Home Blog Page 118

NATO – Gürcistan Kamu Diplomasisi Forumu Başladı

TİFLİS (AA) – Gürcistan’ın Başkenti Tiflis’te bu yıl 3. kez düzenlenen NATO-Gürcistan Kamu Diplomasisi Forumu’nun açılışı gerçekleştirildi.

Açılışa, Gürcistan Cumhurbaşkanı Giorgi Margvelaşvili, Başbakanı Giorgi Kvirikaşvili, Parlamento Başkanı Irakli Kobakhidze, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Mikheil Janelidze, Kamu Diplomasisinden sorumlu NATO Genel Sekreter Yardımcısı Tacan İldem, ABD’nin Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Wess Mitchell, büyükelçiler, uzmanlar ve diğer davetliler katıldı.

Forumun açılış konuşmasını yapan Gürcistan Dışişleri Bakanı Janelidze, Nato-Gürcistan Kamu Diplomasisi Forumu’nun ülkesinin NATO ile entegrasyonu süreci için büyük önem taşıdığını kaydetti.

NATO’nun Gürcistan’ın toprak bütünlüğü ve egemenliğine somut destek verdiğini dile getiren Janelidze, Gürcistan vatandaşlarının büyük kısmının ülkenin NATO ile entegrasyon sürecini desteklediğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Margvelaşvili de konuşmasında, “Kamu Diplomasisi Forumu, NATO ve Gürcistan’ın ortak değerlerine karşı devam eden propagandaya güçlü ve açık bir cevaptır.” değerlendirmesinde bulundu.

“Neden Gürcüler NATO’ya katılmak istiyor ve neden onlar bu yolda başarılı? Her şeyden önce biz NATO ülkelerin özgürlük, demokrasi ve açık toplumun inşa edilmesi gibi ortak değerlerini paylaşıyoruz” ifadelerini kullanan Margvelaşvili, ülkesinin NATO ile entegrasyonu yolunda somut ve başarılı adımlarla ilerlediğini kaydetti.

Rusya’nın “soğuk politika” ilan ettiğini savunan Margvelaşvili: “Bu politika özelikle bizim için endişe vericidir. Bu politikaya karşı, Doğu yönünün güçlendirilmesi ve birleşmesi açısından NATO’da var olan ruhu memnuniyetle karşılıyoruz.” dedi.

Başbakan Kvirikaşvili de konuşmasında, NATO üyeliğinin Gürcistan’ın dış politikasında öncelikli olduğunu hatırlatarak, “Bu o kadar önemlidir ki yeni anayasada bile belirtildi.” diye konuştu.

“Biz NATO’da sadık ve değerli partner olduğumuzu gösterdik.” diyen Kvirikaşvili, NATO’nun Gürcistan’ı en güvenli ve uygun partnerlerden biri olarak kabul ettiğini dile getirdi.

NATO Genel Sekreter Yardımcısı İldem, NATO’nun Gürcistan’a destek vermeye devam ettiğini belirterek, “Biz, daha fazla Gürcistan NATO’da ve daha fazla NATO Gürcistan’da taahhüdümüze sadık kalıyoruz. Gürcistan’ın Karadeniz’deki rolü çok önemlidir.” değerlendirmesinde bulundu.

İldem, NATO’nun Karadeniz Bölgesi’nde ki faaliyetini güçlendirmeye devam ettiğini vurguladı.

Bu seneki teması “360 derece iletişim” olan forum, Gürcistan’da devam eden NATO Haftası kapsamında düzenleniyor.

 

 

Mehmet EROL

o-Staj 2018 AVRAM Stajyeri

 

KAYNAKÇA:

 

Rusya’dan Ermenistan’a Çağrı: İç Sorunları Anayasa Çerçevesinde Çözün

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Moskova’nın Ermenistan’daki sorunların anayasa çerçevesinde, tüm siyasi tarafların diyaloğu yoluyla çözülmesinden yana olduğunu söyledi.

