II. Dünya Savaşı’ndan bu yana Amerikan dış politikasının en etkili figürlerinden Henry Kissenger, ulusal güvenlik danışmanlığı yaptığı dönemde Vietnam sorununu çözüme götürmede oynadığı rollerle Nobel Barış Ödülü’nü almış bir diplomat ve siyaset bilimci olarak karşımıza çıkmaktadır.
II. Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan iki kutuplu uluslararası siyasal sistemde bloklar arası ilişkiler “Soğuk Savaş” deyimiyle ifade edilen gerginlik politikası içerisinde yol almıştır. Henry Kissenger, Vietnam savaşının sonunda Çin ile olan ilişkilerin önünün açılması için “onurlu barış” sürecine girilmesinde ve ABD’nin geri çekilmesinde etkin rol oynamıştır.
Amerika Birleşik devletlerinde, Başkan Richard Milhous Nixon döneminde, Kissenger’ın dışişleri bakanı olduğu sürede devam eden Vietnam Savaşı’na rağmen uluslararası ilişkiler belirli bir yumuşama sürecine girmiştir. Soğuk savaş yerini, devletlerarası görüşmelere, diyaloglara ve çeşitli iş birliklerine bırakmıştır. Kissenger’ın aktif rol aldığı bu yumuşama sürecinde, göze çarpan en önemli gelişmelerden biri, ABD ile SSCB arasında üç yıl (1969-1972) süregelen stratejik silahların sınırlandırılmasına dayalı görüşmeler sonucunda, SALT-1 (1972) antlaşmasının imzalanmasıdır.
1972’de Kissenger’ın Başkan Nixon’un Çin Halk Cumhuriyeti’ne gidişinde etkili olduğu bilinmektedir. Nixon’un Çin’i ziyareti ve sonrasında Çin’in bir süper güç olduğunu teyit etmesiyle BM güvenlik Konseyine kabul edilişi, ABD ve Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki ilk resmi ilişkilerin başlamasını sağlamıştır. Entelektüel birikimi ve geliştirdiği etkili müzakere yöntemleriyle Vietnam Savaşı’nın sonlanması için yaptığı katkılar 1973 yılında Kissenger’a Nobel Barış Ödülü’nü kazandırmıştır. Kissenger, 20. yüz yılın sonlarında baskın bir devlet adamı ve dış ilişkilerde etkin bir siyasetçi olarak öne çıkmıştır. ABD’nin Soğuk Savaş dönemi düşmanları Sovyetler Birliği ve Çin’le olan ilişkileri geliştirmiştir. Kissenger’ın fazla pragmatist ve bazen Makyevelist görülen taktikleri kimi zaman eleştirilmiş kimi zaman takdir edilmiştir. Kamboçya’nın bombalanmasını desteklemesi ve Endonezya’nın işgal edilerek başkanın devrilmesini onaylaması aldığı olumsuz eleştirilere örnek gösterilebilir.
Literatüre, birbirini resmen tanımayan ancak yine de müzakere etmek isteyen taraflar arasında gerçekleştirilen, iki ihtilaflı taraf arasında çözüme ulaşabilmek için arabulucu rolündeki üçüncü bir tarafın, klasik diplomasi kurallarına uymadan yaptığı ve her iki tarafta da seri görüşmelerle sonuca ulaşmaya çalıştığı diplomasi türü olan, “mekik diplomasi” kavramını kazandırmıştır. 1979’da mekik diplomasi yöntemiyle yaptığı görüşmeler Mısır ile İsrail arasında diplomatik ilişki kurulmasına katkı sağlamıştır.
Kissenger’ın Amerikan dış politikası ve diplomasi tarihi üzerine birçok kitabı ve sayısız makalesi bulunmaktadır.
Betül Sağlam
TUİÇ Stajyeri
Kaynakça
1) Aaron Friedberg, “The Unrealistic Realist”, Newrepublic, 13 Temmuz 2011 http://www.newrepublic.com/article/books/magazine/91893/henry-kissinger-on-china?page=0,0
2) Heinz Alfred Kissinger. (2014), Web Adresi: http://www.biography.com/people/henry-kissinger-9366016, .Erişim Tarihi:09.03.2014