Yazılarda Ara
Abone Ol
Home Blog Page 180

Senegal’de Mason Kongresi’ne İzin Çıkmadı

Editör
-
0
Senegal’de Mason Kongresi’ne İzin Çıkmadı

Batı Afrika ülkesi Senegal’de kongre yapma talebinde bulunan Mason locasının “Mason Kardeş Malagaş ve Afrikalıların Hümanist Buluşması” (REHFRAM) isteği reddedildi.

Afrika ve Madagaskar’da “REHFRAM” olarak bilinen, 2-3 Şubat tarihleri ​​arasında Dakar’da gerçekleşmesi planlanan Mason toplantısına Senegal’den ret cevabı geldi. Mason buluşmalarının, ülkedeki dini örgütlerin baskıları nedeniyle bundan sonra Senegal’de yer almayacağının altı çizildi. Senegal’in bu reddi üzerine, Masonlar 26. Mason Kardeş Malagaş ve Afrikalıların Hümanist Buluşması (REHFRAM) için başka bir yer seçmek zorunda kaldılar.

Yaklaşık 60 İslam derneğinin koalisyonu ve “Değerlerimizi birlikte korumak” platformu bir toplantı düzenleyerek “Masonluk” tutumuna şiddetle karşı çıktı. Bu gizli kamusal toplulukların, özgürlükleri koruma bahanesiyle kürtaj ve eşcinsel evlilikler gibi doğal olmayan sendikaları sinsi bir tavırla teşvik ettiğini belirtti.

Afrika’da Masonluğun kurulması, 18. yüzyılın sonuna kadar uzanmakla birlikte tüm kıtaya yayılmıştır ancak iyi bir üne sahip değildir. Birkaç Afrika ülkesinde (Müslüman, Hıristiyan veya Animist) Masonlar şeytanın takipçileri olarak görülüyor.

Afrikalılar, sorunların veya dini tartışmaların ötesinde Masonluğu bazı Afrikalı diktatörlerin sığınağı olarak tanımlıyor. “Onların (Masonlar) evrenin yapıcıları olduklarını duydum. Fakat kim Masonluğun içini görebiliyor? Bu diktatörler Afrikalılara kötü muamele ediyorlar. Böyle bir dine inanmamı nasıl istiyorlar?”

Deniz ÜRESİN
o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

Kaynakça:

Nikaragua Ve Paris İklim Anlaşması

Editör
-
0
Nikaragua Ve Paris İklim Anlaşması

Nikaragua’nın Yardımcı Başkanı Rosario Murillo,  Paris İklim Anlaşması’na katılacaklarını duyurdu. Nikaragua’nın da katılımı ile birlikte Paris İklim Anlaşması’na imza atmayan sadece Amerika Birleşik Devletleri kaldı. Nikaragua ilk başta anlaşmanın küresel ısınma ile mücadele konusunda yeterince kararlı olmadığı gerekçesiyle anlaşmaya katılmamıştı. Kasırga tehdidiyle sık sık karşılaşılması iklim değişikliklerini ülke için önemli bir sorun haline getirdi. Bir yıl sonra, Murillo anlaşmanın iklim değişikliğine karşı niyetlerin ve çabaların birliğini sağlayan bir araç olduğunu söyleyerek anlaşmaya taraf olunacağını açıkladı.

Paris İklim Anlaşması, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 21. Taraflar Konferansı’nda 2015 yılında kabul edilip 55 tarafın anlaşmayı onaylaması koşulunun sağlanmasıyla 4 Kasım 2016’da yürürlüğe girmişti. Anlaşma “ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklar ve göreceli kabiliyetler” ilkesine dayandırılmış ve 2020 sonrasında iklim değişikliğine karşı küresel faaliyetler yürütülmesini amaçlamaktaydı.

Eski Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama, Paris İklim Anlaşmasıyla yakından ilgileniyordu ve emisyon kesintileri yapılacağı sözünü vermişti. Trump yönetimi ise anlaşmanın ülkeye maddi olarak büyük kayıplara neden olacağını söyleyerek imza atılmayacağını açıkladı. Başkan Trump, anlaşma karşıtı kampanyasında anlaşmanın iklim değişikliği ile mücadeleyi değil Amerika’nın ekonomik büyüklüğüne karşı bir tehdit olduğunu ve ülke ekonomisine 3 trilyon dolar ve 6,5 milyon istihdam kaybına yol açacağını iddia etmişti.

İklim bilimciler, küresel ısınmanın fırtınaları arttırabileceğini ve önlem alınması gerektiğini vurguladı.

Selcan Buse DORA
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

IFC’den Dominik Cumhuriyeti’ne 80 Milyon Dolarlık Destek

Editör
-
0
IFC’den Dominik Cumhuriyeti’ne 80 Milyon Dolarlık Destek

Kanada’nın desteğiyle Dünya Bankası Grubu’nun bir üyesi  olan, Uluslararası Finans Kurumu(IFC), yeni bir ızgara bağlantılı, 50 MW’lık bir rüzgar çiftliğinin yapımı ve işletimi için 80 milyon dolarlık bir finansman paketi tamamladı.

Dominik Cumhuriyeti’nin enerji ihtiyacının yaklaşık %80’ini enerji ithalatı oluşturuyor. Bu bağımlılık ekonomide büyük bir yük oluşturmakta.  Bu projenin Dominik Cumhuriyeti’nin enerji çeşitliliğini sağlayacağı ve dışarıdan alınan fosil yakıtlara bağımlılığını azaltacağı öngörülüyor.

Parikonlar Erica del Caribe(Pecasa), Dominik Cumhuriyeti’nin en büyük rüzgar çiftliklerinden biri olacak ve yıllık yaklaşık 91.000 ton karbondioksit eşdeğerinde sera gazı salınımını azaltacak.

Eric Scotto, “İklim değişikliğine duyarlı bir ülke olan Dominik Cumhuriyeti, enerji tüketimini çeşitlendirmek ve daha sürdürülebilir ekonomik kalkınma ve yenilenebilir enerji açısından bol miktarda kaynak kullanmak için proaktif bir politikaya sahiptir.” dedi.

Karayip ülkelerinin çoğunda olduğu gibi Dominik Cumhuriyeti, yükselen deniz seviyeleri, tropikal fırtınaların sıklığı gibi fosil yakıt kullanımı ve iklim değişikliği ile ilgili çevresel etkilere karşı savunmasızdır. Dominik Cumhuriyeti, 2030 yılına kadar sera gazı salınımını %25 oranında azaltmak gibi iddialı bir hedef belirledi.  IFC Orta Amerika ve Karayip Kıdemli Müdürü Luc Grillet, Pecasa’nın Dominik Cumhuriyeti’nin yenilenebilir enerjiyi, yeni ve düşük karbonlu bir enerji kaynağı ile arttırmak için verdiği hedefleri desteklediğini belirtti.

Merve ÜN
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

 

Haiti Amerikalıları, Başkan Trump’ın Açıklamalarından Dolayı Üzgün ve Kızgınlar

Editör
-
0
Haiti Amerikalıları, Başkan Trump’ın Açıklamalarından Dolayı Üzgün ve Kızgınlar

Başkan Trump, Haiti için ‘pislik’ bir ülke dedikten sonra ve bazı Haitililerin Amerika’da kalma hakkı olan koruma statüsünü kaldırmasından sonra, Haitililerde bir korku oluşsa da Başkan Trump’ı affetmeye kararlılar. Jean Monestime, Miami-Dade Bölge Komisyon Üyesi, Amerika’da ilk defa bölge komisyon üyesi olarak seçilen Haitili olma sıfatıyla Trump’ın söylemleriyle kendini hakaret edilmiş hissettiğini dile getirdi ve Trump’ın bir yobaz, yalancı ve ırkçı olduğunu söyledi.

Trump yönetiminin verdiği karar neticesiyle, 2019 yılında ülkeyi terk etmek zorunda kalacak olsa da bu ülkeye çok şey borçlu olduğunu söyledi. 54 yaşındaki Monestime, Amerika’da elde ettiği fırsatların Haiti’de olsa hayal edemeyeceği düzeyde olduğunu da ekledi. Monestime, Haiti Amerikalılarının bu ülkeye olan katkısının, Beyaz Saray’ın nefret söylemleri yüzünden göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi.

Haiti Amerikalıları, 2019 yılında ülkeyi terk etme zamanı gelmeden önce Trump yönetimi tarafından verilen kararın geri çekileceğini ümit ediyor. Haiti’li Amerikalıların birçoğu bu kararın kendilerine haksızlık olduğunu düşünüyor. “Bağımsızlık savaşında atalarımız Amerika için savaştı ve öldü, şehirler inşa ettik, 1600’lü yılların başından beri katkıda bulunduk ve hala bulunuyoruz.” Trump yönetimi kararından vazgeçmedikçe, Haitili Amerikalılar bunun kendilerine yapılmış bir haksızlık olduğunu düşünmeye devam edecekler, vazgeçtiğinde de Trump’ı affetmeye hazırlar.

Hilal SERT
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

  • Luscombe, R. (2018). ‘We will survive Mr Trump’: Haitian Americans reject Oval Office slur, The Guardian, 14 Ocak 2018.

  • Anonim. (2018). ‘We will survive Mr Trump’: Haitian Americans reject Oval Office slur, Newswire, 14 Ocak 2018.

Hollanda’da İslamofobi Artıyor

Sabri Versan
-
0
Hollanda’da İslamofobi Artıyor

Geçen hafta Hollanda’nın Zaandam kentinde yaşayan iki Türk ailesi, ırkçılar tarafından tehdit edildi. Evlerinin giriş kapısında Müslümanlara hakaret içeren bir not ve gamalı haç bulundu. Bırakılan notta: “Bir daha camiye giderseniz sonunuz gelir.” gibi ifadelerin yer aldığı bildirildi.

Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da, İslam karşıtı ırkçı bir grup, Emir Sultan Camisi’nin giriş kapısına kafası kesilmiş bir insan maketi bıraktı. Cami kapısına ayrıca, İslam düşmanlığı ve ırkçı ifadeler içeren yazılar asıldı. Yetkililerden alınan bilgiye göre yazıda, “İslam durdurulmalı. Amsterdam’ın kuzeyinde, Erdoğan’a bağlı mega diyanet camisi istemiyoruz.” ifadeleri yer aldı. Daha önce birçok kez benzer saldırıların yaşandığı Hollanda’da, yapılan bu eylemlerle Müslümanların korkutulmaya çalışıldığı dile getirildi.

Öte yandan, Hollanda’da Denk Partisi’nin, başkentteki camiye yapılan İslamofobik saldırının parlamentoda tartışılması teklifi reddedildi. Yüzlerce İslamofobik saldırıya rağmen konunun gündemden uzak tutulması çabası üzücü bulunuyor.

Aybüke Rabia HALİL
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

Çinlilerin Guyana’ya Gelişinin 165. Yılı Kutlandı

Editör
-
0
Çinlilerin Guyana’ya Gelişinin 165. Yılı Kutlandı

12 Ocak 2018 Cuma günü, Çinlilerin Guyana’ya varışının 165. yılı kutlandı. 12 Ocak 1853’te, 252 Çinli göçmenin ilk topluluğu İngiliz Guyana’ya geldi. Başkan David, Guyana’nın sonsuza dek Çinli göçmenleri kabul edeceğini söyledi.

1853-1879 yılları arasında ki birkaç Çinli, tarihçiler ve antropologlar tarafından bahsedilen yerel ev topluluğuna derinden entegre olmuştu. 1920’den sonra birçok Çinli torun mesleklere ve entelektüel sektöre katılmaya başladı. Bu entelektüel sınıf, siyaset ve kültür ile iş dünyası ve sanayiye katkıda bulundu. 1853’te Guyana’ya göç eden insanlar çeşitli sektörlerde bu ülkeye katkı sağladılar. Ekonomik, sosyal ve politik açıdan buranın gelişmesine yardımcı oldular. Spor alanında oldukça başarılı bir yol izlendi.

Ocak 2017’de Başkan David Granger, 12 Ocak’ı Çin Varış Günü ilan etti. Başkan, “Çinli girişimciler önemli etkiler sağlayarak; ticaret, inşaat, misafirperverlik ve madencilik sektörlerine katılımlarını genişletiyorlar. Guyana’nın büyümesine katkıda bulunmaya devam ediyorlar. “dedi. Guyana’ya, sürekli Çin göçünün iki ülke arasındaki mükemmel ilişkileri kanıtladığını ve hükümetin ortak bir vizyon geliştirmek için bu büyük uluslararası ortakla çalışmaya devam edeceğine söz verdi. Ayrıca Guyana’daki Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçiliği Temsilcisi Chen Xilai, Guyana ve Çin arasındaki işbirliğinin yoğunlaşmasının özellikle de savunma, eğitim, ekonomik kalkınma, sağlık, altyapı geliştirme ve güvenlik alanlarında yoğunlaşmasının hem Guyana hem de Çin için karşılıklı yarar sağladığını belirtti. Xilai, Guyana’nın 1972’de, Çin ile diplomatik ilişkiler kuran ilk İngilizce konuşan Karayip ülkesi olduğunu da sözlerine ekledi.

Gamze BOZKURT
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

Honduras Devlet Başkanı’na Karşı Protesto

Editör
-
0
Honduras Devlet Başkanı’na Karşı Protesto

Honduras’ta Kasım ayında yapılan tartışmalı seçim sonucu Juan Orlando Hernandez iktidara gelmişti. Eski Honduras Devlet Başkanı Jose Manuel Zeleya ve seçimde kaybeden Başkan Adayı Salvador Nasralla, Hernandez’in zaferini tanımadılar ve sonuca itiraz ediyorlar.

Honduras’ın Diktatörlüğe Karşı Muhalefet İttifakı, görevdeki Başkan Juan Orlando Hernandez’in tartışmalı yeniden seçimini protesto etmek için bir dizi yürüyüş başlattı.

12 Ocak Cuma günü Tegocigalpa’da Honduras Cumhurbaşkanlığı yakınlarında şiddetli çatışmalar yaşandı. Yerel kaynaklara göre, çatışmalarda 17 polis memuru ve 6 sivilin yaralandığı bildirildi. Ayrıca güvenlik güçlerinin göz yaşartıcı gaz ateşlediği ve protestoyu dağıtmak için su topları kullandıkları bildirildi. Cuma günkü protestolardan alınan bir video, eski Başkan Manuel Zeleya’nın askeri polis tarafından itildiğini gösterdi. Ayrıca Zeleya ve Nasralla göz yaşartıcı gazın etkisinde kaldı. Gözlemcilere göre, UNE TV’den 4 gazeteci ve çevresindekiler dövüldü. Protesto esnasında Özgürlük ve Yeniden Oluşum Partisi Milletvekili Jari Dixon’ da yaralandı.

Başkan Hernandez’ de, protestocuların yakınlardaki Marriott Oteli’nin zarar gördüğünü belirterek, muhalefeti şiddetten dolayı suçladı.

Muhalifler boykotun bir parçası olarak, Honduraslıları toplu taşıma araçlarını ve bankaları kullanmamaya çağırıyor. Ayrıca muhalefet, Honduraslıları, Wendy’s, Dunkin Donuts, Mc Donalds, Denny’s ve Pizza Hut gibi çeşitli ABD merkezli restoran zincirlerini boykot etmeye çağırıyor.

Son olarak Nasralla ve Zeleya, Devlet Başkanı Hernandez’in 27 Ocak’ta göreve başlamasını engelleyeceklerini söyledi.

Eralp Cemal PASİN
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

İtalya’da Seçim Hazırlıkları Sürüyor

Sabri Versan
-
0
İtalya’da Seçim Hazırlıkları Sürüyor

İtalya’da Bakanlar Kurulu genel seçim tarihi olarak 4 Mart 2018’i onayladı. Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella, seçim sürecini başlatacak olan Cumhuriyet Senatosu ile Temsilciler Meclisinin feshedilmesine ilişkin kararnameyi imzaladı.

Seçimlere kadar Başbakan Paolo Gentiloni ve kabinesi görevini sürdürecek. (Merkez-Sol) Demokrat Parti Başkanı Sandro Gozi, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’nun Avrupa yanlısı ve anti-popülist kampanyasının parti tarafından benimsendiğini, The Guardian gazetesine yaptığı açıklamalarda seçimin İtalya çıkarları için olduğunu fakat Avrupa’nın 1 numaralı konu olduğunu açıkladı. Gozi,kendini Erasmus neslinin veya AB’yi gören genç liderler grubunun bir parçası olarak tanımlıyor. Demokrat Parti’nin temel argümanı daha güçlü bir Avrupa’nın yabancılaştırmaya yol açan popülizmi yenebileceği yönünde. Avrupa’da şu an ki politik bölünme euroskeptik ve Avrupa yanlısı olarak 2 şekilde karşımıza çıkıyor. Demokrat Parti, İtalya’daki göç, büyüme ve güvenlik problemlerine siyasal çözümlerin birleşik bir Avrupa ile olacağını ifade ediyor. Popülizm, göç ve terörizmden dolayı kontrol kaybı korkusudur. Bu korkular ulus ötesi olgularla provoke ediliyor. Bu yüzden, popülistler doğru sorulara yanlış cevaplar veriyor.

”Geriye gidelim ve sadece ulusal sınırlarımı kontrol edelim.” Gozi, İtalya’daki göç problemimin birleşik bir Avrupa’dan değil, Avrupa’nın yokluğundan kaynaklandığını, Polonya ve Macaristan gibi AB’den fon alıp ulusalcı davranan ve mültecileri kabul etmeyen ülkeler olduğunu, dolayısıyla kriz anında dayanışma konusunda yükümlülüklerini yerine getirmeyen bu tarz Avrupa ülkelerine AB fonu verilmemesi üzerine basit bir kuralın oluşturulması gerektiğini açıkladı.

İtalya’daki seçimler, AB tarafından yakından izleniyor çünkü İtalya, G7 ülkelerinden biri ve Euro-Zone’nun 3. en büyük ekonomisi. İtalya’daki ekonomik durum, Euro-Zone’u da etkiliyor. Brexit’ten sonra Almanya ve Fransa’nın görmek isteyeceği en son şey İtalya’nın, AB dışına çıkması olurdu.

Seçim hazırlıklarına baktığımızda; Demokrat Parti Avrupa yanlısı görüşü, 5 Yıldız Hareketi Partisi “Anti-eurozone and Euroskeptik görüşü, ve Berlusconi’nin partisi Forza İtalya ise, euroskeptik olan Kuzey Lig partileri ile müttefik olma görüşünü benimsiyor. Anketler Berlusconi’nin partisi çoğunluğu oluşturacak yönünde veya Almanya’ daki gibi merkez sağ ve merkez sol partilerle koalisyonla sonuçlanacağı yönünde.

Asude UYSAL
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

● Wintour, Patrick(2018), Italy Election: Governing Party to Follow Macron’s Pro-EU Playbook, <https://www.theguardian.com/world/2018/jan/20/italy-election-pd-follow-macron-pro-eu-playbook-sandro-gozi > , erişim:20 Ocak 2018
● Anonim(2017), İtalya’da Seçim Tarihi Belli Oldu,Ancak İktidar Krizi Kapıda, < http://www.haberturk.com/italya-da-secim-tarihi-belli-oldu-ancak-iktidarsizlik-ihtimali-mevcut-1775271 >, erişim: 20 Ocak 2018
● Anonim(2017),İtalya Seçim Tarihini Belirledi:’’Umarım Benim Partim Kazanır, < http://www.hurriyet.com.tr/italya-secim-tarihini-belirledi-umarim-benim-partim-kazanir-40693620 >, erişim: 20 Ocak 2018

Fransa Cumhurbaşkanı Macron İngiltere’de Theresa May ile Görüştü

Sabri Versan
-
0
Fransa Cumhurbaşkanı Macron İngiltere’de Theresa May ile Görüştü

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İngiltere Başbakanı Theresa May ile bir görüşme gerçekleşti. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bu yıl 35’incisi düzenlenen İngiltere-Fransa Zirvesi kapsamında yer aldı.

Resmi törenle karşılanan Macron, May’in seçim bölgesi olan ülkenin güneyindeki Maidenhead’de ki bir restoranda İngiltere Başbakanı Theresa May ile çalışma yemeğinde bir araya geldi. İngiltere Başbakanlığı’ndan yapılan açıklamalara göre, May ve Macron’un görüşmesinde, küresel ve bölgesel güvenlik konularının ele alındığı bildirildi. Ayrıca iki liderin gündeminde Brexit sonrası ikili ilişkiler ve İngiltere’ye geçmek için Fransa’nın Calais kenti çevresinde toplanan göçmenlerin durumunun da yer aldığı edinilen bilgiler arasında.

Cumhurbaşkanı olarak ilk kez İngiltere’ye giden Emmanuel Macron, yemekten sonra zirveye katılmak üzere, İngiltere Başbakanı Theresa May ile yakındaki Sandhurst Kraliyet Askeri Akademisine geçtiler. Macron karşılama töreninin ardından Theresa May ile basına kapalı düzenlenen zirveye katıldılar.

Gerçekleşen zirvede, bundan sonra liderler ve her iki ülkenin bazı kabine üyelerinin katılımlarıyla yapılacak olan toplantılarda güvenlik konularının görüşülmesi ve iki ülke arasındaki iş birliklerini kuvvetlendirecek kararların alınmasının yanı sıra İngiltere’nin, Fransa’nın Calais’deki sınırının güvenliğinin sağlaması için yılda 44,5 milyon sterlin ödemeyi kabul ettiği açıklandı. İngiltere hükümetinin ayrıca, Fransa’nın Afrika’daki terörle mücadele çalışmalarına askeri, insani yardım faaliyetlerine de yaklaşık 50 milyon sterlinlik mali destek sağlayacağı edinilen bilgiler arasında.

Halil ÇANKAYA
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

Anonim (2018), Fransa Cumhurbaşkanı Macron İngiltere’de, <https://www.haberler.com/fransa-cumhurbaskani-macron-ingiltere-de-10469474-haberi/>, Erişim: 18/01/2018

Anonim (2018), Anadolu Ajansı, Fransa Cumhurbaşkanı Macron İngiltere Başbakanı May ile görüştü, <http://www.milliyet.com.tr/fransa-cumhurbaskani-macron-gundem-2593495/>, Erişim: 18/01/2018

Anonim (2018), Anadolu Ajansı, Fransa Cumhurbaşkanı Macron İngiltere’de, <https://www.ulusal.com.tr/dunya/fransa-cumhurbaskani-macron-ingiltere-de-h189709.html>, Erişim: 18/01/2018

Anonim (2018), Anadolu Ajansı, Fransa Cumhurbaşkanı Macron İngiltere’de, <http://www.star.com.tr/yerel-haberler/fransa-cumhurbaskani-macron-ingilterede-201808/>, Erişim: 18/01/2018

Macron: Eğer Şartlar Kabul Edilirse, Birleşik Krallık’ın Brexit Sonrasında Ortak Pazara Erişimi Mümkün

Sabri Versan
-
0
Macron: Eğer Şartlar Kabul Edilirse, Birleşik Krallık’ın Brexit Sonrasında Ortak Pazara Erişimi Mümkün

Birleşik Krallık’a ziyarette bulunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Brexit sonrasında Birleşik Krallık’ın Ortak Pazar’a eskisi kadar dâhil olabilmesi için AB’nin zorunlu koştuğu şartları yerine getirmesi gerektiğinden bahsetti.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bu yıl 35’incisi düzenlenen İngiltere-Fransa Zirvesi kapsamında adadaydı. Resmi törenle karşılanan Macron, İngiltere Başbakanı Theresa May ile çalışma yemeğinde bir araya geldi. İkilinin gündeminde Brexit sonrası ikili ilişkiler ve İngiltere’ye geçmek için Fransa’nın Calais kenti çevresinde toplanan göçmenlerin durumu vardı.

Cumhurbaşkanı olarak İngiltere’ye ilk ziyaretini gerçekleştiren Macron ise konuşmasında Brexit’in sonrası iki ülke arasındaki, ekonomik ve siyasi ilişkilere değindi.

Macron açıklamasında, “Brexit kararı beni üzse de bu benim değil İngiltere halkının aldığı karar, büyük saygı duyuyorum” diyerek, “Biz ortak pazarın korunmasını istiyoruz. Tercih İngiltere’nin. Ortak pazara erişmek istiyorlarsa, buyursunlar. Ama o zaman AB bütçesine katkı yapmak ve kurallara uymak zorundalar.” şeklinde konuştu. Öte yandan İki ülke arasında çok sayıda bakanın katılımıyla gerçekleşen zirvenin sonunda 77 maddelik bir ortak bildiri de yayımlandı.

Mustafa BİLGİN
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

1...179180181...598Page 180 of 598

© 2023 Powered by TUİÇ