Home Blog Page 169

Macron, 48. Dünya Ekonomik Forumu’nda ‘’Fransa’yı Avrupa’nın Kalbine Getireceğiz’’ Dedi

İsviçre’nin Davos kasabasında bu yıl 48’ncisi düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu’nda (WEF) konuşan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransa’nın ekonomik izlemine ilişkin konuştu.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransa’nın ekonomik izlenimine dair yapmış olduğu konuşmasında, “Fransa’yı Avrupa’nın kalbine geri getireceğiz.” dedi. Davos’ta Dünya Ekonomik Forumunda (WEF) bulunma nedeninin ‘’harekete çağrı” dolduğunu ifade eden Macron, ekonomik sıkıntı, işsizlik gibi sorunlara çarenin “sınırları kapatma” olmadığını ve küreselleşmenin çare olacağını belirtti.

Fransa’nın daha iyi rekabet edebilmesi için eğitime, yeniliğe ve gelişime daha fazla para ayıracağını belirten Macron, konuşmasında daha fazla eğitimli, yenilikçi ve bilgili insani yatırıma ihtiyaç olduğuna değinerek, “Daha fazla beyine, daha az silaha ihtiyaç var.” ifadelerine yer verdi. Diğer yandan Macron, konuşmasında eğitimde kaydedilen gerileme sebebiyle eğitim sisteminde yenilikler yapacağını belirterek, gayri safi milli hasılatın yüzde 5’ini eğitime ayıracağını açıkladı.

Konuşmasında, “Fransa’yı Avrupa’nın kalbine geri getireceğiz.” diyen Macron, Almanya Başkanı Angela Merkel ile ortak faaliyetlerinin olduğunu ve Avrupa Birliğinin gelişmek için uzun bir döneme ihtiyaç olduğunu bunun için iyi bir strateji yürütmesi gerektiğini açıkladı. Ayrıca konuşmasında, ‘’Amacımız, Fransa’yı tekrar Almanya ve Kuzey Avrupa ile aynı hizaya getirmek.” diyen Macron, “Ülkeler, kurumlar, STK’lar ve şirketler arasında büyük bir iş birliği gerekiyor.” açıklamasında bulundu.

Halil ÇANKAYA
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

Suu Kyi’den, ABD’li Diplomata: “Sen İstifa Etmedin, Ben Kovdum”

Myanmar’ın fiili Lideri Aung San Suu Kyi ile ABD’li Diplomat Bill Richardson arasında gerilim derinleşiyor. Myanmar’da  Arakan sorunu ile ilgili kurulan uluslararası komisyonda istifa ettiğini açıklayan diplomat bunu, Nobel Barış Ödüllü Suu Kyi’in saldırgan halleri ve ahlaki liderlikten yoksun olmasıyla gerekçelendirilmişti. Bunun üzerine, Suu Kyi’nin ofisinde hem İngilizce hem Birmanca açıklama yapıp,” O istifa etmedi,biz kovduk.” mesajı verdi.

22 Ocak’ta Myanmar’ın başkenti de yürütülen görüşmelerde komisyonun 5 yabancı üyesinden biri olan Richardson’ın tavsiyede  bulunmak ile ilgilenmediğinin ortaya çıktığını öne süren açıklamanın İngilizce versiyonunda şöyle denildi:” Gelişen görüş farklılıklarının ışığında hükümet, Richardson’ın komisyona katılımını devam ettirmesinin ilgili tüm tarafların çıkarlarına olmayacağına karar verildi.” Birmanca açıklamada ise: “Katılımına son verme kararı alındığı.” belirtildi. ABD’li diplomat, Myanmar’daki Arakan Bölgesi’nden, Müslümanların Bangladeş’e kaçmasına yol açan krizin sebebini örtbas etmeye yönelik komisyonda oturmayı vicdanına yediremediğinden söz etmişti.

Zehra KÖSE
o-Staj 2018 APAM Stajyeri

Kaynakça:

Tunus’ta Mühendisler Grevde

Tunus Mühendisler Sendikası, çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebiyle iki günlük greve başlarken, bugün başbakanlık önünde protesto düzenledi.

Başkent Tunus’taki başbakanlık binasının önündeki Kasaba Meydanı’nda toplanan, kamu sektöründe çalışan mühendisler, hükümet karşıtı sloganlar attı.

