Home Blog Page 172

ABD ile Kritik Görüşme

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster ile dün gece telefonda görüştü. Görüşmede, ABD, PYD/YPG’ye silah vermeyeceğini teyit etti.

ABD ile kritik görüşmede, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster ile telefonda görüşmesinde, bölgede PKK, DEAŞ ve El Kaide olmak üzere terörün her türlüsüne karşı yürütülen mücadelenin önemi vurgulandı. Görüşmede, PYD/YPG’ye silah verilmeyeceği hususu teyit edildi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın’ın, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster ile telefon görüşmesinde, Türkiye’nin meşru güvenlik kaygılarının dikkate alınmak zorunda olduğu vurgulandı, yanlış anlamaları önlemek için yakın koordinasyon içinde olunması konusunda mutabık kalındı.

Geçtiğimiz günlerde de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasında gerçekleşen telefon görüşmesine ilişkin basın açıklaması yapılmıştı. ABD’nin Suriye’de, Türkiye sınırına 30 bin kişilik terör ordusu kurma kararı ve Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Harekâtı ile gerilen Türkiye-ABD ilişkilerinde liderler arası temas gerçekleşmiş, Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadele çerçevesinde terör örgütü PYD/YPG’ye  ABD’nin silah desteğine son vermesi gerektiğine tekrar dikkat çekmişti.

Rojin TURAN
o-Staj 2018 ORTAM Stajyeri

Kaynakça:

 

Davos Zirvesi’nin Odağı: Portekiz

İsviçre’nin Davos kentinde bu sene 48.si düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu başladı. Zirveye 70’ten fazla ülke katılım gerçekleştirdi. Portekiz, gelişen ekonomisiyle zirvenin odak noktalarından biri haline geldi.

Portekiz, 2013’te yaşadığı krizden çıkarak ve büyük bir ivme yakalayarak ekonomisini hızla geliştiriyor. Portekiz Ekonomi Bakanı Manuel Caldeira, Portekiz’de bir gelişimin söz konusu olduğundan bahsetti. Kemer sıkma politikasından, ılımlı ekonomiye geçmenin çok önemli olduğunu belirten Caldeira, bu politika ile kamu borcunun ve kamu sektörü açığının azaltılabileceğini ve ekonomik büyüme için bir alan yaratılabileceğini sözlerine ekledi. Bu sayede halkın ve yatırımcının piyasaya olan güveninin artacağını savunan Caldeira, Portekiz’den ve dünyadan son 20 yılın rekorunu kıran sayıda yatırımcıyı ülkelerine çektiklerini belirtti.

Manuel Caldeira, 2017’de gayri safi milli hasılanın yüzde 2.8 oranında büyümesi ve 2018 verilerinin de gelişme göstermesi, 2017 yılında ihracat oranının yüzde 11.5 artması, şirketlerin rekabet gücünün arttığını ve uluslararası pazarın genişlediğini gösterdiğini ifade etti. Yaşanan ekonomik gelişme, sadece beli kesimlerde görülmedi. Halk içerisinde yayıldı ve en fakir kesimin bile refah seviyesinde bir artış görüldü.

Avrupa’nın, Brexit ile ilgili mali sorunlara takılması durumunda gençler ve diğer vatandaşların harekete geçemeyeceğini savundu. Ancak kendisini dünya ticaretinin önemli bir paçası halinde görmesi ve geleceğe bu şekilde yaklaşması ve ar-ge çalışmalarına önem verilmesi durumunda iç yapısındaki büyümenin artacağını ifade etti. Bu projenin Güney Amerika ve dünyanın diğer bölgeleriyle Avrupa arasında bir köprü kuracağını sözlerine ekledi.

Eda SUBAŞI
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

AB’den Üst Düzey 7 Venezuela Yetkilisine Yaptırım

Avrupa Birliği (AB), Venezuela’ya seyahat yasağı ile mal varlıklarının dondurulmasını içeren kısıtlayıcı tedbirler uygulama kararı aldı. AB Konseyinden yapılan yazılı açıklamada, AB’nin, Venezuela’daki siyasi krize barışçıl çözüm bulunmasına katkı sağlamak için kısıtlayıcı tedbirler uygulanması konusunda karar aldığı belirtildi. Kararda, Venezuela’da resmi pozisyonlardaki 7 kişiye kısıtlayıcı tedbir getirildiği, bunun seyahat yasağı ve mal varlıklarının dondurulmasını da içerdiği kaydedildi.

Tedbirlerin, demokratik prensiplere ve hukukun üstünlüğüne saygı duymayan, insan haklarını ihlal eden kişileri hedef aldığı ve hemen uygulamaya gireceği bildirildi.

AB’nin, Venezuela’ya diyalog ve uzlaşı çağrısı yaptığı hatırlatılan açıklamada, müzakerelerin Venezuela halkının ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlayacak tek yol olduğu vurgulandı.

Venezuela Dışişleri Bakanı, AB’nin uyguladığı tek taraflı yaptırımları kınayarak, hedefin Bolivarcı Devrim olduğunu belirtti. Jorge Arreaza, Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğu (CELAC) forumunda yaptığı açıklamada, ” Avrupa Birliği’nin, ABD emperyalizminin kuyruğuna takılması üzüntü vericidir. Avrupa Birliğinin, Venezuela vatandaşları, yetkilileri ve aynı zamanda kamu gücünün başkanları olan Venezuela’ya karşı bir dizi kısıtlayıcı tedbir uygulaması da üzücü bir durumdur.” ifadelerini kullandı. Arreaza, AB’nin yaptırımlar konusundaki ısrarının muhalefetle diyaloğu geliştirmek değil, aksine, Bolivarcı Devrim’e ve Venezuela’da ki demokratik kurumlara saldırmak olduğunu vurguladı.

Sinem DAY
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

Başkan Morales’in Harcamaları Eleştiriye Tutuldu

2017 yılındaki harcamaları nedeniyle eleştirilen Guatemala başkanı Jimmy Morales  harcamaları azaltma kararı aldı. 2017 yılında yapılan 40.000 dolarlık harcama halkın eleştirilere başlamasına neden olmuştu.

Gözlük, şampuan, vitaminler, spor araç gereçleri gibi kendine özel harcamaların da başkanlık ofisinden yapılması üzerine ofisteki yöneticiler açıklamalar yaptı. Başkan sözcüsü Heinz Heimann, tenis kıyafetlerinin Amerika Birleşik Devletleri büyükelçisiyle yapılacak olan etkinlik için alındığını söyleyerek Başkanı korudu.

Nuevo Diario gazetesinin yaptığı araştırmada ofisin bir şişe viskiye 400 dolardan daha fazla ve kuru temizlemeye 4000 dolar harcama yaptığını belirtti. Aylık 20.000 dolarla bölgedeki en yüksek başkan maaşlarından birini alan Morales ise bu suçlamalara kızgınlıkla karşı çıkıyor.

Guatemala bölgedeki en yüksek gayri safi milli hasılaya sahip ülke ancak gelir dağılımındaki eşitsizlikler ve nüfus büyümesinin çok hızlı olması nedeniyle en yüksek yoksulluk oranına sahip. Nüfusun %75’ten daha fazlası yoksulluk çizgisinin altında zorlu koşullarda yaşamlarını devam ettiriyor. Ülkede anne ve çocuk ölüm hızları çok yüksek. Gelir dağılımı konusunda dünyadaki en eşitliksiz ülkelerin başında gelen Guatemala’da en zengin %10’luk kesim gelirin %50’sine,en fakir kesimler ise %1’den daha azına sahip. Yolsuzluk karşıtı gruplardan biri olan Justicia’ya, yapılan harcamaları sert bir şekilde eleştirerek Başkanın sakızını bile kamu parasıyla aldığını söyleyip harcamaları gereksiz bulduklarını belirttiler. Kampanya sloganında ”ne yolsuzluk, ne hırsızlık” diyerek yolsuzlukların önüne geçeceğini söyleyen başkanın aşırı harcamalarının yasal olup olmadığını belirlemek için soruşturmalar hala devam ediyor.

