Müttefikler arasındaki ilişkileri sürekli bakım altında tutmak gerekir. Aksi takdirde yanlış anlamalar, koordinasyon eksikliği ve güvensizlik gibi komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
Son Dönem İtibariyle Suriye-Lübnan İlişkileri
Son zamanlar Orta Doğu’da ülkeler arasındaki ilişkilerdeki aktiflik, uzun zamandır birbirleriyle geçmişten gelen bir gerginliğe sahip olan Suriye ve Lübnan ilişkilerine de yansımış durumda. Lübnan’ı varoluşundan beri kendi uzantısı farz eden Suriye uzun süredir dışa yansıttığı bu imajı biraz da olsa değiştirme yönünde bir hareketlenme kazandı. 1970’li yıllardan itibaren Lübnan’daki iç savaşı kendi çıkarları doğrultusunda kullanan Suriye bu iç savaş sonrası Lübnan’a müdahale eden ülkeler arasında bulunmuş fakat sadece kendi askerleri Lübnan’ın “bekasını” sağlamak üzere ülkede kalmıştı. Böylelikle yıllar boyunca Suriye Lübnan’ın iç işlerine bir fiil müdahale etme fırsatı kazanmıştı.
Güç ve Ekonomi: 2023 Türkiye Stratejisi
2023 yılı Türkiye için derin anlamlar taşımaktadır. Türkler bugüne kadar bağımsız devlet ve beylikler toplamında 100’den fazla devlet örgütü kurmuştur.[1] Her ne kadar modern devletlerin çağı 16. yüzyıldan sonra başlamış olsa da yapılanmalar devlet olarak kabul edilebilmektedir. Bu ayrım altında yatan neden düzen veya başka bir şekilde ifade edilmek istenirse devlet düzenin tahsil edilmesidir. Modern devlette sınırlardan geçiş serbestliği ortadan kalmış ve devlet sadece yönetim-güvenlik sarmalını değil üretim, yani ekonomi alanına dahil olmuştur.[2] Bunun yanı sıra tarih boyunca yüzden fazla devlet kurduğumuz gerçeği, aynı zamanda 99 (yani kurulan devlet sayısından bir eksik) devleti yıktığımız ve yıkılmasına mani olmadığımız anlamına gelmektedir.
Özelleştirme Kavramı ve Türkiye’de Özelleştirme
Özelleştirme; Mal ve hizmet üreten birimlerin mülkiyetinin ve yönetiminin, kamu sektöründen özel sektöre devredilmesidir. Özeleştirmenin başlıca amaçları; ekonomideki verimliliği arttırmak, serbest piyasa ekonomisinin gelişmesini sağlamak, hazine ve kamu kuruluşlarına ek fon sağlamak, kamu sektörünün dış finansman ihtiyacının en aza indirgenmesinin sağlamaktır.[1]
İsrail’in Devlet Psikolojisi
İsrail’in Devlet Psikolojisi
İsrailoğulları yaklaşık M.Ö. 2000 yıllarından 19. yüzyılın ikinci yarısına kadar sürekli devlet kurma çabasında ancak bir türlü tam anlamıyla istikrar sağlayamamış bir millettir.
Sosyal Yardımlar Üzerine Değerlendirmeler
ASAGEM sosyal yardım yapan kamu kurum ve kuruluşlarından yardım alanların yardıma ve yardım sağlayan kamu gücüne ilişkin duygu ve düşüncelerini belirlemek, uygulamadaki sorunları ortaya çıkarmak ve çözüm önerileri geliştirmek amacıyla “Sosyal Yardım Algısı ve Yoksulluk Kültürü Araştırması” yaptı. Araştırmada 30 ilde 18 yaş üstü 2 yıldan fazla süredir kamusal sosyal yardımlardan yararlanan 2 bin 32 hane referans alındı.
İran’ın Nükleer Zaferi
Şah Rıza Pehlevi’nin petrol bağımlılığından kurtulmak için 1974’de ortaya attığı nükleer santral projesi, 1975’de Siemens topluluğunun enerji devi Kraftwerk Union tarafından başlatılmıştı. 1979’daki İslam İnkılâbı ve 1980-88 boyunca devam eden İran-Irak Savaşı nedeniyle atıl hale gelen proje, 1995’de Rusya ile yapılan antlaşma sonucu yeniden canlandırıldı. Buşehr’e 17 km mesafedeki İran’ın ilk nükleer enerji santrali 21 Ağustos 2010’da İranlı ve Rus yetkililerin katıldığı resmî bir törenle hizmete açılmıştır.
Bağımsız Bir Dış Politika Sarmalı Uluslararası İlişkiler 1
Bağımsız Bir Dış Politika Refah Devleti kavramının ortaya atıldığı günden beri neredeyse tüm ülkelerin yegane amacı büyüme ile güç kazanma olmuştur. Ekonomik artığın oluşturmasından sonra tüm devletlerde görüldüğü üzere birinci önceliği siyasi yönelimler almıştır. Komşu ülkelerle ilişkilerden uluslararası sömürülere kadar giden sürecin en bariz tanımlanması Osmanlı Devletinde Hariciye Nezareti olarak adlandırılan günümüzde ise Dış İşleri Bakanlığınca yürütülen uluslararası işlemler bütünüdür. Küreselleşme olgusunun ağırlığını koymasından itibaren devletler güçlü olsun olmasın kendilerinden kilometrelerce uzaklıkta ki olaylarla ilgilenmek zorunda kalmaktadır. Özellikle her ne kadar gerçekçi durmasa da Medeniyetler Çatışması tezi devletlerarasında ki benzerliklerin (din, mezhep, ırk, tarih…) ilgilenme derecelerinden ve özellikle desteklenen taraf konusuna büyük bir etkiye sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Dünya üzerinde ABD hegemonyası ekonomiden siyasete kadar tüm alanlarda hüküm sürmektedir. Bu hegemonya son yıllarda ağırlığını önemli derecede kaybetse de sonlanması veya bir başka devlet tarafından yerinin alınması yüz yıllarla ifade edilmektedir. Bağımsız Bir Dış Politika
Financial Times Haberinin Türk-Amerikan İlişkileri Üzerine Düşündürttükleri
Financial Times Haberi ABD’nin eğer cezalandırma yoluna giderse Türkiye’nin çıkarları ile AKP’nin çıkarları arasında bir ayırım yapıp yapmayacağı önemli olabilir.
Avrupa Kimliği
Avrupa’da kimlik tartışmaları ve kimlik üzerine geliştirilen modellerin ortaya çıkması uzun yıllar öncesine dayanmakla birlikte; SSCB’nin dağılmasının ardından bu konuya ait söylemlerdeki vurgular artmıştır. Avrupa Kimliği’nin oluşum aşamasındaki öğeler ve bu öğelerin yeni kimlik inşası sürecinde ne kadar kapsayıcı olacağı konuşulmaktadır. Bu konuyla ilgili farklı görüşler hakimdir. Yapılan bu çalışmada öncelikle; Avrupalılık, Avrupa Kimliği üzerine geliştirilen modeller detaylandırılacaktır. Avrupa Kimliği’nin ulus devletler seviyesindeki tezahürü, bugünün siyasi birliği ve projesi olan Avrupa Birliği’nin bu kimliğin inşasındaki rolü ve Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecinde vatandaşlık tanımı kapsamında edinebileceği tecrübeleri göreceğiz.