Mühendisler Sendikası Genel Sekreteri Usame el-Harici, burada AA muhabirine yaptığı açıklamada, kamudaki farklı sektörlerden protestoya katılan mühendislerin “maddi ve manevi” koşullarının iyileştirilmesini talep ettiklerini dile getirdi. Harici, aynı çerçevede sendikanın 24-25 Ocak tarihlerinde iki günlük grev gerçekleştireceğini söyledi.

Tunus’ta devletin “kemer sıkma” tedbirlerini artırmak için geçen aralık ayında kabul ettiği bütçe, yılın ilk ayında art arda zamlara neden olmuş, bu zamları protesto etmek için başlayan gösteriler de kısa sürede ülke geneline yayılmıştı. Bir kişinin hayatını kaybettiği gösterilerde, şiddet ve yağma olayları yaşanmıştı.

Tunus İçişleri Bakanlığı, olaylarda 800’den fazla kişinin şiddet ve yağma olaylarına karıştıkları gerekçesiyle gözaltına alındığını açıklamıştı.

Başkentin kalbi konumundaki Habib Burgiba Caddesi’nde, 14 Ocak’ta devrimin yıl dönümünü kutlayan ve yeni bütçe yasasını protesto eden Tunusluların, herhangi bir olaya sebebiyet vermeden yürüyüş gerçekleştirmesi sonrasında gösteriler dinmişti.

Tunus hükümeti, yeni bütçenin getirdiği hayat pahalılığından etkilenen düşük gelirli ailelere 40 milyon dolarlık sosyal yardım; 200 bin aileye de ücretsiz sağlık hizmeti sağlanacağını açıklamıştı.

Öte yandan, fosfatın yoğunlukta bulunduğu Gafsa vilayetinde, kamuya ait maden şirketinin işe alım kurası sonrasında, “istihdam talebiyle” hafta başında üç ayrı kentte gerçekleşen protestolar şiddet olaylarına sahne olmuştu.

Gürkan ŞENTÜRK
o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

Kaynakça:

ABD, Rusya’ya Karşı Yaptırımlarını Ağırlaştırdı

ABD ‘nin, Rusya yaptırımlarının kapsamının genişlemesine Rus dumasından tepki geldi. Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Leonid Slutskiy, ABD’nin Rusya’ya yönelik yeni yaptırımlarının Rus-Amerikan ilişkilerinin durumunu daha da ağırlaştıran yeni yıkıcı bir adım olduğunu söyledi.

ABD Hazine Bakanlığı, daha önce Ukrayna krizini gerekçe göstererek Rusya’ya uyguladığı yaptırımların kapsamını genişlettiğini duyurmuştu. ABD Hazine Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, yaptırım listesine Ukrayna’daki duruma müdahil olduğu gerekçesiyle 21 kişi ile 12 şirket daha eklenmişti. Listeye dahil edilen isimler arasında Enerji Bakan Yardımcısı Andrey Çerezov ile Enerji Bakanlığı Yetkilisi Yevgeniy Grabçak öne çıkarken, Siemens’e ait türbinlerin Kırım’a sevkiyatı nedeniyle Rus savunma sanayi şirketi Rosteh’e bağlı Tehnopromeksport, İnteravtomatika şirketleriyle Tehnopromeksport Genel Müdürü Sergey Topor-Gilku’da yaptırım listesine alınmıştı. Ayrıca Gaz-Alyans, Power Machines, Vneshtorgservis, Kaliningradnefteprodukt, Ugolnye Tehnologii, Instar Lojistics, Evro Polis ve Surgutmebel gibi şirketler de listede yer alıyordu.

Bu karara karşı Rusya parlementosunun  alt kanadı Duma Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Leonid Slutskiy,  basın mensuplarına konuyla ilgili yaptığı durum değerlendirmesinde: “ABD’nin yeni yaptırımları, Rus-Amerikan ilişkilerinin durumunu daha da ağırlaştıran yeni yıkıcı bir adım. Bu yaptırımların, Washington’un kendi jeopolitik çıkarlarına, haksız rekabete hizmet etmek ve dünya piyasalarında üstünlük sağlamak amacıyla uygulamaya konduğu ortada.”  dedi.

Sibel Şevval KAÇAR
o-Staj 2018 AVRAM  Stajyeri

Kaynakça:

Katar: S- 400 Almak İçin Rusya İle Görüşüyoruz

Rusya son dönemde Türkiye’ye S-400 füze savunma sistemi satmıştı. Türkiye’nin ardından, Katar hükümetinin, S-400 füze savunma sistemleri almak için Rusya’yla görüşme halinde olduğu belirtildi.