Selcan Buse DORA
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

Lüksemburg Başbakanı’ndan Cennet Belgeleri Yorumu

Lizbon’da Web Zirvesi’nde konuşan Lüksemburg Başbakanı Xavier Bettel, dijital endüstrinin ülkeleri için büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti. Çok büyük bir ülke olmadıklarını ama söz konusu dijital endüstri olduğunda Lüksemburg’un piyasadaki büyük oyunculardan olduğunu söyledi. Davos ülkelerine ya da uluslararası ölçeklere bakıldığında her zaman ilk on-on beş ya da yirmi ülkenin içinde yer aldıklarını söyleyen Bettel, dijital endüstrinin Avrupa’nın öncelikleri arasında yer aldığını sözlerine ekledi. Amerika ve Asya arasında sıkışıp kaldıklarını düşünen Bettel, ortak bir strateji geliştirmenin çok önemli olduğunu savundu. Bellet, Lüksemburg’un küresel çapta bir oyuncu olduğunu ve iş istihdamının yüzde beşinin dijital alanda olduğunu ifade etti

Bellet, vergi uyumlaştırmasının Lüksemburg için çok önemli olduğu görüşünde. Herkesin aynı derecede vergi vermemesi gerektiğini savunan Bellet, çifte-vergi muafiyetinin hiç vergi ödememeye yol açmasını engellemek gerektiği kanısında. Lüksemburg bugün hiçbir kuruluş tarafından kara listede değil. Bellet, Lüksemburg’un yapması gerekenin oturup vergi ödemeyen şirketler konusunda ne yapılabileceğini tartışmak olduğunu belirtti. LuxLeaks, basına sızdığında herkesin şaşırdığını sonrasında bakıldığında aslında Avrupa’nın her yerinde durumun aynı olduğunu söyleyen Bellet, meselenin bir tür “EuroLeaks” olduğunu sözlerine ekledi. Düzenleme ve yasalara rağmen meselenin her yerde küresel boyutta olduğunu söyleyen Bellet, yasaların var olduğunu ama ahlaki bir duruşa da ihtiyaç olduğunu sözlerine ekledi.

Bellet, LuxLeaks’ın tamamen hukuksal olduğunu söyledi. Çok kar yapan birinin nasıl ki vergi ödemediğini, küçük bir işletmesi olan birinin herkes gibi vergisini ödediğini sorgulayan Bellet, ihtiyaç olan tek şeyin düzenleme olduğunu ancak o şekilde herkesin vergisini ödeyeceğini ifade etti.

Eda SUBAŞI
o-Staj 2018 AÇAM  Stajyeri

Kaynakça:

İspanya, Puigdemont’un Adaylığını Yargıya Taşıyacak

İspanya Başsavcılığı, Charles Puigdemont’un Danimarka’ya gitmesi halinde, hakkında tutuklama ve iade kararı çıkarılacağını belirtti. Yapılan yazılı açıklamada, “Parlamento dokunulmazlığı ayrıcalığının, dokunulmazlık sahibi olarak yorumlanması kabul edilemez.”

“Dokunulmazlık güvencesi, mahkeme kararı çerçevesinde Puigdemont’u tutuklamayacağımız anlamına gelmez.”

Yüksek Mahkeme, Belçika’ya kaçan Puigdemont ve dört eski bakan hakkındaki “tutuklama ve iade” kararını geri çekmişti.

İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, eski Katalan Başkanı Carles Puigdemont’un görevine devam etmesini engellemek için Anayasa Mahkemesine başvurmayı planladıklarını açıkladı.

Katalonya Parlamentosu Başkanı Roger Torrent, görevden alınan ve  İspanya’ya dönmesi durumunda tutuklanacak Puigdemont’u, özerk yönetim başkanlığı  için tekrardan aday göstermişti.

Puigdemont, Belçika’da gazetecilere verdiği demeçte, “Vatandaşların istediği şeyleri yapmaya çalışacağız.” dedi. Puigdemont, Katalan Parlamentosu Sözcüsü Roger Torrent ile yaptığı görüşme sonrasında basına yaptığı konuşmada, Katalan cumhurbaşkanlığı için yapılan güven oylamasının 30 Ocak’ta yapılacak genel kurulda gerçekleşeceğini söyledi.

İspanya Başbakan Yardımcısı Soraya Saenz de Santamaria, “Bu ciddi suçlardan dolayı ulusal topraklarda aranan bir kişi, Katalan hükümetinin başına geçmek için yemin etmeye çalışamaz.” dedi.

Katalan parlamentosu ekim ayında bağımsızlığını ilan etmesinin ardından, Belçika’ya kaçan Puigdemont, aralık ayı seçimleri sonrasında ayrılıkçı partilerin salt çoğunluk elde ettiklerini gördükten sonra Katalonya’yı tekrar yönetecek adayı seçti. Katalan parlamentosu 31 Ocak’a kadar Katalan cumhurbaşkanlığına oy verecek.

Gamza AZMAN
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

İrlanda Kürtaj Yasağını Referanduma Götürülüyor

İrlanda, ülkedeki kürtaj yasağını referanduma sunacağını açıkladı. Başbakan Leo Varadkar, yaptığı açıklamada, gelecek 2 yıl içinde aralarında ülkedeki kürtaj yasağının da bulunduğu 7 başlıkta referandum yapılacağını bildirdi. Varadkar’ın en erken gelecek yıl mayıs ayında yapılabileceğini ifade ettiği kürtaj referandumu için kesin tarihin parlamentodaki ilgili komisyon tarafından aralık ayı içinde belirlenmesi bekleniyor.

İrlanda anayasası kürtaja sadece annenin hayatının tehlikede olması halinde izin veriyor. Anayasa, kürtajı; tecavüz, ensest, kaçınılmaz düşük gibi durumlarda da yasaklıyor. Avrupa Birliği Üyesi İrlanda’da kürtaj maddesi, annenin hayatının tehlikede olduğu durumlarda operasyona izin verecek şekilde 2013’te değiştirilmişti. Maddenin kaldırılmasına karşı çıkanlar, çocuğun hayatının da anneninki kadar değerli olduğunu savunuyor. Mevcut yasalara göre, izin verilen haller dışında kürtaj yaptıran kadın 14 yıla kadar hapis cezası alabiliyor. Bununla birlikte, yasa, kadınlara kürtaj yaptırmak için yurt dışına gitme izni veriyor.

Ülkede yapılacak referandumlardan biri de “kutsal değerlere hakareti” suç olmaktan çıkartmayı öngörüyor. Yaklaşık yüzde 80’i Katolik olan ülkede 2009’da kutsal değerlere hakaret sadece Hristiyanlık için geçerli bir suç olmaktan çıkarılarak diğer dinleri de kapsayacak şekilde genişletilmişti. İrlanda’nın referanduma sunacağı değişiklikler arasında seçme yaşını 16’ya indirme, yurt dışında yaşayan vatandaşların cumhurbaşkanlığı seçiminde oy vermesine olanak tanıma, belediye başkanlarının doğrudan seçilmesi ile boşanma öncesinde eşlerin ayrı yaşaması gereken 2 yıllık süreyi azaltma da bulunuyor.

Gözde Nur MERAL
o-Staj 2018 AÇAM  Stajyeri

Kaynakça:

Hollanda: “YPG Masum Değil”

Hollanda Dışişleri Bakanı Halbe Zijlstra, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Suriye’nin Afrin Bölgesi’nde başlattığı “Zeytin Dalı Harekatı’na” ilişkin milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Zijlstra, “Bu bir Türk, Kürt çatışması değildir. Bunun Hollanda’da da böyle olmaması gerekir. Kabinede, ülkede gerginliğin tırmanmaması için gereken görüşmeler yapılıyor.” diye konuştu.

Birleşmiş Milletler (BM) Şartı’nın meşru müdafaa hakkını düzenlediği 51. maddesine de atıfta bulunan Zijlstra, “Türkiye’ye karşı açıkça saldırılar oldu. Türkiye’nin kendini savunması için yeterli işaretler var. YPG masum değil. Hollanda hükümeti, YPG’yi hiç bir zaman desteklemedi. YPG ile PKK arasında güçlü bağlantılar var. PKK ise hem Hollanda hem de Avrupa’ya göre bir terör örgütüdür.” dedi.

Hollanda hükümetinin hareketle ilgili kaygıları da olduğunu kaydeden Zijlstra, “Türkiye ile gereken görüşmeleri yapıyoruz. Fakat, Türkiye’nin yaptığı hareket, uluslararası mücadeleye karşı ve yasa dışı değil. Bu durumda hareketi yargılamamız doğru olmaz.” ifadesini kullandı.

Aybüke Rabia HALİL
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

İsveç, Psikolojik Savunma Organı Kuruyor

İşveç Başbakanı Stefan Löfven, Sälen’de gerçekleştirilen güvenlik konferansında seçimlerden sonra yeni bir Psikolojik Savunma Organının kurulacağını açıkladı. Psikolojik Savunma Organının amacı, insanların barış ve refahını sağlamak ve yanlış bilgi veya haber kampanyalarını caydırarak halkın doğru bilgilere sahip olmasını sağlamak.

İsveç, özellikle 2018 seçimlerinde Doğu’daki en önemli ve en büyük komşusu olan Rusya’nın etkisinden veya propogandalarından korunmayı amaçlıyor. Löfven, Rusya dışında da başkalarının seçimleri provoke edebileceğini bu yüzden yeni tehditlere karşı da hazırlıklı olduklarını açıkladı. Rusya, özellikle İsveç’in NATO üyesi olma olasılığına karşılık, seçimlere müdahale etmeye kalkışabilir fakat İsveç’in gündeminde ve halk arasında NATO üyeliği fikri henüz yok.

Başbakan Löfven, seçim sistemlerinin sağlam olduğunu, istihbarat servislerinin şüpheli işlemler konusunda önceden uyardığını ve seçimlere gerekli fonların sağlandığını ifade etti. İsveç, Brexit Referandumu’nun ve 2016 AB Başkanlık Seçimleri’nin yaşadığı problemleri yaşamamak için yabancı gruplar veya provokasyonlara karşı savunma sistemini güçlendiriyor. Bu konuda İsveç Sivil Riskler Ajansı 2017’den beri analizler yapıyor. Ukrayna krizi ve Kırım’ın ilhakına yol açan seçimden sonra Rusya’ya komşu ülkelerin siber saldırı ve anti-fake haberlere karşı savunma politikalarına odaklandıkları görülüyor.

Asude UYSAL
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

 

30. Afrika Birliği Zirvesi’nde Yolsuzlukla Mücadele Kararlılığı Vurgulandı

Üst Düzey Afrikalı yetkililer, Afrika Birliği’nin yoğun çaba sarf ettiği yolsuzluk konusunda mücadele kararlılığını dile getirdiler.

30. Afrika Birliği Zirvesi, birliğin genel merkezi olan Etiyopya’nın Başkenti Addis Ababa’da ‘Yolsuzlukla Mücadelenin Kazanılması: Afrika’nın Dönüşümüne Sürdürülebilir Bir Yol’ temasıyla başladı.

Zirvede bir konuşma yapan Birleşmiş Milletler (BM) Afrika Ekonomi Komisyonu Genel Sekreteri Vera Songwe, “Afrika Birliği’nin tahminlerine göre, kıtada her yıl 148 milyar dolar yolsuzluk faaliyetlerine akıtılıyor ve bu kıtanın ortalama GSYH’nin yüzde 25’ine denk geliyor.” dedi. Songwe, yolsuzluğa karşı savaşı kazanmak için Afrika’nın yeniden yapılandırılması gerektiğini kaydetti ve ekledi: “Birçok Afrika ülkesi önümüzdeki 10 yıl içinde orta gelirli statüye ulaşma hedeflerine doğru ilerliyor ancak yolsuzlukla mücadelede agresif ve hızlı bir şekilde adım atılmadıkça bu hedef gerçekleştirilemeyecek.”

Toplantıda konuşan Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Musa Faki Muhammed ise, kıtada ki yolsuzluğun son bulması için köklü çözümlere ihtiyaç olduğunu ve Afrika’nın kaynaklarının kalkınmaya harcanmasının gerektiğini belirtti. Afrika Birliğinin mali bağımsızlığını kazanma çabalarına değinen Muhammed, “Afrika iktisadi bağımsızlığı olmazsa hiçbir şeydir.” ifadesini kullandı.

Zirvenin oturum aralarında gazetecilerle bir araya gelen Kenya Dışişleri Bakanı Amina Mohamed, yolsuzlukla mücadeleyi ‘kazanımlar, hızlı kazançlar’ sağlayabilecekleri alan olarak belirlediklerini söyledi. Bununla beraber Afrika ülkelerini kurumlarını güçlendirmeye ve bir araya getirmeye çağıran Mohamed, Afrika’nın yolsuzluklara meydan okuyacak yapılar oluşturması gerektiğini söyledi.

Enes YÜCEL
o-Staj 2018 AFRAM Stajeri

Kaynakça: