milletvekilleri Erşat Salihi (aynı zamanda Irak Türkmen Cephesi’nin başkanı) ve Hasan Özmen başta olmak üzere, Irak Parlamentosunda bulunan 10 Türkmen milletvekili ve 3 bakanın çabasıyla Türkmenlerin siyasi, sosyal ve kültürel hakları konusunda önemli adımlar atılmıştır. 2012’nin ilk çeyreğinde kurulan Irak Eğitim Bakanlığına bağlı Türkmen Eğitim Müdürlüğü, Türkmenlerin eğitimle ilgili sorunlarına çözüm bulmak, anadilde eğitim gibi konularda Türkmenlere kolaylık sağlamak açısından önemli bir adım olmuştur.
Yine Türkmenlerin Baas rejimi tarafından ellerinden alınmış arazi ve mülkleri konusunda yoğun çalışmalar yapılmıştır. Nitekim Irak Kabinesi tarafından alınan kararlar doğrultusunda Baas Partisi Kuzey Bürosu ile Devrim Komuta Konseyinin kararları iptal edilmiştir. Böylece bu kararlarla gasp edilen Türkmen arazilerinin geri dönüşü mümkün olabilecektir. Zira bu çalışmaların hızlanması için Irak Türkmen Cephesi Başkan Erşat Salihi, Mülk Anlaşmazlıkları Komisyonu ile sürekli olarak görüşmekte ve Türkmenlerin arazi sorunlarının giderilmesi için çaba harcamaktadır. Öte yandan Türkmenlerin özellikle Kerkük’te güvenlik güçlerinde üst kademelerde yer alması için Irak Parlamentosu Savunma ve Güvenlik Komisyonu nezdinde girişimler yapılmıştır. Son dönem itibariyle üst kademelere Kerkük’te Türkmenlerin de atandığı, ancak bunun beklentileri karşılamadığı bilinmektedir.
Bu örnekler çoğaltılabileceği gibi Türkmenler adına şimdiye kadar 2012 içerisinde atılmış en önemli adım, 26 Temmuz 2012 tarihinde Irak Parlamentosunda Türkmenler ilişkin olarak kanun hükmünde sayılan rapor olmuştur. Ancak buna geçmeden önce bu kararın alınmasındaki süreçten bahsetmenin yerinde olacağı değerlendirilmektedir. Irak Türkmen Cephesi’nin öncülüğünde yapılan çalışmalar sonucu 21 Nisan 2012’de Irak Parlamentosu’nda Irak tarihi boyunca ilk kez Türkmenlere özel bir oturum düzenlenmiş ve Türkmenlerin sorunları, sıkıntıları ve talepleri dile getirilmiştir. Bu toplantıdan sonra Irak Türkmen Cephesi tarafından yapılan açıklamada, bu oturumun Türkmenlerin yasal haklarının alınması için ilk adım olduğu, bunun yazılı bir metne dönüştürülmesi gerektiğine dikkat çekilmiştir. Nitekim Irak Türkmen Cephesi Diyala Milletvekili Hasan Özmen’nin yoğun çabaları sonucu Türkmenlerin hak ve özgürlükleri ile taleplerini içeren bir rapor hazırlanmış ve Irak Parlamentosu Başkanlığına sunulmuştur. Bu rapor Irak Parlamentosu’nun 26 Temmuz 2012 tarihli oturumunda ele alınarak, kabul edilmiştir. Raporun ve kararın tam metni ekte verilmekle birlikte, rapordaki önemli maddelere değinmenin yerinde olduğu düşülmektedir. Öncelikle alınan kararın kanun hükmünde olduğunu belirtmek gerekmektedir. Ancak bununla birlikte raporda yer alan maddelerin uygulamaya konması için yeni yasalara ihtiyaç duyulduğu açıktır. Bu yüzden raporda belirtilen taleplerin yerine getirilebilmesi için hukuki ve siyasi olarak yoğun çaba harcanması gerektiği düşünülmektedir. Diğer taraftan raporun maddelerine bakıldığında Türkmenlerin Irak’ta üçüncü asli unsur olduğunun Irak Parlamentosu tarafından kabul edildiği belirtilmektedir. Bu durum bazı tarafların Türkmenleri azınlık görme politikasının önüne geçecek niteliktedir. Bu maddeyle neredeyse Irak tarihinde ilk kez Türkmenler yasal olarak tanınmış olmaktadır. Her şeyden öte bu madde bile başlı başına Türkmenler adına bir devrim niteliğinde sayılabilir. Ayrıca Türkmen İşleri Yüksek Kurulu kurulması, federal bütçeden ödenek tahsis edilmesi de öngörülerek kısmen Türkmenlere kendi işlerinde özerklik tanınmış olabileceğini belirtmek mümkündür. Bununla birlikte raporda Telafer’e ilişkin özel bir madde konulması ve Telafer’in özel durumuna değinilmesi de önemlidir. Bu maddeyle Talafer’in bir vilayet olması için çalışmaların yapılmasının önünün açıldığı söylenebilir. Bilindiği gibi Telafer, ilçe olmasına rağmen, Türkmenlerin bir arada yaşadığı en büyük yerleşim yerlerinden biridir. Yaklaşık 400 bin nüfusu olan Telafer’in neredeyse tamamı Türkmenlerden oluşmaktadır. Bu kapsamda Telafer’in vilayet olması durumunda Türkmenlerin hakim olacağı Irak’taki tek vilayet olacaktır.
Herşeye rağmen bu kararla birlikte Türkmenler adına bütün çalışmaların tamamlandığını söylemek mümkün değildir. Bu karar çok önemli olmakla birlikte Türkmenlerin önünde büyük engeller bulunmaktadır. Özellikle Irak hükümeti içerisindeki çekişmenin yanı sıra bir türlü istikrara kavuşamayan siyasi yapı da Türkmenler adına dezavantaj yaratabilir. Ancak Türkmenlerin böyle bir siyasi ortamda bile Iraklı tüm tarafları bir araya getirerek karar alabilir noktada buluşturması, hem Türkmenlerin Irak’taki rolü ve önemini hem de Türkmenlerin potansiyelini ortaya koyması açısından önemlidir.
Bilgay DUMAN
ORSAM Ortadoğu Uzmanı
Kaynak: ORSAM