Haftalık basın toplantısında konuşan Zaharova: “Biz kendi açımızdan her zaman kardeş ülke Ermenistan’daki iç sorunların Anayasa, hukuk çerçevesinde, farklı siyasi güçlerin diyaloğu yoluyla çözülmesinden yana olduğumuzu belirttik” dedi. Zaharova, Moskova’nın Erivan’la partnerlerimizle iş birliği, müttefikliğini geliştirmeye yönelik çalışmaları sürdürmek istediğini ekledi.

Bir diğer açıklama da Kremlin Sözcüsü DmitriyPeskov’dan geldi. Peskov Ermenistan’daki seçimlerin sonucu ne olursa olsun Moskova ile Erivan arasındaki yapıcı ilişkilerin sabit kalmasını umduğunu söyledi.Gazetecilere konuşan Peskov: “Eskisi gibi Ermenistan’daki tüm süreçlerin anayasal ve hukuki çerçevede kalmasını umuyoruz. Ermeni dostlarımızın en yakın zamanda zorlaşan iç siyasi durumu düzeltmesini diliyoruz” dedi.

Ermenistan’da yaklaşık 2 hafta süren protestoların ardından başbakan olan eski Devlet Başkanı Serj Sarkisyan, istifa etmişti. Daha sonra protestolara liderlik eden Paşinyan, Yelq Partisi tarafından aday gösterilmişti. Parlamentodaki iki partinin desteklediği Paşinyan, Cumhuriyetçi Parti’nin destek vermemesi nedeniyle, 1 Mayıs’ta parlamentodaki seçimde yeterli oy alamamış ve seçilememişti.

Ermenistan’da 2015’te yapılan referandumla Başkanlık Sistemi’nden Parlamenter Sistem’e geçildi. Bu referandumun ardından yürütme yetkileri de cumhurbaşkanından başbakana verildi. Sarkisyan’a, 2 dönem cumhurbaşkanlığı yapmasının ardından bir daha seçilemeyecek olmasından dolayı yürütme yetkisini başbakana aktaran bir sisteme geçiş yapmak istediği eleştirileri yöneltilirken, Sarkisyan eleştirileri reddetti ve “Başbakan olmayacağım” dedi.Ermenistan Parlamentosu, buna rağmen Sarkisyan’ı başbakan seçince ülke çapında protestolar başladı.Gösterilerin ön sıralarındaki Paşinyan ile birlikte iki muhalif lider ve yüzlerce protestocu gözaltına alındı.Sarkisyan, 23 Nisan’da istifasını duyurdu. “Kadife Devrim kazandı” diyen Pashinyan ise yönetime talip oldu.

105 koltuklu Ermenistan Parlamentosu’nda, Cumhuriyetçi Parti’nin 58 milletvekili bulunuyor. Tekrar aday olan Paşinyan’ın, parlamentoda başbakan seçilebilmesi için en az 53 oy alması gerekiyor.Eğer 8 Mayıs’ta da bir başbakan seçilemezse parlamento feshedilecek ve erken seçim çağrısı yapılacak.

 

Begmurat ALLABERDİYEV

o-Staj 2018 AVRAM Stajyeri

 

Kaynak:

 

Orta Afrika’da Çatışma

Orta Afrika Cumhuriyeti’nin Başkenti Bangui’de, güvenlik güçleri ile “Genel Güç” adlı silahlı grup arasında çıkan çatışma sonucunda 16 kişi yaşamını yitirdi.

Yerel basında, çatışmanın silahlı grubun bir üyesinin Bangui’nin KM5 bölgesindeki Notre Dam de Fatima Kilisesi civarında gözaltına alınması üzerine başladığı bildirildi. Çatışma sırasında kilisede bulunan sivillerin de aralarında olduğu 16 kişi yaşamını yitirirken, 96 kişi yaralandı.

Halk çatışmanın ardından, silahlı grup üyelerinin Müslüman olduğunu ileri sürerek, iki camiye saldırdı. Bir başka grup da çatışmada ölenlerin cesetlerini Cumhurbaşkanlığı yerleşkesine taşıyarak gösteri yaptı.

BM Barış Gücü (MINUSCA) bölgede çatışma sonrası yaşanan gerginlikler üzerine bir açıklama yaparak, sivilleri ve dini yapıları hedef alan saldırıları kınayarak ve halka soğukkanlı olmaları için çağrıda bulundu.

Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Birliği (AB), Fransa ve ABD, Afrika Birliği ile Orta Afrika Ülkeleri Ekonomik Topluluğundan oluşan G5 grubu ise yaptığı açıklamada suç örgütlerinin dini kullanmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Yaptığı açıklamada, “Tüm Orta Afrikalıları itidalli ve dirençli olmaya ve ülkeyi şiddet ile intikam tuzağına sürükleyecek manipülasyondan kaçınmaya çağırıyoruz.” ifadeleri kullanıldı.

Yerel çatışmaların tırmanıp ciddi boyutlara ulaşmasını engellemek için, toplum içindeki tüm tarafların hassas davranıp barışı sağlamak adına yetkili güçlere yardımcı olması önemli bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır. Önümüzdeki süreçte, tüm tarafların bu konuya hassasiyetle yaklaşıp davranışlarını olayların kızışmasına neden olmayacak şekilde belirlemeleri, ülkedeki istikrar ve toplumun huzuru için önemli bir adım olarak gözükmektedir.

 

Merve ACAR

o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

Kaynak:

Mozambikli Muhalif Lider Dhlakama Hayatını Kaybetti

 

 Mozambik’in Silahlı Muhalif Parti Mozambik Ulusal Direnişi’nin (RENAMO) lideri Afonso Dhlakama hayatını kaybetti.

Ülke basınında yer alan haberlere göre, 39 yıldır muhalif grup RENAMO’yu yöneten Dhlakama henüz tespit edilemeyen nedenle 65 yaşında öldü.

İktidar partisi Mozambik Kurtuluş Cephesi (FRELIMO) ve Devlet Başkanı Filipe Nyusi ile barış görüşmelerine başlayan Dhlakama, son dönemde ülkede kalıcı barışın sağlanabilmesi için önemli müzakereler yürütüyordu.

Şubat ayında Nyusi ile bir araya gelen Dhlakama, anayasada reform yapılması ve yerinden yönetimlerin güçlendirilmesi konusunda uzlaşıya varmıştı. Önümüzdeki yıl seçimlere gidecek ülkede varılan anlaşma neticesinde RENAMO’nun silahsızlanması bekleniyor.

1962’te sömürgecilik karşıtı örgütlerin bir araya gelmesiyle Portekiz’den bağımsızlığını kazanma çabasına giren Mozambik, 1975’te sona eren savaştan sonra özgürlüğüne kavuşmuştu.

Bağımsızlığına kavuşan ülkede kısa süre sonra FRELIMO ile RENAMO arasında kanlı çatışmalar baş göstermişti.

1977-1992 yılları arasındaki iç savaş nedeniyle 1 milyondan fazla kişi hayatını kaybetmiş, 1,7 milyon kişi komşu ülkelere sığınmak zorunda kalmıştı.

İç savaşın sona ermesi amacıyla 1990’da başlatılan müzakereler, iki yıl sonra yapılan anlaşmayla sonuçlanmıştı. Yeni anayasayla ülkede tek partili sistemden çok partili demokratik siyasi hayata geçilmişti.

 

 

Demet GÖRMEK

o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

Kaynak:

 

Microsoft Afrika’da İlk Yazılım Test Merkezi’ni Başlattı

Teknoloji devi Microsoft, Kenya’da ki ilk Yazılım Test Merkezi’ni başlattı ve Doğu Afrika ülkesinin gelişmekte olan teknolojiler için bölgesel bir merkez statüsünü geliştiren bir gelişme olmuştur.

