Ortadoğu’ya daha fazla müdahale için başlatılan ilk Amerikan istilası 55 yıl önce Lübnan’da gerçekleşmişti.
ABD deniz piyadelerinin karaya çıkmış gemileri, Beyrut kıyılarını donatmıştı fakat bekledikleri gibi bir silahlı karşılık yerine onlara el sallayan ve tezahüratlar eden halk ile karşılaşmışlardı.
Washington askerinin Ortadoğu’da ilk sahneye çıkışı 55 yıl önce 15 Temmuz’da gerçekleştirilmişti.
Saskatchewan Üniversitesi’nde bir tarihçi olan Maurice Labelle yapmış olduğu bir çalışmada bu istilanın bölgenin ilk askeri müdahalesi olduğu dile getirirken Washington’un Ortadoğu’ya itidal müdahalesi için yerel ve bölgesel olarak yaygın olan düşünceye bakmaksızın gerekeni yapmaya hazır olduğunu da açıklamalarına ekledi.
Soğuk Savaş Atmosferi
Bölgede Soğuk savaşın etkileriyle birlikte Sovyet müdahalesine karşı ilk sözü Eisenhower’ın söylediğini açıklarken işgalin kökeninin aslında Hıristiyan Maruni Cumhurbaşkanı Camille Chamoun ‘un Lübnan hükümeti içindeki siyaseti ve Arap milliyetçiliği tarafından arttırılan panik havasının sebep olduğu belirtildi.
Mısır başkanı, Cemal Abdulnasır’ın pan-Arabist fikirleri Ortadoğu’yu giderek sararken Lübnan’ın Sünni Müslümanları Mısır ve Suriye tarafından kurulan Birleşik Arap Cumhuriyeti’ne katılma kararı aldıkları ve dolayısıyla – görevde kalmak için anayasa değiştirmek amacıyla Chamoun’un körüklediği – sivil huzursuzluğun ortaya çıktığı ifade edildi.
Zor durumdaki Lübnan lideri için Batı yanlısı kral ve başbakanın vurulduğu 14 Temmuz’da Irak’ta kanlı bir askeri darbe olduğu ve bunun üzerine Chamoun’un Eisenhower’a bir yardım talebinde bulunduğu ve ABD askerlerinin ertesi gün Beyrut kıyıları üzerine çıktığı yapılan çalışmada hatırlatıldı.
Labelle, Beyrut’taki Amerika etkilerinin Kore ve Wietnam arasında sıkışıp kalmaktan daha yorucu olduğunu ifade ederken, ABD’nin münakaşa eden hasımlar arasındaki tartışmaları kışkırtmakta önemli bir diplomatik rol oynadığı fakat ABD askerlerinin fiziksel varlığının Lübnan’da gerekli olmadığı yönünde açıklamalarda bulundu.
Ayrıca çalışma, ABD’nin ” Ortadoğu’da özel görevi demokrasiye hizmet etmek olduğunun bir işareti ” olduğuna dair inançları ortaya koyduğu belirtildi.
(TUİÇ Akademi, El Cezire)
Zekiye Öksüzoğlu
TUİÇ Stajyer