Rus basınına konuşan Katar’ın Moskova Büyükelçisi Fahad Mohammad el Attiyah, Katar’ın S-400 sistemleri almayı planlayıp planlamadığı sorusuna “Bu sorunun yanıtı evet. Konuyla ilgili görüşmeler ileri safhada” yanıtını verdi.

İki ülke arasında ekim ayında askeri ve teknik işbirliği anlaşması imzalandığını anımsatan el Attiyah, “Bu anlaşma, Rusya ve Katar arasında savunma alanındaki işbirliğini ilerletmek için bir kapı açtı. Bu işbirliği, askeri teçhizat sevkiyatını, askeri eğitimi ve özel hizmetler seviyesinde işbirliğini içeriyor” dedi. Attiyah, Rusya ve Katar’ın büyükelçiliklerde askeri ataşe görevlendireceğini de kaydetti.

Katar, haziran ayında Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri dahil Körfez ülkeleriyle teröre destek iddiaları nedeniyle körfez ülkelerinin  diplomatik ilişkileri kesme ve yaptırım uygulama kararı alması üzerine kriz yaşamıştı. Katar bu suçlamaları reddediyor. Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu’nun ekim ayında Katar’a yaptığı ziyaret sırasındaysa Doha ile askeri teknik işbirliği anlaşması imzalanmıştı.

Kerem AYSU 
o-Staj 2018 ORTAM Stajyeri

Kaynakça:

Almanya’da Koalisyon Görüşmeleri Başladı

Almanya’da üçlü koalisyon görüşmeleri resmen başladı. Liderler en kısa zamanda tamamlama arzusunda olduklarını belirttiler.

Alman Sosyal Demokrat Parti (SPD) kongresinde koalisyon ön görüşmelerinin sonuçlarını onayladıktan sonra sıra Hristiyan Birlik Partileriyle (CDU/CSU) koalisyon görüşmelerinin başlatılmasına geldi. Genel seçimlerin üzerinden dört ay geçmiş olasına rağmen hükümetin kurulamadığı Almanya’da, hükümet krizine sürüklenmemesi için sosyal demokrat ve muhafazakâr kanatlar arasındaki görüşmelerin hızla tamamlanmasına çalışılacak.

Başbakan ve CDU Genel Başkanı Angela Merkel halkın istikrarlı hükümet bekleyişlerini boşa çıkarmamak için hızla yol almaları gerektiğini belirtti. CSU ve SPD Genel Başkanları da koalisyon pazarlığının en kısa sürede tamamlanmasını arzu ettiklerini söylediler.

Merkel ön görüşmelerde koalisyon müzakereleri için ‘’ yapıcı bir çerçeve çizilebildiğini’’ belirtti.

Schulz, kurulacak olan yeni hükümetin Almanya’ya, AB’de oynaması gereken rolü kazandırması gerektiğini belirtti. Schulz, ayrıca bunun ancak SPD’nin katılacağı bir hükümetle başarılabileceğini belirtti.

Sosyal Demokrat Parti’nin 21 Ocak’taki kongresinde ön görüşme sonuçları az farkla delegeler tarafından oynaylanmıştı.

Burak YÖRÜK
o-Staj 2018 AÇAM  Stajyeri

Kaynakça:

Türkiye’ye Tank Satışı Durduruldu

Türkiye’nin Afrin’de gerçekleştirdiği Zeytin Dalı Harekatı’nda Alman üretimi Leopard 2 tanklarını kullanmasından dolayı, Alman kamuoyunda tepkiler meydana geldi. Bunun üzerine Başbakan Angela Merkel, Leopard tanklarının Türkiye’ye satışını ve modernizasyonunu durdurdu.

Sputnik’in haberine göre, Afrin operasyonunda Leopard 2 tanklarının kullanıldığını gösteren fotoğraflar, Almanya’da büyük tepkilere yol açtı. Tepkiler ve muhalefetin eleştirilerinden dolayı Başbakan Angela Merkel ile Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, tank satışını durdurma kararı aldı.

Dışişleri Bakanının, Spiegel’e yaptığı açıklamada, hükümetin Suriye’nin kuzeyindeki durumdan dolayı çok kaygılı olduğunu söyledi.

