Home Blog Page 181

Guatemala, Büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e Alıyor

ABD’nin ardından Orta Amerika ülkesi Guatemala’ da İsrail’deki büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararı aldı.

ABD Başkanı Donald Trump’ın 6 Aralık’ta yaptığı açıklamayla, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasına tepkiler sürerken aynı doğrultuda bir karar da Guatemala’dan geldi. ABD gibi Guatemala’ da Tel Aviv’deki büyükelçiliğini Kudüs’e taşıyacağını duyurdu.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinin ardından, büyükelçiliğin taşınması için gerekli çalışmalara başlanması konusunda Guatemala Dışişleri Bakanlığına talimat verdiğini ifade etti.

İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Emmanuel Nahşon, Bu önemli karardan ötürü Guatemala’ya teşekkür etti. Böylece ABD’nin ardından büyükelçiliğini Kudüs’e taşıyacağını açıklayan ilk ülke Guatemala oldu.

ABD’nin açıklaması üzerine Kudüs’ün, İsrail’in Başkenti olmasının BM kararlarına uygun olmadığının belirtilmesiyle Türkiye ve Yemen önderliğinde tasarı hazırlandı, 193 üyeli BM Genel Kurulu’nda ki 128 ülkenin tasarı lehinde oy verdiği oturumda, 35 ülke çekimser kalmıştı. 21 ülke ise oylamaya katılmamıştı. D.Trump, tasarının lehine oy kullanan ülkelere Amerikan yardımı yapılmayacağı yönünde açıklama yapmıştı.

Guatemala, oylamada ret oyu veren bir başka Orta Amerika ülkesi, Honduras ile birlikte topraklarındaki güvenlik sorunlarını aşmak için büyük oranda ABD finansmanından faydalanıyor bu sebep, Guatemala’yı dış politikada ABD’nin ciddi seviye de güdümünde olmasına yol açıyor.

Alperen İÇLİ
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

Avusturya’da Aşırı Sağ Koalisyonunu Protesto

20 binden fazla kişi 13 Ocak Cumartesi günü Avusturya’nın başkenti Viyana’da, aşırı sağ koalisyonunun göçmenlik ve sosyal politikalarını protesto etti. Polisin 20 bin olarak açıkladığı protestonun, göstericiler tarafından en az 60 bin kişi olduğu iddia ediliyor.

Cumartesi günkü göstericiler, 1938 yılında Nazi Almanyası’nın Avusturya ilhak etmesini ima eden, “Kurz ve Strache’ye tahammül edenler 1938’i de alkışlayanlardır.” şeklinde sloganlar taşıdı. Diğer afişlerde ise, “Direniş ve nazilerin başa geçmelerine izin vermeyin!” gibi sloganlar kullanıldı.

Şehrin en önemli alışveriş caddelerinden Mariahilfer Strasse’yi trafiğe kapatan göstericiler, yaklaşık 2 saat süren yürüyüşün ardından Hofburg Sarayı’nın önündeki Kahramanlar Meydanı’nda toplandı. Toplanan kalabalık karanlığı akıllı telefonlarının ışığıyla aydınlatarak tepkilerini gösterdiler.

Kurulan koalisyonla Avusturya’da 1950’li yıllarda eski nazilerin kurmuş olduğu FPÖ, 2000-2005 yıllarından sonra ikinci kez hükümete girmiş oluyor. İlk kez hükümete girdiklerinde ülke için uluslararası çevrelerde utanç kaynağı olmuş ve ülke içinde bir dizi protestolara sebep olmuşlardı. O günlerden sonra imajını yumuşatarak yenileyen FPÖ, 15 Ekim’de yapılan seçimlerde bu şekilde oyların yüzde 26’sını elde etti. Kurz, ÖVP’nin başına mayıs ayında geçmiş ve duruşunu iyice sağa çekerek ekim ayındaki seçimlerden lider çıkmayı garantilemişti.

Mustafa BİLGİN
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

Belçika Başbakanı’nın Sınır Dışı Edilen Sudanlılar Konusunda AB’den Yardım Talebi

Belçika Başbakanı Charles Michel, AB’yi aradı ve ülkesinden sınır dışı edilen iddialara göre bu esnada işkence gören Sudanlılar konusunda yardım ve uzlaşma talep etti. Michel’in koalisyon hükümeti, Mülteci ve Göç  Bakanı Theo Francken’in, Sudanlı göçmenleri tespit etmek için Eylül ayında Hartum’dan  yetkilileri davet etmesinden sonra bir kargaşa yaşandı ve yaklaşık bir düzine kadarını sınır dışı etti. Michel, “Bu konudaki tartışmaları tetiklemek için Avrupa düzeyinde inisiyatifler üstleneceğim. Bu gelecek için temel oluşturuyor. “dedi.

İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana yaşanan en kötü göç krizine kapıldığından dolayı tartışmalar son üç yılda Avrupa Birliği’nde artıyor. Belçika’nın Merkez Sağ Koalisyon Hükümeti, Francken gibi Flaman ayrılıkçıların da dahil olduğu,  muhalefet ve insan hakları grupları Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir’in hükümeti olan bir diktatörlükle işbirliği yapmakla suçlandı. Beşir, Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından soykırım ve çatışmayla ilgili savaş suçlarıyla ilgili olarak aranıyor. Beşir suçlamaları reddetti.

Michel, AB’yi insanları işkence ya da aşağılayıcı ve insanlık dışı muamele ya da cezalardan koruyan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin üçüncü maddesini tartışmasını istediğini söyledi.

Gamze AZMAN
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

 

Suriye’de ABD-Rusya Savaşı

Suriye’de, Rusya ve ABD varlıklarını güçlendirmek için askeri üs mücadelesi veriyor. ABD’nin,YPG’ye ‘taşınabilir hava savunma füzeleri’ (MANPAD) tedarik etmesi bölgedeki ülkeler için tehdit oluşturmaktadır.

ABD, siyasi ve coğrafi olarak Suriye’de kalabilmek için tek dayanağı özerklik iddiasında bulunan Kürt birliklerle iş birliği yapmaktır. ABD yavaş yavaş onları, Iraklı Kürtler ile birleşerek Kürtlerin bağımsız bir Kürt devleti kurmaları yönündeki iddialarını destekliyor.

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, ‘ABD’nin Suriye’de sınır güvenliği gücü oluşturulması konusundaki açıklamalarından endişe ettiklerini belirtti. ABD, Suriye’de alternatif bir güç oluşturmaya çalışıyor.’ dedi.

Rusya, Afrin etrafında yaşanan son gelişmelerin Suriye için hazırladığı yol haritasını ne denli etkileyeceğini görmek için hafta sonunu bekleyecek. Rusya Dışişleri Bakanlığının açıklamalarına göre hafta sonu yine Soçi’de yeni bir Rusya-Türkiye-İran danışma toplantısı yapılacak. 30 Ocak’ta planlanan kongre öncesinde üçlü danışma toplantısında Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı düzeyinde temsil edilecek. Rusya bu toplantıda, Türkiye’nin niyetini net olarak öğrenmek isteyecek.

Rus askerlerinin Afrin’den çekilmeye başlamasına ilişkin iddialara ise, Lavrov, “Daha önce yalanlandı.” diye cevap verdi fakat bu konu hakkında Rus yetkililerinden hiçbir açıklama yapılmamıştı.

Merve ÇOBAN
o-Staj 2018 ORTAM Stajyeri

Kaynakça:

Yunanistan’da Protesto

Yeni grev yasasına karşı düzenlenen genel grev kamusal hayatı felç etti. Grev yapma hakkını kısıtlanmasının ardından protesto amacıyla başlatılan grev nedeniyle başkent Atina’da trafik tıkandı, hava trafiğinde de aksamalar oldu.

Grevin yanı sıra protesto gösterileri de düzenlendi. Göstericiler polise taş atarlarken, polisler de göz yaşartıcı gaz kullandılar. Resmi verilere göre Atina’daki protestolara yaklaşık 6 bin kişi katıldı. Parlamentoda kabul edilen yasa, grevi zorlaştırıyor ve grev ilan edilebilmesi için gerekli oy sayısını arttırıyor.

Parlamentodaki yasa görüşmeleri sırasında bir konuşma yapan Başbakan Aleksis Tsipras ise grev hakkının kısıtlandığı iddialarını reddetti. Bunu bir “yalan” olduğunu savunan Tsipras “Bu hükümet grevleri ne yasaklıyor ne de grev hakkını tehdit ediyor” dedi.

Yunanistan’da 2010 yılından bu yana uluslararası kreditörlerin şartlarını protesto amacıyla 50 dolayında grev ilan edildi. Kemer sıkma önlemleri öngören yasalara Yunanistan’a yardım programındaki kredilerin serbest bırakılabilmesi için çıkarıldı.

Yunanistan’a mali yardım programı Ağustos ayında sonra ereceğinden dolayı, Atina hükümeti borç yapılandırılmasında kullanacağı kredileri sermaye piyasasından temin edebilmeyi umuyor.

Burak YÖRÜK
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

 

 

Almanya Dışişleri Bakanlığı’ndan Afrin Açıklaması

Almanya Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeybatısındaki Afrin’e olası operasyonuna ilişkin bir açıklama yaptı. Bakanlık, Türkiye’ye bölgede siyasi ve askeri olarak ihtiyatlı olma çağrısında bulundu.

Bakanlıktan bir sözcü, Suriye’de PYD kontrolünde bulunan Afrin’e yönelik olası operasyona ilişkin açıklamada bulundu. Sözcü, Almanya’nın “Suriye’nin kuzeyindeki durumu dikkatle takip ettiğini“ vurguladı,  “Türkiye’nin şimdiye kadar olduğu gibi siyasi ve askeri olarak ihtiyatlı bir tutum sergilemeye devam edeceğinden yola çıkıyoruz ve beklentimiz bu yönde“ dedi. Ancak “Türkiye’nin Suriye sınırında meşru bazı güvenlik endişeleri” olduğunu belirten sözcü, bunun Türkiye açısından öneminin büyük olduğunu dile getirdi. Sözcü bu çerçevede kaygıların da dikkate alınması gerektiğini sözlerine ekledi.

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Almanya için önemli olan hususun ise Suriye’nin kuzeyindeki askeri faaliyetlerde radikal İslamcı örgütlere odaklanılması olduğunu vurguladı. Sözcü “Bu çerçevede bizim için önemli olan, Suriye’nin kuzeyindeki askeri faaliyetlerin odağında IŞİD ve bunun devamı niteliğinde olan, Birleşmiş Milletler tarafından belirlenmiş El Nusra, Hayat Tahrir Şam gibi örgütlerin bulunması” dedi.

Burak YÖRÜK
o-Staj AÇAM 2018 Stajyeri

Kaynakça:

Türkiye’den Afrin Operasyonu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin, Kuzey Suriye’de Kürtlerin oluşturduğu Demokratik Birlik Partisi (PYD) ve onun silahlı kolu olan YPG’yi, PKK’nın uzantısı olarak gördüğünü söylemişti. Bunun üzerine, geçtiğimiz hafta Amerika Birleşik Devletleri’nin, PYD-YPG ile 30.000 kişilik ‘sınır güvenlik gücü’ kurmak için anlaşma yaptığını açıklamasına Türkiye’den tepki geldi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD’nin, Daeş(IŞİD) ile mücadele gerekçesiyle PYD-YPG’ye verdiği desteğin bölgede ki terörü meşrulaştırdığını ve kalıcılaştırdığını belirtirken; Türkiye’nin kendi çıkarları ve güvenliği doğrultusunda müdahale etme hakkının olduğunu söyledi.

Bu olayları takip eden süreçte, Türkiye Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, cuma günü katıldığı televizyon programında, Afrin operasyonunu duyurdu. Açıklamasında, “Bu harekât yapılacak, terörle mücadele gerçekleştirilecek. Tüm terör hatları ortadan kaldırılacak.” dedi. 15.000’e yakın Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) militanı da bu harekât için mobilize edildi ve Afrin’e önce bu birliklerin gireceği öne sürüldü. Buna karşılık, Suriye ordusunun karşı bir askeri müdahale yapmaya hazır olduğunu belirterek operasyona tepki gösterirken; ABD, Türkiye’nin ana odağının IŞİD ile savaşmak olması gerektiğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kütahya’da ki AK Parti Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, “Afrin operasyonu sahada fiilen başladı. Bunu Münbiç takip edecek.” ifadelerini kullandı. Harekât bu açıklamayla birlikte başladı ve Türk uçakları Afrin’i bombaladı.

Deniz İNCE
o-Staj 2018 ORTAM Stajyeri

Kaynakça:

ABD, Filistinlilere 65 Milyon Dolarlık Yardımı Askıya Aldı

ABD Dışişleri Bakanlığı, Filistinlilere yapılacak 125 milyon dolarlık yardımın 65 milyon dolarını askıya aldıklarını açıkladı. ABD, Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşuna yalnızca 60 milyon dolarlık yardım yapacak. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather  Nauert, “ABD, tekrar  gözden geçirmek üzere Filistin’e verilecek 65 milyon dolarlık yardımı askıya aldı.” ifadesini kullandı. Yardımın askıya alındığını ve iptal edilmediğini bildiren Nauert, “ABD olarak bazı değişikliklerin yapılmasını bekliyoruz.” dedi. Nauert, 60 milyon dolarlık yardımın  Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşuna (UNRWA) verileceğini belirtti. Sözcü Nauert, Trump yönetiminin aldığı bu kararın BM’de yapılan Kudüs oylamasıyla alakalı olmadığını söyledi.

Açıklanan kararın ardından UNRWA Komiseri Pierre  Krahenbühl, yaptığı açıklamada, “ABD’nin yardımı kesmesi, Gazze, Batı Şeria, Suriye, Lübnan ve Ürdün’de ki acil gıda ve diğer yardımlara ihtiyacı olan milyonlarca Filistinli mültecinin güven ve onurunu tehlikeye atıyor.” dedi. UNRWA’nın tarihinin en büyük krizi ile karşı karşıya kaldığını belirten Krahenbühl, “Yardımın kesilmesi, Ortadoğu’da risk ve tehditlerle karşı karşıya olan bölgesel güveni de etkileyecektir.” bilgisini aktardı.

Filistin Ulusal Girişim Hareketi Genel Sekreteri Mustafa El-Bergusi, yaptığı açıklamada, Filistin’e yapılacak yardımın 65 milyon dolarlık bölümünü askıya alması kararına ilişkin, “Bu kararın, Filistinli mültecilerin dönüş hakkını ortadan kaldırmayı hedefleyen İsrail baskılarıyla benzeşen, tehlikeli siyasi bir bağlamı var.” dedi.

Hacer Karkin
o-Staj 2018 ORTAM Stajyeri

Kaynakça:

Berlin, Anti-Semitizmle Mücadele Sorumlusu İstiyor

Federal Meclis, hükümete anti-semitizmle mücadele konusunda “anti-semitizmle mücadele sorumlusu “ pozisyonu oluşturulması çağrısı yaptı.

Mecliste Hristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU), Sosyal Demokrat Parti (SPD), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller Partisi, ortak karar tasarısı sundular. Oylamada tasarının görüşülmesine devam etmek isteyen Sol Parti çekimser kalırken, sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) de dahil olmak üzere diğer tüm partilerin milletvekilleri “evet “ oyu kullandı.

Karar mecliste kabul edildikten sonra, hükümete “antisemitizmle mücadele sorumlusu “ görevlendirmesi çağrısı yapıldı.

Sağ popülist partisi AfD adına konuşan Beatrix von Storch, Almanya’da Yahudi düşmanlığının “özellikle Müslüman göçmenlerden kaynaklanan bir sorun “ olduğunu savundu.

Diğer partiler adına konuşma yapan milletvekilleriyse, AfD’yi, “kendi içlerindeki Yahudi düşmanı eğilimlerine mesafe almamakla “ suçladı. Yeşiller Meclis Grubu Başkanı Katrin Göring-Eckardt, AfD’yi hedef alan konuşmasında “Sizin büyük bir Yahudi düşmanlığı sorununuz var. “ ifadelerini kullandı.

Almanya Yahudileri Merkez Konseyi tarafından yapılan açıklamada “Milletvekilleri Yahudi toplumunun endişelerini ciddiye aldıklarının açık bir sinyalini verdi “ denilerek “antisemitizmle mücadelenin herkesin görevi olduğuna“ dikkat çekildi. Konsey Başkanı Schuster, “Ancak Müslümanlara karşı genel bir şüphenin oluşturulmasını ya da dini bir azınlığı dışlamak amacıyla konunun araçsallaştırılmasını açık bir şekilde reddediyoruz “ dedi.

Karar metnine göre, atanacak yetkili, bilim, eğitim ve sivil toplum alanlarından gelen bağımsız bir uzmanlar grubunun danışmanlığında çalışması bekleniyor. Antisemitizmle mücadele sorumlusunun, İçişleri Bakanlığı ya da Başbakanlığa bağlı olması düşünülüyor. Konsey ise Başbakanlık bünyesinde yer alması taraftarı.

Burak YÖRÜK
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

Pentagon’dan Yeni Afrin ve Türkiye Mesajı

Pentagon, Afrin operasyonunun Türk-Amerikan ilişkilerini bir kaosa sürükleyeceğine dair iddiaları reddederek, Türkiye ile düzenli temasların devam ettiğini bildirdi.

Pentagon Sözcüsü Eric Pahon, sosyal medyada “İsimleri belirtilmeyen ABD yetkililerinin Türkiye’nin Afrin’e operasyon düzenlemesinin Türkiye ile ABD arasındaki ilişkileri kaosa sürükleyeceği ve bölgesel çatışmalara yol açacağını ifade ettiğine” ilişkin yorumları cevap verdi. Pahon, “Bu konuda bir değerlendirme yapmayacağım çünkü bu çok uç bir çıkış. “ifadesini kullandı.

Türk-Amerikan ilişkilerinde, işlerin bu şekilde yürümediğini ifade eden sözcü, “Tek bir adım tipik olarak kaos veya çöküşe neden olmaz. Biz müttefikimiz, Türkiye ile düzenli temas halindeyiz.” diye konuştu.

Bunlara ek olarak, bölgedeki Türk-Amerikan müttefikliğinin önemine vurgu yapan Pahon, “Bunları konuşuyoruz. Müttefik olmak  budur. Müttefikler aynı kanaatte olmayabilir ama birlikte çalışmaya isteklidirler. Afrin özelinde ise, orada bizimkiler (askerler) yok dolayısıyla bizi doğrudan etkilemiyor. Evet herkesi ana hedefimiz olan DEAŞ’ın yenilmesine odaklandığını görmek isteriz.” dedi.

Rus askerlerinin Afrin Bölgesi’ndeki varlığının sonlandırılmasıyla alakalı olan Türk-Rus mutabakatıyla ilgili sorulan soruya ise Paton, konunun Türk ve Rus makamları arasında olduğunu ABD’nin buna dahil olmadığını belirtti.

Pentagon daha önce de ABD’nin, Afrin’deki PYD/PKK unsurlarını DEAŞ karşıtı operasyonların bir parçası olarak görmediklerini dolayısıyla Afrin ile ilgili işlerinin olmadığını ifade etmişti.

M.Mücahit Tavukçu
o-Staj 2018 Ortam Stajyeri

Kaynakça: