Özelleştirme; Mal ve hizmet üreten birimlerin mülkiyetinin ve yönetiminin, kamu sektöründen özel sektöre devredilmesidir. Özeleştirmenin başlıca amaçları; ekonomideki verimliliği arttırmak, serbest piyasa ekonomisinin gelişmesini sağlamak, hazine ve kamu kuruluşlarına ek fon sağlamak, kamu sektörünün dış finansman ihtiyacının en aza indirgenmesinin sağlamaktır.[1]
İsrail’in Devlet Psikolojisi
İsrail’in Devlet Psikolojisi
İsrailoğulları yaklaşık M.Ö. 2000 yıllarından 19. yüzyılın ikinci yarısına kadar sürekli devlet kurma çabasında ancak bir türlü tam anlamıyla istikrar sağlayamamış bir millettir.
Sosyal Yardımlar Üzerine Değerlendirmeler
ASAGEM sosyal yardım yapan kamu kurum ve kuruluşlarından yardım alanların yardıma ve yardım sağlayan kamu gücüne ilişkin duygu ve düşüncelerini belirlemek, uygulamadaki sorunları ortaya çıkarmak ve çözüm önerileri geliştirmek amacıyla “Sosyal Yardım Algısı ve Yoksulluk Kültürü Araştırması” yaptı. Araştırmada 30 ilde 18 yaş üstü 2 yıldan fazla süredir kamusal sosyal yardımlardan yararlanan 2 bin 32 hane referans alındı.
İran’ın Nükleer Zaferi
Şah Rıza Pehlevi’nin petrol bağımlılığından kurtulmak için 1974’de ortaya attığı nükleer santral projesi, 1975’de Siemens topluluğunun enerji devi Kraftwerk Union tarafından başlatılmıştı. 1979’daki İslam İnkılâbı ve 1980-88 boyunca devam eden İran-Irak Savaşı nedeniyle atıl hale gelen proje, 1995’de Rusya ile yapılan antlaşma sonucu yeniden canlandırıldı. Buşehr’e 17 km mesafedeki İran’ın ilk nükleer enerji santrali 21 Ağustos 2010’da İranlı ve Rus yetkililerin katıldığı resmî bir törenle hizmete açılmıştır.
Bağımsız Bir Dış Politika Sarmalı Uluslararası İlişkiler 1
Bağımsız Bir Dış Politika Refah Devleti kavramının ortaya atıldığı günden beri neredeyse tüm ülkelerin yegane amacı büyüme ile güç kazanma olmuştur. Ekonomik artığın oluşturmasından sonra tüm devletlerde görüldüğü üzere birinci önceliği siyasi yönelimler almıştır. Komşu ülkelerle ilişkilerden uluslararası sömürülere kadar giden sürecin en bariz tanımlanması Osmanlı Devletinde Hariciye Nezareti olarak adlandırılan günümüzde ise Dış İşleri Bakanlığınca yürütülen uluslararası işlemler bütünüdür. Küreselleşme olgusunun ağırlığını koymasından itibaren devletler güçlü olsun olmasın kendilerinden kilometrelerce uzaklıkta ki olaylarla ilgilenmek zorunda kalmaktadır. Özellikle her ne kadar gerçekçi durmasa da Medeniyetler Çatışması tezi devletlerarasında ki benzerliklerin (din, mezhep, ırk, tarih…) ilgilenme derecelerinden ve özellikle desteklenen taraf konusuna büyük bir etkiye sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Dünya üzerinde ABD hegemonyası ekonomiden siyasete kadar tüm alanlarda hüküm sürmektedir. Bu hegemonya son yıllarda ağırlığını önemli derecede kaybetse de sonlanması veya bir başka devlet tarafından yerinin alınması yüz yıllarla ifade edilmektedir. Bağımsız Bir Dış Politika
Financial Times Haberinin Türk-Amerikan İlişkileri Üzerine Düşündürttükleri
Financial Times Haberi ABD’nin eğer cezalandırma yoluna giderse Türkiye’nin çıkarları ile AKP’nin çıkarları arasında bir ayırım yapıp yapmayacağı önemli olabilir.
Avrupa Kimliği
Avrupa’da kimlik tartışmaları ve kimlik üzerine geliştirilen modellerin ortaya çıkması uzun yıllar öncesine dayanmakla birlikte; SSCB’nin dağılmasının ardından bu konuya ait söylemlerdeki vurgular artmıştır. Avrupa Kimliği’nin oluşum aşamasındaki öğeler ve bu öğelerin yeni kimlik inşası sürecinde ne kadar kapsayıcı olacağı konuşulmaktadır. Bu konuyla ilgili farklı görüşler hakimdir. Yapılan bu çalışmada öncelikle; Avrupalılık, Avrupa Kimliği üzerine geliştirilen modeller detaylandırılacaktır. Avrupa Kimliği’nin ulus devletler seviyesindeki tezahürü, bugünün siyasi birliği ve projesi olan Avrupa Birliği’nin bu kimliğin inşasındaki rolü ve Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecinde vatandaşlık tanımı kapsamında edinebileceği tecrübeleri göreceğiz.
İrrasyonel İnsan 1: Ekonomi
Aristotales’ten özür dileyerek insanın rasyonel bir hayvan olmadığını ekonomik sistemde göstermek amacıyla bu yazıyı kaleme alıyorum. Her ne kadar bu düşünce artık ezberlenmekten öte otomatikleşmiş bir hal almış olsa da değişmesi veya daha da önemlisi değiştirilmesi gerekir. Çünkü tüm beklentilerimizi insanların rasyonel davranacağı tezi üzerine inşa edersek hataların, yanlışların, zararların, savaşların, buhranların ve kısacası tüm olumsuzlukların herhangi bir çeşidi ile karşılaşma ihtimalimiz yükselecektir.
Rusya’nın Ateşini Yükselten Haarp Mı?
Rusya son yüz otuz yılın en sıcak yazını yaşıyor. Termometrelerin kırk dereceyi gösterdiği ülkede yüksek sıcaklıklara bağlı pek çok olumsuz gelişme yaşanırken mevsim normallerinin çok üzerinde seyreden hava sıcaklıkları nedeniyle çıkan orman yangınları yayılmaya devam ediyor. Rusya Olağanüstü Hal Bakanlığı, yangınlarda yaşanan can kayıplarının elli dörde ulaştığını, iki bine yakın evin kül olduğunu ve yangının toplam zararının yaklaşık 4,6 milyar ruble (150 milyon dolar) olduğunu açıkladı.
Türk-Amerikan İlişkileri Nereye Gidiyor?
Türk-Amerikan İlişkileri
28 Temmuz 2010 Çarşamba günü ABD Temsilciler Meclisi‘nin Dış İlişkiler Komitesi belki yıllar sonra ilk kez Türkiye – ABD ilişkilerini masaya yatırmak üzere önemli bir toplantı yaptı. Haliyle gündemimizin yurtiçi politikalar, suni sorunlar, iç kavgalar, terör ve referandum konuları ile gayet meşgul olmasından dolayı Türk dış politikasını çok yakından ilgilendirecek bu konu gündemimizde hemen hemen hiç yer bulmadı.