CDU lideri Merkel ile SPD’li Gabriel, Leopard satışının akıbetiyle ilgili kararın, CDU ile SPD’nin kuracağı yeni ’büyük koalisyon’ hükümetine kalması konusunda uzlaştı.

Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, iki hafta önce Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlı ile yaptığı görüşmede Türkiye’deki Leopard tanklarının modernizasyonu ve iki ülkenin, savaş uçakları için mühimmat üretme planlarına yönelik taahhütte bulunmuştu.

Burak YÖRÜK
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

Kosova CEFTA Başkanlığını İkinci Kez Üstlendi

Kosova, ilkini 2006 yılında gerçekleştirdiği Orta Avrupa Serbest Ticaret Anlaşması(CEFTA) başkanlığını ikinci kez üstlendi.

Orta Avrupa Serbest Ticaret Anlaşması, Avrupa Birliği’ne üye olmayan merkez ve Güneydoğu Avrupa ülkelerinin arasında imzalanmış bir ticaret anlaşmasıdır. 1 Mayıs 2007 tarihinden beri CEFTA üyesi ülkeler arasında  Arnavutluk, Bosna-Hersek, Hırvatistan, Makedonya, Moldova, Karabağ, Sırbistan ve Kosova gibi birçok Balkan ülkesi bulunmaktadır. CEFTA’nın eski üyeleri olan Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Polonya, Romanya, Slovakya ve Slovenya ülkeleri ise Avrupa Birliğine üye olduktan sonra CEFTA üyelikleri sona ermiştir.

CEFTA’ya başkanlık yapacak Sanayi ve Ticaret Bakanı Bajram Hasani, Kosova’nın CEFTA’yı yöneteceği zaman içinde yapıcı rolü olacağını söyledi. Bakan Hasani,  “Şimdiye kadar varılan anlaşmaların uygulanmasına özel önem vererek,  gelecekte varılacak anlaşmaların hayata geçirilmesine odaklanacağız.” dedi.

Avrupa Komisyonundan Myriam Ferran ise, bunun Kosova için önemli bir imtihan  olduğunu  ve AB’de benzer bir geleceğe odaklanılması gerektiğini belirtti. Kosova’nın Brüksel Büyükelçisi Bernard Nikaj’da, CEFTA’yı yönetmenin Kosova için iyi bir imkan olduğunu sözlerine ekledi.

Zehra SİVRİ
o-Staj BALKAM 2018 Stajyeri

Kaynakça:

“Makedonyalı Çözüm Olmaz!”

Yunanistan ve Makedonya arasındaki isim sorunu, iki ülkenin de diplomatik gündeminde en üst sırada yer alıyor. Çözümle ilgili görüşmeler, iki ülkenin toplumu tarafından da yakından takip ediliyor. Bunun en önemli göstergesi geçtiğimiz günlerde sızdırılan ve görüşmelerde önerilen isimlerin olduğu iddia edilen birtakım haberde, “Makedonya” adının kullanılması sonucu, Yunan toplumunda büyük bir öfke hakim olmasıdır. Öfkesini kitle halinde dile getirmek isteyen binlerce Yunanistan vatandaşı, kıyı kenti Selanik’te toplandı. Pazar günü yapılan gösteriye katılımın yoğun olması, toplumun bu konu hakkındaki hassasiyetini gözler önüne sermesi bakımından önemli.

Gösteride katılımcıların konuşmalar yapması için sahilde bulunan Büyük İskender heykelinin karşısına bir sahne kuruldu. Sahne ve çevresini tamamıyla dolduran göstericiler, Selanik’in simgesi Beyaz Kule’den Makedonia Palace Oteli’ne kadar sahil boyunca gruplar halinde toplandılar. Büyük İskender’in at üzerinde temsil edildiği heykelin eline Yunanistan bayrağı tutturulmuş olması alanda dikkat çeken bir ayrıntıydı. Eylemde yapılan konuşmalardan anlaşılan o ki, Yunan toplumu: “Makedonya” adının herhangi bir şekilde çözüm için sunulan seçenekler arasında olmasına karşı. Ve bunu da yaptıkları gösteri boyunca atıkları “Η Μακεδονία Είναι Ελλάδα!” (Makedonya Yunanistandır!) sloganıyla hükümete duyurmaya çalıştılar. Yapılan eyleme ana muhalefet partisi Yeni Demokrasi ve Merkez Partisi’nin bazı milletvekillerinin yanı sıra, Bağımsız Yunanlar Partisi (ANEL) milletvekilleri ve çok sayıda parti üyesi de katıldı. Geçtiğimiz hafta Tsipras, Başpiskopos Ieronymos II ile görüşşmüş ve görüşme sonunda çözüm karşıtı eylemlerin arkasında kilisenin aranmasının yanlış olduğu ve bundan sonra yapılacak eylemlerde tek sorumlunun muhalefet olacağı mesajını almıştı. Bu çerçevede, Tsipras hükümetinin atacağı adımlar merak konusu.