Nairobi’de bulunan merkez, Çin, Polonya ve Hindistan’dan sonra Microsoft için bu tür dış kaynaklı merkezlerin yalnızca dördüncüsü. Ülkedeki teknoloji becerilerini geliştirirken, Kenya gençliğine 1000 iş sağlayacak.

 

Microsoft’un Yazılım Mühendisliği Direktörü Bambo Sofola’nın lansman etkinliğinde bulunup, şu sözleri söyledi: ‘‘Kenya’nın Afrika’nın geleceğin en ileri teknoloji merkezi olduğu söyleniyor ve bu bölgede hızla büyüyor.

Lansmani kuran Kenya Başkan Yardımcısı William Ruto, merkezin iş yaratma ve inovasyon faydalarını memnuniyetle karşıladı.

Ruto, ”Afrika’da bir ilk olan Microsoft Test Mühendislik Merkezi, gençlere istihdam yaratacak ve Kenya’yı kalite güvencesi ve inovasyonu için tercih edilen bir yer haline getirecek ” dedi.

Bu merkezin lansmanı ile Kenya’daki yazılım mühendisleri, en son Windows işletim sistemi kurulumlarına erken erişim kazanacak. Küresel pazara sunulmadan önce çeşitli uygulamalar için karmaşık testler gerçekleştireceklerdir.

Bu mühendisler, Kenya’daki yeteneklerin büyümesine yardımcı olmak için teknolojiyi nasıl yürüttüğünüz, nasıl test edeceğiniz ve yazacağınız konusunda dünya genelinde bir düzlemde olmaya devam edecekler.

Microsoft, Facebook ve Google da dahil olmak üzere teknoloji şirketleri, geniş çapta kullanılmayan pazarın potansiyeline katkıda bulunmayı umuyorlar.

 

Ezgi ŞENYURT

o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

 

Kaynak:

 

 

 

Fas, İran ile Diplomatik İlişkilerini Kesme Kararı Aldı

Fas, İran’daki elçiliğini, Polisario Cephesi ve Lübnan merkezli Hizbullah örgütü arasındaki ilişkinin ülke güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle kapatma kararı aldı. “Hizbullah örgütü ile Polisario Cephesi arasındaki ilişkinin ülke güvenliğini ve istikrarını tehdit ettiği gerekçesiyle” İran ile diplomatik ilişkilerini kestiğini bildirdi.

Basın açıklaması Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita’dan geldi. Burita, Fas’ın, Lübnan merkezli Hizbullah örgütü ile Polisario Cephesi arasındaki ilişki sebebiyle İran’ın başkenti Tahran’daki elçiliğini kapatma kararı aldıklarını ve İran Büyükelçisinin de ülkeyi terk etmesi için talimat verdiklerini ifade etti.

Burita, “Hizbullah liderlerinin Polisario’ya fon sağladığı ve onlara eğitim verdiği” yönünde deliller bulunduğu için bu adımın atılmasının gerekli olduğunu ifade etti. Fas Dışişleri Bakanı, ellerinde Hizbullah’ın Polisario’ya askeri destek verdiği ve Cezayir’deki İran Büyükelçiliğinde görev yapan diplomatların, Hizbullah liderlerinin Polisario liderleri ile görüşmelerini kolaylaştırdığı konusunda bilgiler olduğunu söyledi.

Ayrıca Burita, 2016 yılında Lübnan’da Hizbullah’ın desteğiyle Batı Sahralıları desteklemek için bir komite kurulduğunu ve aynı yıl bir Hizbullah yetkilisinin Batı Sahra bölgesine sınırı olan Cezayir’in Tinduf ilini ziyaret ettiğini söyledi. Bakan Burita ayrıca son bir aydır Hizbullah’ın Polisario’ya silah desteği verdiğini de iddia etti.

Fas’ın bu adımına Bahreyn, Katar, Suudi Arabistan, BAE gibi ülkelerden destek geldi. Bahreyn Dışişleri Bakanı Halid bin Ahmed Al Halife, sosyal paylaşım ağı Twitter hesabından bir açıklama yaptı. Al Halife, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Fas her zaman bizim yanımızda yer aldığı gibi biz de gerekli görülen her zaman onun yanında yer alırız. Fas’ın, Lübnan Hizbullah’ı ile iş birliği yaparak ülkenin düşmanlarını desteklemesi sonucu İran ile ilişkilerini kesme kararını güçlü bir şekilde destekliyoruz.”

BAE Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Enver Karkaş ise, sosyal paylaşım ağı Twitter hesabından konuyla ilgili şu açıklamada bulundu: “Fas’a yönelik politikamız ve desteğimiz köklü bir tarihi mirastır. İyi günde de kötü günde de tutumumuz sabittir.” Ayrıca ülkesinin, ulusal konularda ve İran’ın iç işlerine karışmasına karşı koymada Fas’ın yanında yer aldığını ifade etti.

Fas ile Polisario Cephesi arasındaki gerilim, Fas’ın 1975 yılında Batı Sahra’yı topraklarına katmasından beri devam ediyor. Polisario Cephesi, Batı Sahra’nın bağımsız devlet olduğunu, Fas ise bölgenin kendi egemenliğinde kalması gerektiğini ısrarla vurguluyor. Polisario Cephesi, 1991’de BM’nin ara buluculuğunda varılan ateşkes anlaşmasına kadar Fas güvenlik güçlerine karşı silahlı mücadele yürütüyordu. Ateşkes anlaşmasından bu yana Batı Sahra’nın statüsüyle ilgili görüşmeler başarıya ulaşamadı.

Fas’ın bağımsızlığını tanımadığı Batı Sahra cephesine İran’ın destek vermeyi sürdürmesi, ülkelerin ilişkilerinin daha da kötüye gitmesine ve bölgede gerginliğin tırmanmasına yol açabilir. Üçüncü devletlerin, sorunun çözümü konusunda barışçıl yollar gözetilmesi için çaba sarf etme ve tarafsız davranmaları bölgede güvenliğin ve huzurun tesisi için en önemli adım olacaktır.

Merve ACAR

o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

Kaynak:

 

Etiyopya Afrika’da En Hızlı Büyüyen Ekonomiye Sahip

Etiyopya, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden birine sahipken, bu yıl IMF tarafından yapılan araştırma sonucunda Afrika kıtasının en hızlı büyüyen ekonomisi olarak gösterildi.

 

Etiyopya, Nijerya’nın ardından Afrika’nın en kalabalık ikinci ülkesi olarak, gelişmekte olan sanayisi ve büyüyen ekonomisiyle kıtanın göze çarpan ülkeleri arasındadır.

Afrika kıtasının gerçek anlamda sömürgeleşmeyen tek ülkesi olan Etiyopya, yaklaşık 100 milyon nüfusa, zengin tarihe ve kültürel mirasa sahiptir, aynı zamanda insanlığın da beşiği olarak kabul edilir.

Afrika Boynuzu ülkesi, Afrika Birliği ve Birleşmiş Milletler Afrika Ekonomik Komisyonu gibi önemli kuruluşların merkezlerine de ev sahipliği yapar.

Etiyopya’nın ekonomisi, Gana’ların neredeyse iki katıdır ve yoğun olarak hizmet ve tarımda yoğunlaşmaktadır. Etiyopya’da en çok üretilen tarım ürünleri; tahıl, kahve, yağlı tohum, pamuk, şeker kamışı, sebze ve çiçek iken, sanayi ürünleri ise gıda, meşrubat, tekstil, deri, kimya, metal ve çimento. Ülkede en çok ithal edilen ürünlerin başında ise gıda ürünleri, petrol ve petrol ürünleri, kimya, makine, motorlu araçlar ve tekstil ürünleri geliyor.

Denize erişimi olmaması sebebiyle Cibuti Limanı’na bağımlı olan Etiyopya, komşulara bağlanan yeni otoyol ve demiryollarıyla bölgesinde ekonomik bir merkez olmak için çaba sarf ediyor.

Etiyopya’da ihracatı artırmak için kurulan ve yabancı yatırımcıları çekmeyi başaran organize sanayi bölgelerinin sayısı ise her geçen gün artıyor.

Sahip olduğu enerjinin çoğunu hidroelektrik santrallerinden sağlayan Etiyopya, Nil üzerine inşa ettiği Hedasi Barajı sebebiyle de Mısır’la uzun süredir gerginlik yaşıyor.

Afrika’nın diğer ülkeleriyle kıyaslandığında sömürgecilik geçmişi olmayan Etiyopya, bu bakımdan da şanslı bir ülkedir. Ekonomik ve ticari gelişim göstermeye açık bir konumda olduğu görülür.

 

Büşra GÜRSOY

o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

 

Kaynak:

 

<https://cdnuploads.aa.com.tr/uploads/Contents/2018/05/01/thumbs_b_c_dc427f3749a7c5df2bf6d06620fbd2f0.jpg?v=111825> Erişim:03.05.2018

Fas Büyükelçisi Cezayir Dışişleri Bakanlığı’na Çağrıldı

Cezayir, Fas Dışişleri Bakanının yaptığı açıklamaları protesto amacıyla bu ülkenin büyükelçisini Dışişleri Bakanlığı’na çağırdı.

Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita, “Hizbullah Örgütü ile Polisario Cephesi arasındaki ilişkinin ülke güvenliğini ve istikrarını tehdit ettiği gerekçesiyle” 1 Mayıs günü İran ile diplomatik ilişkilerini kestiğini duyurmuştu.

Nasır Burita, yaptığı açıklamada, Fas’ın, Lübnan merkezli Hizbullah örgütü ile Polisario Cephesi arasındaki ilişki sebebiyle İran’ın başkenti Tahran’daki elçiliğini kapatma kararı aldığını ve İran’ın Rabat Büyükelçisinin de ülkeyi terk etmesini istediğini belirtmişti.

Bakan Burita bu adımın, İran destekli Hizbullah örgütünün Polisario Cephesi ile ilişkileri sebebiyle atıldığını ve ellerinde Hizbullah liderlerinin Polisario’ya fon sağladığı ve onlara eğitim verdiği yönünde deliller bulunduğunu açıkladı.

Fas Dışişleri Bakanı, ellerinde Hizbullah’ın Polisario’ya askeri destek verdiği ve Cezayir’deki İran Büyükelçiliğinde görev yapan diplomatların, Hizbullah liderlerinin Polisario liderleri ile görüşmelerini kolaylaştırdığı konusunda bilgiler olduğunu ileri sürmüştü.

Bu gelişmeler üzerine Cezayir Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abdulaziz bin Ali eş-Şerif, ülkenin resmi ajansına yaptığı açıklamada, Faslı Büyükelçi Hasan Abdulhalik’in bakanlığa çağrıldığını belirtti.

Cezayir’in desteklediği Polisario Cephesi ile Fas yönetimi arasındaki gerginlik devam ederken, bu açıklamalar zaten gergin olan ilişkileri olumsuz etkileyebilir. Büyükelçinin dışişleri bakanlığına çağrılması da durumun ciddiyetini ortaya koyarken, dikkatler görüşme sonrası bakanlıktan yapılacak açıklamaya çevirilir.

 Büşra GÜRSOY

o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

Kaynak:

<http://media.dunyabulteni.net/haber/2018/05/02/cezayir.jpg> erişim:03.05.2018

Tunus: İlk Özgür Belediye Seçimleri

Arap Baharı’ndan kurtulan tek ülke olan Tunus’ta,demokrasinin sağlamlaştırılması bekleniyor. İlk serbest yerel ankette yaklaşık beş milyon Tunuslu Pazar günü belediye meclislerini seçmeye hazırlanıyor. Ancak gözlemciler, devrimden yedi yıl sonra pek çok umut uyandırdıklarında güçlü bir çekimserlik bekliyorlar.

 

Tunus halkı ,çoğu ulusal düzeyde demokratik tartışmayı engelleyen enflasyon, kalıcı işsizlik ve taraflar arası düzenlemeler karşısında terhis edildiğini söylüyor. Siyasi partilerin iki ağır tarafı, Ennahdha, bir İslamcı oluşum ve Nidaa Tounès, Cumhurbaşkanı Beji Caid Essebsi’nin kurduğu parti, bütün şehirlerde listelerini sundular.

Uluslararası Kriz Grubu (ICG)’nda bir araştırmacı olan Michael Ayari :“Bu zamana dek özgür ve rekabetçi belediye seçimleri var olmamıştı” yorumunda bulunarak daha önce seçimlerin tek bir parti altında gerçekleştiğini belirtti.

 

Öte yandan gözlemciler, düşük katılım oranı bekliyorlar. Tunus kemer sıkma bütçesinin yürürlüğe girmesiyle şiddetlenen bir protesto hareketiyle yılın başında da etkilenmişti. Farklı güçlü adaylara sahip bir seçimin demokrasiyi güçlendirdiğini söylemek mümkün, ancak demokrasi için bir diğer önemli nokta ise seçim esnasında da demokratik olunmasıdır.

 

 

Deniz ÜRESİN

o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

Kaynak:

 

 

 

 

 

 

 

 

Etiyopya, İngilizlerden Tarihi Eserlerini Geri İstiyor

 

150 yıl önce İngiliz birlikleri tarafından alınan hazineler, şu anda bulunduğu Victoria ve Albert Müzesi’nden uzun vadeli bir kredi karşılığında Etiyopya’ya iade edilebileceğini söylendi.

5 Nisan Perşembe günü açılan “Maqdala 1868” adlı sergide müze koleksiyonundaki bir taç, bir kadeh, bir gelinlik ve bir mücevher öğeler arasında yer alıyor.

 

Londra’da ki Etiyopya Büyükelçiliği ile istişare halinde düzenlenen ve Maqdala Savaşı’nın 150. yıl dönümünü için hazırlanan sergi öncesinde, Victoria ve Albert Müzesi müdürü Tristram Hunt, Sanat Gazetesi’ne yaptığı açıklamada :“Büyükelçiye açık bir açıklamada, eğer Etiyopya Maqdala maddelerinin devamıyla ilgilenirse yardım etmeye hazır olacağımızı söyledi” dedi.

 

Müzenin sözcüsü ise, “Koleksiyonun uzun vadeli kredileri de dahil olmak üzere daha fazla iş birliği hakkında çoktan tartışmalar yapıldı” açıklamasında bulundu.

Londra merkezli bir eğitim kurumu olan Sanat ve Hukuk Enstitüsü direktörü Alexander Herman, “Bu, kültürel nesnelerin geri dönüşüne yönelik ciddi bir iddianın olduğu çok iyi bilinen bir durum” dedi. “Büyük bir İngiliz enstitüsü prensipte, bir tür paylaşım düzenlemesine veya krediye açık olmak konusunda en azından kararlaştırdı.” diye ekledi.

 

V&A web sitesi, müzenin Etiyopya hazineleri koleksiyonunu, “İngiliz müzelerinin başkalarının kültürel varlıklarını edinmesini sağlayan emperyal süreçlerin huzursuz edici bir hatırlatıcısı” olarak tanımlamaktadır. Sadece emperyal süreçlerin hatırlatıcısı olmayıp aynı zamanda devam eden bir üstünlük göstergesi olarak algılanabilir ve incitici olabilir.

 

Deniz ÜRESİN

o-Staj 2018 AFRAM Stajyeri

 

 

 

 

 

 

Kaynak: