Home Blog Page 134

Venezuela Para Birimi Bolivar’dan 3 Sıfırı Atıyor

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro Perşembe günü yaptığı açıklamada, ekonomik kriz ve hiperenflasyon nedeniyle Bolivar para biriminden 3 sıfır atılacağını açıkladı.

Maduro bankacılarla birlikte televizyonda yaptığı hükümet toplantısında, “Paranın karşısına 3 sıfır atmaya, mevcut banknotlar ve madeni paraları dolaşımdan çıkarmaya ve yeni parayı dolaştırmaya karar verdim.” dedi. Lider, Bolivar para biriminin 1000’e bölünmesinin 4 Haziran’dan itibaren geçerli olacağını söyledi. Ancak ekonomistler, bu hareketin Bolivarın değerini etkilemeyeceğini belirtti.

Petrol zengini Venezuela’da milyonlar hiperenflasyon nedeniyle, yiyecek ve ilaç sıkıntısı çekiyor. Şuanda Venezuela’da dolaşımda en büyük para olan 100.000 banknota, bir fincan kahve neredeyse satın alınamaz. Ayrıca bir kilo şeker, yaklaşık 250.000 Bolivar.

Venezuela’nın enflasyon oranı Şubat ayında sona eren 12 aylık dönemde yüzde 6,000’den fazla oldu. IMF, enflasyonun bu yıl yüzde 13,000’e çıkmasını bekliyor.

Maduro’nun bu duyurusu, enflasyonu kontrol etmek konusundaki en son girişim.  Hükümet zaten yeni bir kripto para birimi olan Petroyu piyasaya sürmüştü. Ancak ABD Başkanı Trump, Venezuela yönetimine ait dijital para birimleri ile yapılan tüm finansal işlemleri yasakladı ve bu ülkeye yönelik yaptırımları genişleten bir kararname imzaladı.

Bilindiği üzere 2008’de eski cumhurbaşkanı Hugo Chavez, para birimini “güçlü Bolivar” olarak değiştirmiş ve benzer şekilde 3 sıfırı atmıştı.

Eralp Cemal PASİN
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

Nikaragua Latin Amerika’nın En Güvenli Ülkesi Olduğunu İddia Ediyor

Latin American Herald “Muhafaza Duvarı (Containment Wall)” kamu güvenliği stratejisi nedeniyle bir rapor hazırlıyor. Buna göre Nikaragua, Latin Amerika’nın en güvenli ülkesi olduğunu iddia ediyor.

Rapordaki bilgiye göre Nikaragua’nın başkent yardımcısı polis şefi Fernando Borge’in,EFE’ye verdiği röportajda: “Kapsamlı bir kamu güvenliği stratejimiz var. Bu, halkın, tüm kurumlar ve Ulusal Polis teşkilatının ortak bir çabasıdır.” açıklamasını yaptı.

Borge’ye göre Nikaragua’nın cinayet oranı, on bir yıllık bir süreçten sonra 2017’de, 100.000’lik nüfus başına 7 ölümle en düşük seviyesine geriledi. Bu istatistik Orta Amerika ülkeleri arasında en düşük değer olarak belirtildi. Ülkenin cinayet oranı Latin Amerika’da da ikinci en düşük seviyededir.

Birim başkanı Marco Antonio Lanuza’nın, EFE’ye verdiği bilgiye göre ise Acil Durum Müdahale Servisi (SEREP) çağrı merkezi tarafından alınan çağrıların yarısından fazlası sokak kavgaları, hırsızlık veya trafik kazası gibi kabahatli kişilerle ilgili. Fakat hızlı polis müdahalesinin ilçe, sektör ve mahalle düzeyinde sıkı bir organizasyonun yanı sıra sokaklarda devriye gezen sofistike bir yaklaşımdan kaynaklandığını söyledi.

Diğer taraftan Borge’ye göre, Nikaragua’daki diğer Orta Amerika uluslarını terörize eden çetelerin yokluğu, devletin Muhafaza Duvarı’nın organize suç ve uluslararası uyuşturucu kaçakçılığına karşı stratejisinin sonucudur.

Bu söylemler Nikaragua’nın Kosta Rika’yla karşılaştırılmasını da gündeme getirdi. Kendilerinin artık Kosta Rika’dan da daha güvenli bir ülke olduklarını iddia ettiler. Karşılaştırıldığında, Kosta Rika’nın suç endeksi, Nikaragua’nın 38.82 ve 61.18’ine kıyasla 55.11 ve Güvenlik Ölçeği 44.89’dur.

Duygu KÜÇÜKÇELEBİ
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

Myanmar Devlet Başkanı Htin Kyaw İstifa Etti

Myanmar Devlet Başkanlığı’nın Facebook hesabından yapılan açıklamada 71 yaşındaki Kyaw’ın dinlenmek istediği için istifa ettiği açıklandı. Ülkenin geçici yönetimini ordunun daha önce devlet başkanı yardımcısı olarak atadığı eski korgeneral Myint Swe üstlenecek. Myanmar anayasasına göre 7 işgünü içerisinde yeni devlet başkanının seçilmesi gerekiyor.

2016’da devlet başkanı seçilen Kyaw, 1962’deki askeri darbenin ardından Myanmar’ın ilk seçilmiş devlet başkanı olmuştu. Kyaw’ın göreve gelmesinin ardından bir zamanlar ülkenin demokrasi mücadelesinin en öndeki ismi olan Nobel Barış Ödüllü Suu Kyi Devlet Danışmanı görevine getirilmiş ve ülkenin fiili lideri olmuştu.

Myanmar’da ordu parlamentodaki koltukların 4’te birini ayrıca kabinede güvenlikle ilgili 3 makamı kontrol altında tutuyor.

Associated Press’e (AP) konuşan analist Khin Zaw Win “Htin Kyaw anayasal devlet başkanıydı ve yetkileri sembolikti. Yeni devlet başkanı kim olursa olsun daha sıkı tavır almalı ve her şeyi devlet danışmanının yapmasına izin vermemeli” dedi. Suu Kyi’nin geleceği ile ilgili de uyarıda bulunan analist “Ordu devlet danışmanlığı pozisyonunun yaratılmasına baştan beri karşıydı. Bu daima geçmeyen bir kırgınlık konusu oldu. Ayrıca yeni devlet başkanının yönetimi tamamen Suu Kyi’den alabileceği de akılda tutulmalı. Suu Kyi’nin geleceği garanti altında değil” ifadelerini kullandı.

Merve Curga
o-Staj 2018 APAM Stajyeri

Kaynakça:

 

Trump Beyaz Saray’da Suudi Veliaht Prensi Selman ile Görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Beyaz Saray’da Başkan Donald Trump’la bir araya geldi.

Trump açıklamasında Suudi Arabistan’ın ABD’den büyük ölçekli satın alımlarını övdü. Bu satışlarla yüz milyarlarca doların ABD’ye geri geldiğini söyleyen Trump, Suudi Arabistan’a askeri teçhizat satışlarını gösteren posterler açtı ve okudu. Başkan Trump, bu satışlarla ABD’de 40 binin üzerinde istihdam sağlandığını belirtti.

32 yaşındaki veliaht prens Washington’daki temasları kapsamında ayrıca ticaret, savunma ve maliye bakanları dahil Trump’ın kabinesinin diğer bazı üyelerinin yanı sıra CIA Başkanı ve Kongre’deki her iki partinin liderleriyle görüşmeler yapıyor.

Suudi Arabistan büyükelçiliğine göre, Trump’ın damadı Jared Kushner ve Beyaz Saray’ın Ortadoğu özel temsilcisi Jared Greenblatt’ın da bugün akşam yemeğinde Prens Selman’la bir araya gelmesi öngörülüyor.

Trump ile Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman arasında Beyaz Saray’da gerçekleşen görüşmede, ağırlıklı olarak iki ülke arasındaki silah ve yatırım anlaşmaları ele alınmıştır. İki ülke arasındaki ilişkilerin bir önceki Obama yönetiminde gerilimliyken şu an iyi bir düzeye ulaştığı ve ortak stratejik hedefleri ilerletmeye yönelik olduğu anlaşılabilmektedir.

Suna KAYA
o-Staj 2018 ORTAM Stajyeri

Kaynakça:

ABD Başkanı Donald Trump Çin Mallarına 50 Milyar Dolarlık Gümrük Vergisi Getirdi

Ticaret savaşlarının fitilini yakan Çin’i ‘fikri mülkiyet hırsızlığıyla’ suçlayan  ABD Başkanı Donald Trump, Çin mallarına 50 milyar dolarlık ek gümrük vergisi getirecek olan kararnameyi imzaladı. Bu kararını ise; Pekin’in Amerikan teknolojisini çaldığı ve Amerikan şirketlerini Çin’de yatırım yapmaları karşılığı teknolojik birikimlerini teslime zorladığı iddialarıyla gerekçelendirdi.

”Bu bizi daha güçlü, daha zengin bir ulus yapacak” diyen ABD Başkanı, daha gelecek pek çok gümrük vergisinden ilkine imza attığını dile getirdi.

Beyaz Saray’ın yayınladığı genelgeye göre, Trump, Çin’e yönelik ek gümrük vergisi ve yatırım kısıtlamalarını belirleme görevini ABD Hazine Bakanlığı ve Ticaret Temsilciliğine (USTR) verdi. Buna göre, USTR’ın belirlediği Çin menşeli bazı ürünlere yüzde 25 oranında ek gümrük vergisi getirilmesi öngörülüyor. Söz konusu gümrük vergisinin savunma, havacılık, bilgi teknolojileri ve imalat sektörüne yönelik olması planlanıyor. USTR’ın Çin menşeli hangi ürünlere gümrük tarifesi uygulanacağına yönelik listeyi, 15 gün içinde kamuoyuyla paylaşması bekleniyor. Genelge ayrıca, USTR’ın Çin’in ayrımcı lisans uygulamalarına karşı Dünya Ticaret Örgütüne başvurmasını içeriyor.

Çin ABD’ye gerekli yanıtı vereceğini açıklamış olduğundan, Trump’ın bu adımının, ticaret savaşı başlatmasından endişe ediliyor.

Merve Curga
o-Staj 2018 APAM Stajyeri

Kaynakça:

Güney Kore Eski Devlet Başkanına Tutuklama Emri

Güney Kore Bölge Mahkemesi, hakkında tutuklama kararı çıkartılan eski Devlet Başkanı Lee Myung-Bak’a rüşvet ve görevi kötüye kullanmak gibi suçlamalar ile cezaevine gönderildi.  2008-2013 yılları arasında görev yapan eski Devlet Başkanı Lee, istihbarat ajansı, iş adamları ve benzeri kurumlardan yaklaşık 10.3 milyon dolar rüşvet almakla suçlanıyor. Yonhap haberine göre, savcının ofisinden bir yetkili, “Yüzleştiği her suçlama, resmi tutuklama gerektiren önemli bir suçtur” dedi. “Tutuklanması için kaçınılmaz olan ihtiyacı açıkladık ve aynı zamanda iddialarla ilgili temel gerçekleri bile reddettiği için kanıtı yok etmek gibi büyük bir risk söz konusu.” Buna karşılık Lee’nin ofisi, “Devlet savcılarının verdiği suçlamaları kabul edemeyeceğini” ve “hakikati mahkemeye çıkarmak için tam teşebbüsle mücadele etmeyi” planladığını söyledi.

Lee, geçen hafta polis tarafından iki gün boyunca toplam 21 saat boyunca sorgulandı. Lee, “Ağır bir kalp ile burada duruyorum,” dedi. Geçen hafta Seul’deki savcılık bürosuna geldiğinde, bir televizyon kamera bankasıyla karşı karşıya geldi. “Umarım burada duracak son eski cumhurbaşkanı olacağım.”

Gazetecilere verdiği demeçte, “Halkı endişelendirdiğim için çok üzgünüm” diyerek Kore yarımadasındaki güvenlik durumunun korkunç olduğunu da sözlerine ekledi. Daha önce siyasi intikam soruşturması yapmış ve kendisine yöneltilen suçlamaları reddetmiştir.

Hacer Aslıhan IŞIKOĞLU
o-Staj 2018 APAM Stajyeri

Kaynakça:

Avrupa’da İslamofobi Giderek Yayılmaya Başlıyor

Avrupa’da son dönemlerde yabancı düşmanlığının artması ile birlikte, farklı dinden olan insanlara karşı hoşgörüsüzlük bu sefer de Belçika’da toplumsal barışı ve huzuru tehdit eden en önemli sorun olmaya devam ediyor.

Belçika’da 14 Ekim 2018’de yapılacak yerel seçimler yaklaştıkça İslamofobi ve Müslüman düşmanlığı yaparak oy peşinde olan bazı siyasetçiler, toplumsal yapıya zarar verecek açıklamalar da bulundu.

Belçika’nın aşırı sağcı Yeni Flaman İttifakı (N-VA) lideri ve Anvers Belediye Başkanı Bart de Wever’ın, Anvers şehrinde yaşayan Yahudilerin, şehir yönetiminin uygulamaya koyduğu kuralları ihlal etmemek için çalıştığını ve çatışmalardan uzak durmak için çok gayret gösterdiğini söylerken, Müslüman toplumun gerginlik yaratma eğilimi içinde olduğunu, kamu alanlarında ve eğitimde dini simgeleri kullanmaya yönelik ısrarcı tutumlarının gerginlik yaratığını açıklayarak, dini sembollerin ve söylemlerin yasaklanması gerektiği yönünde ki Müslüman toplumunu hedef alan açıklamaları büyük tepkiye sebep oldu.

İlk tepki Flaman Hıristiyan Demokratlar Partisi (CD&V) üyesi Ekonomi Bakanı Kris Peeters’dan geldi. Kris Peeters sosyal medya hesabından, ‘’ Bir belediye başkanı, toplumları birbiriyle karşı karşıya getirmek için değil birleştirmek için çaba göstermeli’’ ifadelerini kullandı. CD&V’nin Türk kökenli Milletvekili Veli Yüksel ise Wever’in Müslüman ve Yahudileri karşı karşıya getirerek toplumları bölmeye çalıştığını açıkladı.

Göçmen karşıtı tutumuyla bilinen De Wever, açık bir şekilde “Şahsen ben tüm okul ve devlet kurumlarında başörtüsünün yasaklanması gerektiğini düşünüyorum.” dedi.

Halil ÇANKAYA
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

Alx Hungary Expomed Fuarında

Macaristan’ın dış ekonomik ilişkilerine katkıda bulunmak, yeni iş fırsatları yaratmak ve Macaristan’ın ticaret hacmini arttırmak amacıyla 2015 yılında “ALX Macar Ticareti Geliştirme Merkezi” olarak kurulan ALX Hungary, 7 Macar firmasının tanıtımının yapıldığı EXPOMED’de bu yıl yer aldı.

22 Mart 2018 tarihinde İstanbul TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan ALX Hungary, medikal cihaz, ekipman ve bilimsel etkinliklerin ve teknolojilerin sergilendiği, Avrasya’nın lider fuarı olan EXPOMED’de  yerini aldı. Fuar, 25 Mart 2018 tarihine kadar kapılarını açık tutacak. Macaristan’ın ekonomisine katkıda bulunmak amacıyla kurulan ALX Hungary, EXPOMED Fuar’ında; Vitecer, Resysten, Medicor, Labtech, Szilikonhaz, Rex-San ve R’Care gibi önemli isimlerin yer aldığı Macar firmalarının temsilciğini yapmakta. ALX Hungary, yerli ve yabancı şirketleri, Macar firmaların Türkiye ve çevre ülkelere olan ürün ve hizmet ihraç potansiyelini keşfetmeye davet etti.

Medikal Sektörün önemli alanında faaliyet gösteren Macar firmaları, Avrasya’nın lider fuarı EXPOMED sayesinde birçok ülke firmaları ile karşılıklı işbirliği fırsatı yaratabilecektir. Nitekim yeni iş fırsatları açısından uluslararası etkinliklere büyük önem veren Macaristan ticaret için ideal bir ülkedir.

Halil ÇANKAYA
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

Rusya’ya Karşı Yeni Hamle

Brüksel’de düzenlenen ortak basın toplantısında İngiltere’nin, Skripal’i zehirleyen kimyasal maddenin Rusya’da üretildiğine dair kanıt sunduğunu ve iki ülkenin Rusya’ya karşı yaptırım uygulayacağını açıklayan Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Başbakanı Emmanuel Macron “Tüm liderler, bu saldırının ardında Rusya’nın sorumluluğunun olduğunu teyit ettiler. Biz bu saldırıyı güvenliğimize karşı ciddi bir tehdit ve Avrupa’nın egemenliğine yönelik bir saldırı olarak görüyoruz.” Dedi.

Zirvede, AB modeli ve Avrupa’nın egemenliği konularının ele alındı. Zirve sonunda Emmanuel Macron ve Angela Merkel ile ortak basın toplantısı düzenledi. Macron, İngiltere Başbakanı Teresa May ve Almanya Başbakanı Merkel ile bir araya geldiğini anlattı.

May’in, üye ülkelerin liderlerine Salisbury saldırısının arkasında Rusya’nın olduğunu aktaran Macron, “Tüm üye ülkeler, müttefikleri İngiltere’ye tam desteklerini bildirdiler. Tüm liderler, başka bir açıklaması olamayacağını düşündükleri bu saldırının ardında Rusya’nın sorumluluğunun olduğunu teyit ettiler. Biz bu saldırıyı güvenliğimize karşı ciddi bir tehdit ve Avrupa’nın egemenliğine yönelik bir saldırı olarak görüyoruz.” diye konuştu.

Merkel ve Macron, İngiltere’nin Skripal vakasını Rusya’nın gerçekleştirdiğine dair sağlam deliller sunduğunu vurguladı. İki lider, Fransa ve Almanya’nın Rusya’ya karşı yaptırım kararı alacağını belirtti.

Skripal vakası, Eski Rus casusu Sergei Skripal ve kızı Yuliya, 4 Mart 2018’de sinir gazı ile zehirlenmesidir. İngiltere ve Rusya arasındaki ikili diplomatik ilişkiler kırılma noktasına gelmiştir. Birçok Avrupa ülkesi İngiltere’nin kararlarına destek vermiş ve AB adına birlik olduklarını göstermeye çalışmışlardır.

Ebrar GENÇ
o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

Kaynakça:

Irak: Sınır Güvenliği Konusunda Türkiye’yle İşbirliğine Hazırız

Irak Adalet Bakanı Haydar el-Zamlı, Türkiye’nin Bağdat Büyükelçisi Fatih Yıldız’ı kabul etti. Görüşmede Büyükelçi Yıldız, Türkiye’nin terörle mücadele alanında Irakla işbirliği yapmaya hazır olduğunu söyledi. El-Zamlı da şu açıklamada bulundu: “Irak hükümeti, ortak sınırlarda güvenliğin sağlanmasıyla ilgili tüm konularda Türkiye’yle işbirliği yapma niyetini ifade etti”.

Irak Adalet Bakanlığı’nın açıklamasına göre Büyükelçi Yıldız, Türkiye-Suriye ve Türkiye-Irak sınırlarında terörist grupların yerleştiğini belirterek, Türkiye’nin Irak hükümetiyle işbirliği içinde, sınırları teröristlerden arındırmak için askeri operasyon başlattığını söyledi.

Irak Meclis Başkanı Selim Cuburi Perşembe günü Ankara’ya gitmiş ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmüştü.

Irak Meclis Başkanı Selim Cuburi’nin sözcüsü Abdülmelik Hüseyni görüşmelerde, “Bağdat kendi topraklarında PKK gibi silahlı grupların barınmasını istemiyor” mesajı verildiğini, PKK’nın bölge güvenliğine tehdit oluşturmasından rahatsız olduklarını aktarmıştır.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin bağımsızlık kararından sonra taraflar yakınlaşma içerisine girmişlerdir. Türkiye referandum kararının ardından aldığı tavrın bugünlerde meyvesini almaya başlamıştır. Referanduma kadar ilişkilerin kötü seyretmesi her iki ülkeyi de olumsuz etkilemiştir. Günümüzde ise iki ülkenin birbirlerinin değerini anladıkları kesindir.

Kerem AYSU
o-Staj 2018 ORTAM Stajyeri

Kaynakça: