Boko Haram

Nijerya, nüfus ve kaynaklar bakımından gayet iyi durumda olmasına rağmen, yabancı yatırımları çekme konusunda sorun yaşamaktadır. Buna sebep olarak; istikrarsız politikalar, yetersiz altyapı, bürokrasi eğilimli iş gücü eksikliği, ticari anlaşmazlıklar ve ülkedeki düzensizlik gösterilebilir. Bilindiği üzere, ülkenin bazı bölümlerinde sosyal ve etnik çatışmalar sürmektedir. Çatışmalar denince aklımıza şu günlerde Nijerya’nın kuzeydoğusunda aktif olan ‘’Boko Haram’’ örgütü gelmektedir.

Boko Haram’ın Kökeni ve Ortaya Çıkmasındaki Muhtemel Sebepler

36 eyaletten oluşan Nijerya, 1960’ta İngiltere’den bağımsızlığını elde etmiştir. Başkanlık sistemiyle yönetilen ülkede iki meclisli (temsilciler meclisi ve Senato) ve yürütme gücünün başkanın elinde olduğu bir yönetim sistem bulunmaktadır. Halkın oyuyla seçilen başkan 4 yıl  ve en fazla 2 dönem görev yapma hakkına sahiptir. Senato, 109 temsilciden oluşur ve her eyaletin 3 temsilcisinin yanı sıra başkent Abuja’nın da 1 adet temsilcisi bulunmaktadır. Temsilciler Meclisi ise 360 koltuktan oluşur. Eyaletlerin de kendilerine özgü parlamentoları ve federe hükümetleri bulunmaktadır ve bunlar da halkoyuyla seçilirler. Ülke tarihi dikta yönetimleri ve iç savaş ile anılmaktadır ve mevcut sistem bugün itibariyle işletilmeye çalışılmaktadır. Hatta başkan yardımcısı iken, başkan Umaru Yar’Adua’nın ölümü sonrası başkanlık koltuğuna oturan mevcut devlet başkanı Goodluck Jonathan’ın iktidarını tescil eden Nisan 2011 seçimlerinin, ülke tarihinin ilk adil seçimi olduğuna dair yorumlar yapılmaktadır.[1]

Nijerya; finans, telekomünikasyon, ulaştırma altyapısı ve sanayi anlamında Afrika’nın en gelişmiş ülkesidir ve bu anlamda Güney Afrika’yı geride bırakmıştır. Orta Batı Afrika ülkesi olan Nijerya’nın ekonomisinin temeli petrole dayanmaktadır. 923.773 km² yüz ölçümüyle bölgenin en geniş topraklara sahip ülkelerindendir. Yoğun bir nüfusa ev sahipliği yapan Nijerya, dünyanın 12. büyük petrol üreticisi, 8. büyük ihracatçı ve 10. büyük petrol rezervine sahip ülkesidir. Öte yandan, Nijerya’dan çıkan petrol pek rağbet görmektedir çünkü bu petrol uzmanlar tarafından hafif-tatlı petrol olarak nitelendirilmektedir, sülfürü azdır ve kolay işlenir. ABD, toplam petrol ithalatının %11’ini Nijerya’dan gerçekleştirmektedir. Ülkede en fazla ABD’nin yatırımları bulunmaktadır.

Ülkenin en zengin petrol ve gaz sahalarının yer aldığı Nijer Deltası, yıllardır anlaşmazlıkların bulunduğu bir alandır. Ek olarak, Nijerya’nın uzaya 4 uydu gönderen tek Afrika ülkesi olduğunu, Nollywood adında bir sinema sektörüne sahip olduğunu söyleyebiliriz.[2]

Son zamanlarda saldırılarını artıran bu örgütün kökenlerine ve misyonuna ilişkin farklı görüşler dile getirilmektedir. İlki, Boko Haram’ın varlığına, 1970’lerde ülkede etkin olan ve radikal bir söylem benimseyen ‘’Maitatsine (lanet eden)’’ örgütü gibi ‘’dini’’ bir anlam yüklemektedir. Nijerya Devleti ve liderlerine karşı ayaklanan ve ‘’dinde saflık’’ isteyen Maitatsine’nin lideri Marwa Muhammed, 1980’de hayatını kaybetmiş, bu sıralarda örgüt büyük ölçüde dağılmıştır. Bugün Boko Haram’ı destekleyen pek çok kişi, örgütü Maitatsine’nin yeniden dünyaya gelmiş hali olarak görmektedir. Boko Haram’ın resmi adı ‘’Cemaat es-Sulh Sünnet Li Dava Vel Cihad (Dava ve Cihad İçin Barış ve Sünnet Cemaati) ‘’dir.[3]  Merkezi Madiguri bölgesi olan bu örgüt, 1999’larda kurulsa da, adını 2001’de ki  sokak eylemlerinde duyurdu. 2004’e kadar pasif bir direniş hareketi iken ilk defa 2004’de Hıristiyan ve güvenlik kuvvetlerine saldırılar düzenlemeye başladı. Bu saldırılar Nijerya geleneğiyle örtüşen saldırılardı. 2009’da hareketin kurucusu Muhammed Yusuf’un bir polis karakolunda işkenceyle öldürülmesinden sonra, Ebubekir Shekau örgüt lideri oldu. Shekau, eski lider Muhammed gibi ağırbaşlı ve ılımlı değildi. Bundan sonra Boko Haram kitlesel eylemlere girişerek, kilise, polis ve askeri karakolları hedef almaya başladılar. Eğitim kurumu ile faaliyete başlayan hareket özellikle 2009 sonrasında radikal bir örgüt haline geldi.[4]

‘’Batı eğitimi haram!’’ manasına gelen, Batı karşıtı, anti-kolonyal bir direniş örgütü olan Boko Haram selefilik anlayışına yaslanan, El-Kaide uzantılı olduğu tahmin edilen bir örgüttür. Selefiliğin anlamına baktığımızda, salef halefin tersidir ve tarihsel olarak önde olanlar anlamına gelir. Selefiyye, dinde selef kabul edilen kişilere hiçbir değişiklik yapmadan tabii olmayı esas alır.[5]  Boko Haram örgütü kendini ‘’Cihatçı Selefi’’ olarak tanıtmaktadır. Bu örgütün amacı ise Nijerya’da İslami bir düzen yerleştirmek ve örgütü Batıya, laik yönetime karşı İslam adına mücadele eden bir kurtuluş örgütüne dönüştürmektir.

Örgütün ortaya çıkmasındaki etkenler üzerine ise farklı görüşler bulunmaktadır.  İlk olarak; ülkenin kuzeyi ile güneyi arasında bile oldukça fark bulunmaktadır. Nijerya’da sağlık, eğitim ve ülke milli gelirinin kuzey-güney arasındaki bölgesel dağılımı, güneyde zengin bir halk kuzeyde ise yoksul bir halk yaratmaktadır. Abuja ve Lagos gibi metropoller Afrika’nın en zengin dolar milyarderlerini çıkartırken Nijer, Kamer ve Çad sınırına yakın kuzey bölgeleri kronikleşmiş yoksullukla yaşamaktadır. Kuzey eyaletlerindeki yoksulluk ve Nijerya Devleti’nin bu coğrafyadaki ihmalleri halkın hükümete karşı olumsuz refleksler geliştirmesinin başlıca sebebidir. Kronik yoksulluk, özellikle işsiz gençlerin, Boko Haram gibi alternatif yapılanmalara katılmasını kolaylaştırmaktadır.

Öte yandan, Nijerya’da 90’lı yılların sonlarında Müslüman-Hıristiyan geriliminin keskinleştiği görülür. Ancak bu gerilim ülke geneline yayılmayıp, daha çok kuzeydeki Müslüman eyaletlerde yaşayan azınlık Hıristiyan grupları ile yaşandığı söylenebilir. Nijerya’da bundan çok değil, 40 yıl önce bile neredeyse %10 Hıristiyan nüfus yokken, artık ülkeyi Hıristiyanlar yönetiyor. Müslüman atalarına ait bu topraklarda onlar tarafından yönetilmemek öfkenin ortaya çıkmasına neden oluyor. Hatta şu anki devlet başkanları da Hıristiyan asıllı olan Goodluck Jonathandır. Müslüman ile Hıristiyanlar arasında küçük ölçekli, mahalli çatışmalardaki ana etken kuzey eyaletlerinin Şeriat yönetimin geçmeleri ile oldu. 99’larda taraflar arası yoğun çatışmalar yaşanırken bu tür olaylar Boko Haram gibi bir örgütün doğmasına zemin hazırlamıştır.[6]

Boko Haram’ın bir muhalifken büyük bir militan yapılanmasına nasıl dönüştüğü bilinmiyor. Ayrıca, askeri kaynaklar, örgütün silahlı soygun gibi suçlar işleyerek faaliyetlerine kaynak yarattığını düşünüyor.[7]

Boko Haram Örgütü Kimlere Karşı Savaş Veriyor?

Nijerya’nın özellikle kuzeydoğusunda faaliyet gösteren bu örgüt ‘’dine dayalı bir düzen’’ istiyor. Daha önce de belirttiğimiz gibi Boko Haram ‘’Batı eğitimi haram!’’  manasına geliyor. Batılı eğitim, Afrika kimliğinin oluşmasında en büyük engel fakat, eğitimi bahane ederek İslam adına yola çıkan bir grubun Müslümanları öldürmesi ise şaşırtıcı bir durum.

Boko Haram eylemlerini sadece hükümet güçlerine karşı değil, toplumun tüm kesimlerine karşı yürütüyor. Kilise baskınları düzenlerken muhalif gördüğü Müslüman cemaatlerine de saldırıyor. Örgütün yaptıklarını tasvip etmeyip, İslam ile bağdaştırmayan Müslüman din adamlarını kendilerine hedef olarak seçiyor.[8]

Boko Haram örgütü, 2009 yılından bu yana 10 binden fazla kişinin ölümünden sorumlu tutuluyor. Örgütün adı bugünlerde kız kaçırma eylemleriyle gündeme geldi. Kız kaçırma eylemi örgütün 2011’de ilk kez yaptığı bir saldırı biçimi. Fakat ilk kaçırılan kızların hepsi Müslüman idi ve Batı tipi okullarda okuyorlardı. Son kaçırılan kızlar ise çoğunlukla Hıristiyan kız öğrenciler. Boko Haram’ın bu kızları Batılı eğitime karşı çıkmak için kaçırmadıkları çok açık. Ayrıca şöyle bir nokta var ki, Boko Haram bugüne kadar yaptığı eylemlerde kadınları kullanmadı. Kadınlar sadece eş vazifesindeydi. Nijerye güvenlik güçleri Boko Haram’ı topyekûn bir örgüt olarak değerlendirerek örgüte üye olduğu düşünülen üyelerin evini bastı, eşerini ve kızlarını alıkoydu, öldürdü. Shekau’nun bu tarz bir eyleme yönelmesinde 2012 Eylülünde evine düzenlenen baskında eşi ve çocuklarının kaçırılmasının verdiği intikam duygusu olabilir.

Kız kaçırma olayıyla ilgili, El-Kaide’nin dahi tasvip etmediği Boko Haram’ın bu eylemlerindeki amacına gelirsek, kızların kaçırılması genç savaşçılar için bir ödül olarak düşünülebilir, fakat bunun ödülden çok bir fidye beklentisi olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca, eşleri ve çocukları ve bazı örgüt üyeleri gözaltına alındığı için kızları onlarla takas etmek istiyorlar. Örgüt bugünlerde Hıristiyan kızları da kaçırarak hükümet üzerinde baskı oluşturmak istiyor.

Boko Haram en büyük saldırısını 2012’nin Ocak ayında gerçekleştirdi. Kano’da düzenlenen aş zamanlı bombalamalarda 186 kişi öldü. Ağustos 2011’de BM binasına isabet eden bomba 23 kişinin ölümüne neden oldu.[9]

Boko Haram neden bu kadar şiddetlendi?

Bu durumda hükümet güçlerinin hukuksuz uygulamaları fazlasıyla rol oynamıştır. Sorgusuz sualsiz tutuklanan ve hapishanelere atılan mağdur bir kitle bulunmaktadır. Örgüt ile mücadelede uygulanan yanlış yöntemler  yaşanan şiddet olaylarını azaltmak yerine arttırmıştır.

Boko Haram’ın Arkasında Kim veya Kimler Var?

Bazı kaynaklara göre Boko Haram’ın Afganistan’daki Talibanlarla ilişkisi var  ve Taliban tarzı bir şeriatı savunuyor. ABD İç Güvenlik Departmanı’nın raporuna göre ise; Boko Haram El-Kaide’nin Kuzey Afrika kolu olarak bilinen AQMI ve Asaru örgütleriyle işbirliği yapıyor. Militanlarını AQMI’nın kamplarında eğitiyor.

Boko Haram, yerel halktan destek gördüğünü de iddia etmektedir. Ama, örgütün eylemlerinden en fazla etkilenende kuzey kesimdeki halktır. Buradaki halk, hükümet güçleri ile Boko Haram arasında yaşanan çatışmanın gerçek mağdurudur.[10]

Boko Haram’ın kökenine ilişkin bir diğer yaygın görüş ise onun siyasi bir araç olarak kullanıldığı yönünde. Bu görüşü benimseyenler örgütü, 2005 – 2008 arasındaki en güçlü döneminde, bugün Boko Haram’ın kullandığı gibi ağır silahlarla donanmış Nijer Deltası militanlarına benzetiyor. Para karşılığı muhalif sesleri kısmak ya da seçimlere hile karıştırmak için kullanılan militanların seçimler bittikten sonra kontrolden çıktıkları belirtiliyor. [11]

Boko Haram’dan kimler istifade ediyor?

-Siyasi hatalarını, yolsuzluklarını ve hırsızlıklarını örtmek, bölücü  niyetlerini gerçekleştirmek için muhaliflerine karşı Batı’nın desteğine ihtiyaç duyan Cumhurbaşkanı Goodluck Jonathan,

-Nijerya’daki enerji kaynaklarında ve güvenlik projelerinde başta ABD, İngiltere ve İsrail gibi çıkar sahibi olan ülkeler,

 –Güneydeki büyük kiliseler ve Hıristiyanların Federal yönetimin başında yer almaya devam etmesini isteyen Hıristiyan kitle.[12]

-Ayrıca, dünya devi olma yolunda ilerleyen Çin’in Batı Afrika ekonomisinde %30’luk bir büyüme göstereceği bekleniyor. ABD örgütle  bunun önüne geçmek istiyor.[13]

Boko Haram’a Dünyadan Tepkiler

Beklentilere göre, Nijerya Hükümetinin kızların kaçırılması ile Uganda tarzına geçeceği öngörülüyor. Uganda’da ‘’Tanrı’nın Kurtuluş Ordusu’’na karşı başarısız olunca ‘’İnvisible Children’’ adında internette bir kampanya düzenlemişti. Tıpkı geçtiğimiz günlerde Boko Haram karşıtı düzenlenen ‘’Bring Back Our Girls’’ kampanyası gibi. Böylece ABD’nin harekete geçmesi sağlandı. ABD, 150 uzman askeri birliğini Josephy Kony ve örgütünün yok edilmesi için göndermişti. Boko Haram örgütü için de şu an aynı şey yaşanıyor. ABD örgüte yönelik tepki olarak, Boko Haram’ı terörist listesine ekledi. Boko Haram’ı ‘’En Tehlikeli Terör Örgütü’’ ilan etti ve aranan Ebubekir Shekau’nun başına 7 milyon $ ödül koydu.[14]

Geçtiğimiz günlerde,  François Hollande’ın  talebi üzerine Nijerya,Kamerun, Çad, Nijer ve Benin ile (4 sınır komşusu ülke) Boko Haram üzerine görüştüler. ABD, AB ve İngiltere’nin temsilcileri de katıldı. Afrika Birliği bu görüşmeye davet edilmedi. Amerika, Fransa ve İngiltere’nin nasıl yardım edebileceği konuşuldu. Toplanan  bu zirvenin ardından ABD ve birkaç ülke Nijerya’ya birlik gönderdi. [15]

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreteri İyad Medeni, Nijerya’da çok sayıda kız öğrencinin kaçırılmasını “barbarca ve insanlık dışı” diye niteledi.[16] Örgütün Türkiye’de ki mal varlığı donduruldu ve ‘’Terör Örgütü’’ listesine eklendi.

Sonuç

Boko Haram ile mücadele etme durumunu, Goodluck Jonathan bir iç sorun olan bu problemi küresel bir soruna dönüştürerek kaybetmiştir. Boko Haram ile olan savaş bundan sonra küresel terör üzerinden yürüyecek gibi gözükmektedir. Ayrıca, Goodluck Jonathan’ın Boko Haram’ın saldırılarını önlemede yetersiz kalması Batı’nın dikkatini çekti. Yani bu durumun Batı’nın desteğini alan Goodluck Jonathan’ın geleceğini belirsizliğe ittiğini söyleyebiliriz.

Nijer Delta Özgürlük Savaşçıları gibi Batı Afrika’nın en güçlü silahlı örgütü ile başa çıkmış olan Nijerya Boko Haram’ı 2009’da önleyebilirdi. 2009’da Boko Haram’ın 1500 elemanı olduğu tahmin ediliyordu. Bu rakam güvenlik odaklı bir devletin kolayca üstesinden gelebileceği bir rakamdır. Burada Boko Haram’ın eylemlerinin önemsizleştirildiğini görebiliriz. Çünkü Boko Haram 2009’dan sonraki eylemlerinde daha çok sivil insanları hedef oluyor güvenlik güçleri ile pek karşılaşmayı tercih etmiyordu. 2011 ağustosunda BM’ yapılan saldırı hükümetin tekrar düşünmesini sağlamakla birlikte önleyici tedbirler alınmasında geç kalındı.

Zeynep Çakas

TUİÇ Stajyeri

Kaynakça

[1] [http://bit.ly/VSd5xU ‘’Nijerya,Boko Haram ve Petrol’’], Göktürk Tüysüzoğlu,Uluslararası Politika Akademisi,15 Haziran 2014,Erişim:23 Haziran 2014

[2] [http://ajtr.me/1odqqqR ‘’Ülke profili: Nijerya’’], Al Jazeera,14 Kasım 2013,Erişim:23 Haziran 2014

[3] [http://bit.ly/1xESeLU ‘’Nijerya’nın esrarengiz örgütü: Boko Haram’’],AA,8 Mart 2014,Erişim: 26 Haziran 2014

[4] [http://bit.ly/1vQK7sJ  ‘’Cihad ve Nijerya üzerine sosyolojik bir analiz’’], Abdülkadir ŞEN,Haksözhaber,29 Mayıs 2014,Erişim:26 Haziran 2014

[5]YÖNEM, Ahmet. “Şİİ-SÜNNİ İLİŞKİLERİ BAĞLAMINDA GÜNÜMÜZ SELEFİLİĞİ.”e-Makalat Mezhep Araştırmaları Dergisi6.2 (2014): s-195

[6] [http://bit.ly/1r2w0jY ‘’Boko Haram hepten mi haksız?’’] Serhat ORAKÇI,Star,24 Mayıs 2014,Erişim 28 Haziran

[7] [bit.ly/1xESeLU‘’Nijerya’nın esrarengiz örgütü:Boko Haram’’] Rafiu Ajakaye, 8 Mart 2014, Erişim : 1 Temmuz 2014

[8] [http://bit.ly/1r2w0jY ‘’Boko Haram hepten mi haksız?’’] Serhat ORAKÇI,Star,24 Mayıs 2014,Erişim 28 Haziran 2014

[9] [http://bit.ly/1jgiDNi ‘’Nijerya’da Boko Haram ne yapmak istiyor?’’] İbrahim TIĞLI, 10 Mayıs 2014, Erişim:25 Haziran 2014

[10] [http://bit.ly/TYn9Uz ‘’Boko Haram kimdir?’’],Bugün/Gündem,12 Mayıs 2014,Erişim:27 Haziran 2014

[11] [http://bit.ly/1odPk9S ‘’Boko Haram hepten mi haksız?’’] Serhat ORAKÇI,Star,24 Mayıs 2014,Erişim 28 Haziran

[12] [http://bit.ly/1tgN2z2 ‘’İstihbarat oyunu ‘’Boko Haram’’’’] Ensar FIRAT, Hacer BEŞER,AA,14 Mayıs 2014,
Erişim :1 Temmuz 2014

[13] [http://bit.ly/1jgiDNi ‘’Nijerya’da Boko Haram ne yapmak istiyor?’’] İbrahim TIĞLI, 10 Mayıs 2014, Erişim:25 Haziran 2014

[14] [http://bit.ly/1pUqBOE ‘’Boko Haram:Halkına karşı savaşan örgütün künyesi’’] Cem AKBALIK,8 Mayıs 2014,Erişim:1 Temmuz 2014

[15] [http://rfi.my/VSuq9Z ‘’Boko Haram n’est pas seulement l’affaire du Nigeria’’] Nicolas CHAMPEAUX,23 Mayıs 2014, Erişim tarihi: 23 Haziran 2014

[16] [http://bit.ly/1kw0ZQn ‘’Boko Haram’a bir tepki de İİT’den’’] Dünya Bülteni, 11 Mayıs, Erişim : 25 Haziran 2014

Sosyal Medyada Paylaş

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Tarih:

Beğenebileceğinizi Düşündük
Yazılar

Yapay Zeka Çağında Savaş ve Barış

Henry A. Kissinger, Eric Schmidt ve Craig Mundie: War...

Srebrenitsa Soykırımı Mahkumu Radislav Krstic’in Mektubu

Srebrenitsa’da soykırımın desteklenmesi ve yardım edilmesi suçundan Lahey’de 35...

Trump’ın Ukrayna’da Batı/NATO Barış Gücü Planına Yönelik 10 Engel

Andrew Korybko 10 Obstacles To Trump’s Reported Plan For Western/NATO...

Türkiye-AB İlişkilerinde Kırılma Noktası: AK Parti Döneminde Yaşanan Gelişmeler ve Güncel Durum

Dr. Aziz Armutlu Giriş: Türkiye AB İliskileri Türkiye ile Avrupa Birliği...