Home Blog Page 582

OPEC ve Petrol Krizi

15 Ekim 1973 tarihinde Petrol İhraç Eden Arap Ülkeleri Birliği’nin OAPEC (OAPEC, OPEC üyesi Arap ülkeleriyle Mısır ve Suriye’den oluşur) Yom Kippur Savaşı’nda ABD’nin İsrail Ordusuna destek vermesine karşılık olarak ilan ettiği petrol ambargosuna denmektedir.

OAPEC, ABD ve savaşta İsrail’den yana tavır sergileyen ülkelere artık petrol ihraç etmeyeceğini bildirir. Bununla beraber OPEC üyesi ülkeler dünya petrol fiyatlarını yükselterek ülkelerine giren kaynakları artırmaya karar verirler. Gelişmiş ülke sanayileri petrole bağımlı durumda olduğu için OPEC ülkelerinin önde gelen müşterileri durumundadır. 1973 yılında petrol fiyatlarındaki şaşkınlık verici artış ve 1973-1974 dönemindeki borsanın çöküşü 1929 Krizinden beri yaşanan küresel bir ekonomik krizdi ve sadece fiyat artışlarıyla açıklanamayacak mekanizmalara ve uzun dönem etkilerine sahipti.

Haber Ajanda’nın Genel Koordinatörümüz ile Röportajı

–     TUİÇ’in misyonunu açıklar mısınız?

B.Y. – Türkiye Uluslararası İlişkiler Çalışmaları (TUİÇ) Platformu’nun misyonunu, Türkiye’de sivil inisiyatifin ki burada en önemli kitle gençlerdir, başta dış politika olmak üzere, politika yapım süreçlerine dair fikir ve görüşlerini ifade edebilmelerine olanak sağlamak, bu ifade yeteneğini her yeni günde geliştirmek suretiyle bir etki unsuru olup politika yapım süreçlerinde aktif rol almak olarak ifade edebiliriz. Tabii ki bu misyon cümlesi içinde önemli kilometre taşları vardır. Türkiye’de kendini ifade edebilme yeteneği bilhassa gençlikte çok farklı şekillerde tezahür etmektedir. Bizim TUİÇ Platformu olarak kendini ifade etmek fiilinden anladığımız şey “kamu yararı” gözetmek ve bu çerçevede etkinlikler yürütmektir. Kendini ifade edebilme konusunda ikinci bir önemli nokta ise belirli bir altyapıya sahip olmak ve söyleyeceğiniz sözün, vereceğinizin mesajın, ideolojik ve partizan yaklaşımlardan uzak olabilmesidir. TUİÇ Platformu olarak bu anlamda biz tüm siyasi oluşumlara eşit mesafede durmayı ve olaylara nesnel yaklaşmayı önemsemekteyiz.

Mısır Devriminin Ayak Sesleri

0

Yaklaşık 30 yıldır otoriter bir yönetim altında kalan insanların korku eşiğini aşarak kitlesel katılımlarla ve uzun bir süreye yayarak sokaklara dökülmesini organize olmayan, lidersiz ve örgütsüz kalabalıklar olarak değerlendirmek yetersiz bir tespit olur. Sokak gösterilerinin arkasında en azından amaçta birleşmiş bir örgütlü kesimin ve lider kadrosunun olduğu ileri sürülebilir. Bu bağlamda, muhalefete öncülük eden grupların en azından bir kısmının iktidar çemberinden veya rejime uzunca bir dönemdir bağlı olan askeri ve sivil bürokrasiden geldiği varsayılabilir.

I.Körfez Savaşı (1991)

0

Uluslararası arenada sistemler ve dengeler sürekli bir değişim içindedir. Uluslararası sistemde meydana gelen birtakım olayların sonucunda düzende de değişikliklerin meydana gelmesi kaçınılmazdır. Soğuk Savaş sonrasında da birtakım olaylar sonucu dünya düzeninde değişiklikler olmuş ve “Yeni Dünya Düzeni” kavramı ortaya çıkmıştır. Dünya düzeni kavramının genelde savaş sonraları ortaya çıktığını görüyoruz; ilki 1. Dünya Savaşı’ndan sonra Wilson İlkeleri ile ikincisi 1945’ten sonra ve üçüncüsü de 1989’dan sonra yani Soğuk Savaşın bitmesi ile.

Latin Amerika Artık Türkiye’ye Çok Daha Yakın

0

LATİN AMERİKA (veya Güney Amerika) kavramı

Güney Amerika kavramı tartışmaya açıktır. Nitekim aynı kıtadan bahsederken Latin Amerika kavramı da sıklıkla kullanılabilmektedir. Biz bu yazıda TC Dışişleri Bakanlığı’nın resmî sitesinde geçtiği üzere Latin Amerika terimine vurgu yapacağız. Amerika kıtasının bu bölgesi tarih boyunca çeşitli ülkelerce nüfuz altına alınmak istenmiş, gerek Atlantik gerek Pasifik Okyanusundan defalarca göç dalgalarına maruz kalmıştır. Kimi zaman burayı koloni hâline getirmek isteyen Batılı büyük devletler bölgeye akın etmiş, hatta geniş tarım alanları ile madenlerde çalıştırmak amacıyla Afrikalı işçileri de dönem dönem getirmeyi ihmal etmemişlerdir. Uzunca bir süre İspanyollar ile Portekizlilerin hüküm sürdüğü kıtada yerli nüfus bazı yerlerde savaşlarda tamamen yok edilmiş, bazı yerlerde ise beyaz Avrupa ırkıyla karışarak melez bir ırk doğmuştur. Yerli ırk dağlık yörelere kaçarken tarım alanları açısından verimli su kenarlarında çoğunlukla melezlerin yaşaması bu sebeptendir.

Mısır’daki Toplumsal Olayların İç ve Dış Dünya’ya Yansımaları

0

Bölgede önemli bir bölgesel güç konumunda olan Mısırdaki olaylar gün geçtikçe şiddetini artırarak devam ediyor. Ordu güçleri ve polisler toplumsal olayları bastırmak için gerçek kurşun kullanma yoluna bile başvurmaya başlamışlardır. Tabii ki bahsettiğimiz durumlar tamamen iç dinamikler, konunun uluslararası ilişkiler açısından önemi ise değerini gün geçtikçe artırmaktadır.

Bulgaristan’daki Müftülük Krizi Üzerine Röportaj

İzmir Avrasya Türkleri Derneği Başkanı İle Bulgaristan’daki Müftülük Krizi Üzerine Röportaj

Ahmet Çetin: Sayın Mehmet Serbest bildiğiniz üzere Bulgaristan’daki Müftülük Seçim’inde Türklerin haklarına müdahale edildi ve Komünist Rejimde polise ajanlık yapan Nedim Gencev Bulgar Devleti tarafından zorla başa geçirildi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Ve ayrıca diğer bir sorum; Sayın Serbest, Müftülük Binasının ele geçirilmesini, AB’ne üye bir ülke olan Bulgaristan’daki demokrasi ve insan haklarının gelişimi açısından nasıl buluyorsunuz?

2003 ABD-Irak Savaşı ve Nedenleri

2003 ABD-Irak Savaşı ve Nedenleri

Irak, Ortadoğu’daki birçok ülke gibi doğal kaynaklar açısından zengindir. Buna bağlı olarak da, bağımsızlığını kazandıktan sonra, Batılı devletler Irak’taki etkilerini sürdürmeye çalışmışlar ve bu nokta da çözülemeyen sorunlar ortaya çıkmaya başlamıştır. 2003 ABD-Irak savaşı ve nedenleri incelenmeden önce iki ülke arasındaki sorunları, 1990’lı yıllardaki ve 2000’li yıllardaki sorunlar olarak iki boyutta incelemek gerekmektedir.

T.C. Şanghay Başkonsolosu Sayın Murat Ülkü ile Söyleşi

0

Türkiye Cumhuriyeti Şanghay Başkonsolosu Sayın Murat Ülkü ile Diplomasiye Dair

Yer: T.C. Şanghay Başkonsolosluğu – Qihua Tower

Türkiye Cumhuriyeti Şanghay’daki çalışma ofisinde son dönemdeki Türkiye- Çin Halk Cumhuriyeti ilişkileri üzerine ve hayata dair iki saat kadar çok özel ve çok keyifli bir söyleşi gerçekleştirdim. Söyleşi süresince ve sonrasında diplomasi alanında birebir tavsiyelerini ve deneyimlerini de dinleme imkânı bulduğum Sayın Ülkü’ye sıcak ev sahipliğinden dolayı Cafebabel.com Çin Temsilciliği adına teşekkürü bir borç bilirim.

Mısır Krizi ve Bölgenin Dönüşümü

0

“Devrimler Kazanımlardan Çok, Ütopyalar ve Kaoslar Yaratır.” (Victor Hugo)

Çok boyutlu güç sistematiğinin geliştiği dünyamızda uluslararası ilişkiler çok bilinmeyenli bir denklem haline gelmiştir. Bu durum “öngörülebilirlik” çağından “tahmin edilebilirlik” çağına geçtiğimiz yeni dönemde ülkelerin dış politika konusunda yeterli ve olgun reel politik süreçler inşa etmelerini son derece güç hale getirmiştir.