Makedonya adının kullanımı sorunu iki devlet arasında 27 yıllık bir geçmişe sahip. Yunanistan, hem ismin Yunan kültürüne ait bir değer olduğu hem de Üsküp’ün Makedonya adını kullanmasının Yunanistan’ın kuzey bölgesinde yer alan toprakları hedef aldığı gerekçeleriyle, Makedonya adının kullanılmasına Makedonya bağımsızlığını kazandığından beri karşı çıkıyor. İki ülkenin liderleri de krizin bu yıl içinde çözüme kavuşturulmasını istediklerini dile getiriyor. BM arabuluculuğunda, New York’ta 17 Ocak’ta yapılan görüşmelerde kesin bir çözüme ulaşılamadı ancak masada henüz kamuoyuyla paylaşılmasa da,  birkaç isim önerisi var. Tsipras’ın takvimine göre çözüme en geç 2018’in sonuna kadar ulaşılacak. Mevkidaşı Zaev ise temmuz ayında sorunun ortadan kalkmış olacağına inanıyor.

Makedonya, BM Genel Kurulu’nda, Güvenlik Konseyi geçici olduğunu söylese de, Eski Yugoslavya Makedonya Cumhuriyeti (FYROM) adıyla bulunuyor. BM’nin yanı sıra Makedonya Cumhuriyeti, Dünya Bankası ve IMF’ye de FYROM adıyla kabul edilmişti.

Yusuf MEHMET
o-Staj 2018 BALKAM Stajyeri

Kaynakça:

Kolombiya’da Oluşan Siber Saldırı Endişesine Rus Büyükelçiden Tepki

Kolombiya Devlet Başkanı  Juan Manuel Santos, pazartesi günü yaptığı açıklamada, mart ve mayıs ayında yapılacak olan seçimlerde olası bir siber saldırıya karşı önlem için bir seçim istihbaratı birimi kuracağını açıkladı. Bilgisayar korsanlarının daha önceki seçim makamlarının bilgisayar sistemine saldırması ve seçim sistemini bozmaya çalışmasının, Santos’un bu kararı almasında etkisi çok büyük. Santos, “Günümüz dünyasında, teknolojinin önemi ile birlikte, siber saldırılar yoluyla demokrasilere yönelik yeni tehditler ortaya  çıktı.” açıklamasıyla siber saldırıya farkındalığını belirtti. Martta yapılacak seçimlerde tek tehdit unsuru olmamakla birlikte; yanlış bilgilerin yayılması, korku ya da güvensizlik yaratmaya çalışan haberlerin yayılması ve seçmenlerin manipüle edilmeye çalışılması ile ilgili uyarıda bulundu.

Santos ayrıca ABD eski savunma yetkilisinin dile getirdiği endişeyi yineleyerek, Rusya’nın dezenformasyon kampanyaları yoluyla seçimleri etkilemeye çalıştığını belirtti. ABD eski Savunma Yetkilisi Frank Mora, Putin yönetiminin ABD ile çatışma yaratacak ve iki ülke arasındaki ittifakı zayıflatabilecek seçenekleri belirlemek istediğini iddia etmişti.

Bunun üzerine Rusya’nın Kolombiya Büyükelçisi Sergey Koshkin, eski ABD’li yetkili  Mora’nın iddialarına tepki gösterdi. Rusya’nın tehdit olduğu yönündeki endişeleri gidermek için suçlamaların kesinlikle bir dayanağının olmadığını iddia etti.  “Bilgisayarlarında Rus yok. Sakin bir şekilde istedikleri  adayı seçebilirler.” dedi. Rusya’nın, Latin Amerika ülkeleriyle diplomasisini teşvik etmek istediğini savunan Koshkin, bu ülkelerin diplomasisini korumak istediklerini  ve hükümetlerine zarar vermek istemediklerini belirtti.

Merve ÜN
o-Staj 2018 LATAM  Stajyeri

Kaynakça: