EĞİT -DONAT PROGRAMINA TEPKİLER

Ortadoğu’da Arap Baharı ile ayaklanan halklardan birisi de Suriye halkı oldu. Rejime karşı başlayan isyana dünya kamuoyu gibi ABD de ilgisiz kalamadı; bölgedeki güçlerle ortaklıklar kurma yoluna gitti. Eğit-donat programı bu süreçte gündeme geldi.

 

Eğit-donat programı, Amerika’nın Suriye’de bulunan hükümete karşı mücadele veren ılımlı muhaliflerin güçlenmesi için onlara verilecek eğitim ve teçhizat sağlama planıdır. Bu program Amerika için bir ilk değil. Yabancı güçleri silahlandırmak, ABD için 1947 yılından beri yapılan bir eylemdir ve bu eylemlerin çoğu başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Küba, Nikaragua, Somali bu başarısızlık örneklerinden bazıları. Başarısızlık sonrası oluşan prestij kaybı bir yana, Amerika en büyük düşman ilan ettiği terörizme de bu yolla katkı sağlıyor.[1]

Amerika bu durum için Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar ile görüşmeler yaptı. ABD ile Türkiye arasında görüşülen eğit-donat projesinin detaylarında uzlaşma sağlandı ve mutabakat, Amerika’nın Ankara Büyükelçisi John Bass ve Türk Dışişleri Bakanlık Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu tarafından imzalandı.[2]

Mutabakatın imzalanması sırasında konuşan Sinirlioğlu, bunun sadece ilk adım olduğunu söyledi: “Komşu coğrafyamızda ve dünyanın diğer farklı yerlerinde çok kaotik durumlar yaşanıyor. Dolayısıyla birlikte çalıştığımızda bir fark yaratacağımıza inanıyoruz.” Büyükelçi John Bass da bunun yalnızca başlangıç olduğu konusunda Sinirlioğlu’na katıldığını belirtti: “Birlikte çalıştığımızda her zaman daha güçlüyüz ve bize ortaklığımızı güçlendirme fırsatı veren her resmi anlaşma, hem bizi hem de bölgemizi daha iyi bir konuma getiriyor.”[3]

Bir diğer önemli açıklama da Pentagon’dan geldi. Pentagon Sözcüsü John Kirby, düzenlediği basın brifinginde, “Tarama süreci yoluyla şu anda (eğit-donat programına katılmak üzere) bin iki yüz civarında bireyi belirlediğimizi size söyleyebilirim” dedi. Kirby, Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’da eğitim verilecek alanlar ve oralarda görev yapacak personel hazır olduğunda eğitimlerin de başlayabileceğini ve bunun için öngörülen tarihin mart ortası ya da nisan ayı civarı olduğunu kaydetti.[4] Bütün açıklamalardan da anlaşıldığı gibi eğit-donat programı belirli bir süreçtir ve Türkiye bu süreçte soruna çözüm bulma adına önemli bir adım atmıştır.

Eğit-donat programının yararı Amerika açısından değerlendirildiğinde, geçmişte Irak konusunun zaman ve maliyet açısından getirdiği yük düşünülürse bu programla daha fazla sıkıntı yaşamadan soruna çözüm getirmek ve en önemlisi de bölgede bulunan IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) örgütünün verdiği zararlardan bölgeyi korumaktır. Bu nedenle eğit-donat programının yapılması hedeflenirken, Türkiye açısından bakıldığında da öncelikle Esad rejimine odaklanılmasını istenilmektedir. Sonuç olarak, iki tarafın da çıkarlarının çatışmasıyla böyle bir anlaşma yapılmıştır. Bu programın sonucunda iki tarafın da karlı çıkması olası bir durumdur.

Diğer bir yandan, eğit-donat programını kullanan ülkeler için kendi askerini savaşın dışında tutma yolu gibi gözükebilir ancak bu sadece kısa vadede doğru olabilir. Bunun sebebi işler ters gittiğinde, kaybedilen yalnızca muhalifler, prestij ve silahlar değil, çok daha fazlası olabilmektedir. Bu durumda bölge ülkesi olan Türkiye’nin bu adımı atmadan önce ciddi olarak düşünmesi gerekmektedir. Bu adım yüzünden bölge daha da karışırsa zarar görecek olan Amerika’dan çok kendisidir. Levent Utku Öz’e göre, program saatli bir bombaya benzemekte ve olumsuz özelliklerinden dolayı en son tercih edilmesi gereken yol olarak görülmektedir.[5]

Eğit-donat programı uluslararası alanda da yankı bulmuştur. İlk olarak BM Genel Sekreteri Sözcüsü Stephane Dujarric günlük basın toplantısında Birleşmiş Milletler yapılacak olan bu program için “Bizim odaklandığımız nokta savaşa barışçıl çözüm arayışıdır.” şeklinde düşüncelerini ifade etti.[6]

Programa yönelik Georgia Üniversitesi profesörü Loch K. Johnson, “Oldukça karışık bir tarih’’ yorumunu yaparak, ‘’Savaşılacak zeminde, sadık ve çok yetenekli insanlar varsa bunu başarabilirsiniz ancak’’ diye konuştu. Bununla birlikte Suriye’deki gelişmeler, Suriye muhalefetinin samimiyeti ve kendisine destek vereceklere bağlılığı konusunda büyük şüphe oluşturabileceği konusunu akıllara getirdi. Uzun süren kanlı iç savaş, ılımlı muhalefeti yorarken, IŞİD ve El Nusra gibi radikal örgütleri güçlendirdi.[7] Buradan da anlaşıldığı gibi aslında programa şüpheyle yaklaşılmasında haklılık payı da var çünkü Irak’ta yaşanılan kayıplara bir yenisinin eklenmesi elbette ki istenilmemektedir.

Rusya da eğit-donat programına karşı tepki gösterdi. Rusya Dışişleri Bakanlığı, “ Teröristlere karşı mücadele eden Suriye yönetiminin ordusu olan reel güç yine göz ardı edilmekte. Binlerce silahlı kişinin daha sonra nerede bulunacağı, kimin tarafında olacağı ve kime karşı savaşacağı konusunda da belirsizlik var.” eleştirisi getirdi. Programın amacının farklı olduğunu kaydeden Rusya Dışişleri Bakanlığı, “Kamuoyu önünde Suriye krizinin sadece siyasi yöntemlerle çözülmesi gerektiği söylemlerine rağmen, Suriye’de kardeş katliamını ve sivillere yönelik zulüm göz ardı ediliyor. Bu program daha önce de olduğu gibi kendi çıkarları için güç kullananlara desteğin devam ettirilmesidir.” değerlendirmelerine yer verildi.[8]

İran, eğit-donat programını “Uluslararası kanunlara aykırı bir durum” olarak nitelendirdi. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Merziye Afham, Tahran’da yaptığı basın açıklamasında, “Suriyeli muhaliflere yönelik eğit-donat programı mutabakatının imzalanmasının uluslararası kanunların ihlali olduğunu” savundu.Afham, anlaşmayı, “IŞİD gibi örgütlerin ortaya çıkmasına zemin hazırlayan eski stratejik hataların tekrarı” şeklinde niteleyerek, “Amerika ve bazı ülkelerin yanlış politikalarda ve stratejik hatalarda ısrar etmesi, daha fazla yıkıma ve masum insanların ölümüne yol açacak” şeklinde ifadeler kullandı.[9]

Nil DUYGU

TUİÇ Stajyeri

 

[1] “Saatli Bomba: Eğit Donat Modeli”(18 Ekim 2014)http://www.fikiragaci.net/2014/10/saatli-bomba-egit-donat-modeli/

[2]”Eğit-donat Anlaşması İmzalandı”(20 Şubat 2015)http://www.aljazeera.com.tr/haber/egit-donat-anlasmasi-imzalandi

[3]İbid.

[4]Pentagon’dan eğit-donat programı açıklaması”(19 Şubat 2015)http://www.cnnturk.com/haber/dunya/pentagondan-egit-donat-programi-aciklamasi

[5]“Saatli Bomba: Eğit Donat Modeli”(18 Ekim 2014)http://www.fikiragaci.net/2014/10/saatli-bomba-egit-donat-modeli/

[6] “Eğit-Donat’a BM Tepkisi: “Biz savaşa değil, barışa odaklandık”(18 Şubat 2015)http://www.cihan.com.tr/news/BM-den-Turkiye-ve-ABD-ye-muhalif-savascilara-egitim-tepkisi_2587-CHMTY4MjU4Ny80

[7]CIA raporu, Suriye muhalefetini eğit-donatın başarısı hakkında şüpheleri artırdı”(15 Ekim 2014)http://amerikabulteni.com/2014/10/15/cia-raporu-suriye-muhalefetini-egit-donatin-basarisi-hakkinda-supheleri-artirdi/

[8]Rusya’dan Türkiye’ye “Eğit-donat” Tepkisi(21 Şubat 2015)http://www.cihan.com.tr/news/Rusya-dan-Turkiye-ye-egit-donat-tepkisi_4857-CHMTY4NDg1Ny80

[9]İran’dan “eğit-donat”a tepki”(23 Şubat 2015)http://www.ajans34.com/dunya/iran-dan-quot-egitdonat-quot-a-tepki-h512888.html

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Srebrenitsa Soykırımı Mahkumu Radislav Krstic’in Mektubu

Srebrenitsa’da soykırımın desteklenmesi ve yardım edilmesi suçundan Lahey’de 35...

Trump’ın Ukrayna’da Batı/NATO Barış Gücü Planına Yönelik 10 Engel

Andrew Korybko 10 Obstacles To Trump’s Reported Plan For Western/NATO...

Türkiye-AB İlişkilerinde Kırılma Noktası: AK Parti Döneminde Yaşanan Gelişmeler ve Güncel Durum

Dr. Aziz Armutlu Giriş: Türkiye AB İliskileri Türkiye ile Avrupa Birliği...

Yapay Zeka Diplomasisi: AI Diplomasisinin Yükselen Çağı

The Emerging Age of AI Diplomacy To compete with China,...