Bosna- Hersek, Balkanlar bölgesinde en yüksek nüfus artış oranına sahip ülke. Bununla beraber bölgede dışarıya göç veren ülkeler arasında Makedonya’dan sonra ikinci sırada geliyor. IMF raporundan alınan bu veriler ışığında 2000 yılından beri ülkedeki nüfus %5 oranında azaldığı ortaya çıkıyor. Savaşın başladığı 1990 yılından beri incelendiğinde ortaya çıkan sonuç Bosna’nın geleceği açısından korkutucu boyutlara varıyor. Çünkü, 1990 yılından bu yana Bosna nüfusunun %20’sinden fazlası ülkeyi terk etti.
Bosna’nın yaşadığı bu sorun tavuk- yumurta ilişkisine sahip. Ekonomik bozulma ve halkın yaşadığı geçim sıkıntısı dışarıya verilen göçün en büyük nedeni olmakla beraber iş gücünün büyük kısmının ülke dışına çıkması ülke içinde başka bir sorun doğurmuş oluyor. Bu paradoksal durumun sonucu olarak, bölgede işsizlik oranının en yüksek olduğu ülke Bosna.
Raporda dikkat çekilen bir diğer nokta “nitelikli” olarak tabir edilen grubun eğitimli insan ve kalifiye iş gücünün yaşamını daha rahat koşullarda devam ettirmek için ekonomik refahın yüksek olduğu ülkelere veya geçişin daha kolay olduğu Avrupa ülkelerine kalıcı biçimde göç ettiğidir. Demografik yapıda zedeleyici değişikliklere neden olan bu durum Bosnalı yöneticiler üzerindeki baskı unsurlarının temelini oluşturmanın dışında ülke içinde sunulan sosyal hizmetlerin maliyetleri üzerinde de önemli etkilere neden oluyor.
Nüfusun azalıyor oluşundaki bir diğer neden ise ülkede doğum oranlarının çok düşük olması. Öyle ki raporun ortaya çıkardığı sonuca göre Bosna’da ölen kişi sayısı doğandan fazla. Bu duruma dışa verilen göç de eklenince Bosna açısından tehlike çanları çalmaya başlıyor.
Ülkede yaşanacak sıkıntılar sadece demografik alanda olmayacak. IMF’nin öngördüğü programa göre kamu sektöründe yapılacak ücret kesintileri özel sektör çalışanlarının maaşlarında da bir düşüşe neden olacak.
Demografik çalışmalar alanında uzman olan Stevo Pašalić, ülkenin 2007 yılından beri doğal şekilde nüfusunun azaldığını belirtirken bir yandan da uyarılarda bulunuyor. Çünkü bu duruma önlem alınmazsa yapılan hesaplamalara göre 2050 yılına kalmadan Bosna nüfusunun tükeneceği çıkan sonuçlar arasında. Sözlerine Makedonya ve Bosna’nın tarihsel süreçleri nedeniyle göçün zaten bu iki ülke için doğal bir olgu olduğunu ama dünyada yaşanan göç dalgasıyla daha da yoğun halde geldiğini söyleyerek devam eden Pašalić mutlaka bu duruma engel olacak bir dizi önlem alınması gerektiğini vurguladı.
Stevo Pašalić’e göre alınması gereken önlemlerin en başında hangi partinin iktidarda olduğuna bakılmaksızın nüfusun azalıyor oluşu her daim gündemde tutulmalı ve vakit kaybetmeden eylem planı ortaya konulmalıdır. Kendisi, eylem planını maddi ve maddi olmayan diye iki ana başlık altında incelenmesini öneriyor.
Maddi öneriler arasında, ilk çocuktan sonraki çocuklar için devletin ailelere ödeme yapması var ancak Bosna ekonomik açıdan yeterince -Rusya’nın yaptığı gibi çocuk başına 10.000 $ verecek kadar- güçlü olmadığı için verilecek miktarın düşük olacağını söylüyor. Pašalić önerisini bu noktada bitiriyor fakat miktarın düşüklüğü verilen paranın, verilme amacına ne kadar hizmet edeceği konusunda kafalarda soru işaretleri oluşmasına neden oluyor.
Maddi olmayan önerilere ise nüfusun konu hakkında bilinçlendirilmesini örnek verdi. Önümüzdeki mart ayından itibaren Doğu Saraybosna Üniversitesi’nde öğrencilere yönelik bir nüfus eğitim programı başlayacak. Yapılacak programın diğer eğitim kurumlarına örnek olacağını düşünen Pašalić, doğum artışının sağlanması için gençlerin bu gereklilik hakkında bilgilendirilmesi ve ülke çapında bir farkındalık yaratması için bu tarz eğitimlerin zorunlu olduğunu vurguladı.
Yusuf MEHMET
o-Staj 2018 BALKAM Stajyeri
Kaynakça:
- Šajinović, Dejan (16.02.2018), BiH trajno napustio svaki peti stanovnik, < https://www.nezavisne.com/novosti/bih/BiH-trajno-napustio-svaki-peti-stanovnik/465056>, erişim: 17.02.2018
- Anonim (16.02.2018), 1 in 5 residents in Bosnia and Herzegovina has left country over past 25 yrs, < https://www.hina.hr/vijest/9727575>, erişim: 17.02.2018