Dersimiz Stratejik Kalkınma

Geçtiğimiz günlerde Kanal 9’un, Moderatör Özel Programında Erhan Dabak’ın konuğuydum. Moderatör Özel Programında; yerel kalkınmanın önemi ve nasıl gerçekleşebileceğini, yerelde gençlerin sorunlarının neler olduğu ve ekonomiye nasıl kazandırılabileceğini, ekonomik kalkınmanın girişimcilikle nasıl gerçekleştirilebileceğini konuştuk.

Gittiğimiz bölgelerde görüyoruz ki, özellikle kadınlar ve gençler iş yaşamında kendilerini ifade edebilmek için yoğun bir enerji harcamaktadırlar. Kimi zaman sosyolojik, kimi zaman kültürel, kimi zaman ekonomik sebeplerden dolayı azimlerinin kırıldığını da üzülerek görmüş oluyoruz.

Nitekim, bu programda bu noktalara da temas ettik. Her zaman vurguluyorum. Türkiye’nin, 2023 vizyonunu gerçekleştirmesi için kadınlara ve gençlere yönelik kısa, orta ve uzun vadeli, istihdam ve becerilerini arttırabileceği politikalar oluşturması gerekmektedir. Bu süreçte özellikle yerel yönetimler önemli bir rol oynayabilir. Sivil toplum kuruluşları da bu sürecin içine çekilebilirse yapılacak olan çalışmaların başarı şansı daha da yüksek olur.

Hepimiz biliyoruz ki, işsizlik küresel bir sorundur. Amerika bu sorunu 1950’lerde görmüş ve bireyin gelişimini ön plana çıkaran uzun vadeli gelişim politikaları uygulamıştır. Yani yatırımını insana yaparak kazanmıştır. Bugün Amerika’nın girişimci orta sınıfının olmasının en büyük nedeni de bu politikalar ve bu politikaların uzantısı olarak oluşan bilinçtir.

Almanya’ya bakacak olursak, Avrupa’nın en büyük iktisadi gücü olduğunu görürüz. İki dünya savaşı gören ve ikinci dünya harbinden sonra yerle bir olan Almanya’nın da arka planında o bilinç ve o bilince dayalı olarak oluşan girişimci bir orta sınıf olduğunu görürüz.

Biz gençlerimize ortalama 20 yıl boyunca ezberi verip, her iki yılda bir de eğitim sistemimizi değiştirirsek ne o sistemden nede o sistemde yetişen gençlerimizden hayır gelir. Bugün çok iyi yerlere gelebilecek, çok yetenekli gençlerimiz var. Nitekim, eğitim kurumlarından mezun olduktan sonra, maalesef ki bu yanlış yönlendirmelerin sonucunda gençler, kendi kaderiymiş gibi asgari ücrete talim ederek geçici işlerde hayatlarını heba ediyor.

Şunu iyi bilmeliyiz ki, her şeyin bir bedeli vardır. Ekonomik yaşama kazandıramadığımız her bir gencin bedeli ise bu ülkenin kalkınma sürecinde hızlı adımlarla ilerleyemediği sönük yılları olacaktır.

 

Remzi DURMUŞ

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Yapay Zeka Diplomasisi: AI Diplomasisinin Yükselen Çağı

The Emerging Age of AI Diplomacy To compete with China,...

Kolektif Kimlik Bağlamında Sosyal Bütünleşme: Gezi Parkı Olaylarından Bir Perspektif

Fazilet Bektaş Sivil Toplum Çalışmaları o-Staj Programı Özet Bu çalışma, uluslararası alan...

Teknolojinin İpek Yolu: Otoriterleşme ve Çin’den Dünyaya Uzanan Dijital Otoriteryanizm

Nazlı Derin Yolcu Sivil Toplum Çalışmaları o-Staj Programı Özet Dünyada geçmişten günümüze...

Arap Baharı ve Demokratikleşme: Tunus ve Mısır’da Sivil Toplumun Karşılaştırmalı Rolü

Ayça Özalp  Sivil Toplum Çalışmaları o-Staj Programı Giriş Demokratikleşme ve sivil toplum...