Home Blog Page 107

AB’den, İngiltere’nin İrlanda Sınırı Önerisine Red

Avrupa Birliği (AB), İngiltere’nin Kuzey İrlanda’da sınır uygulanmaması için ticari ilişkileri 2021 yılından sonra bir süre Gümrük Birliği esaslarına uygun şekilde devam ettirme önerisini reddetti.

AB Komisyonu’nun Brexit Başmüzakerecisi Michel Barnier, İngiltere ile gerçekleştirilen Brexit müzakereleri turunun ardından Brüksel’de basın toplantısı düzenledi.

Barnier, AB Liderler Zirvesi’ne 3 hafta süre kaldığını anımsatarak, “Karar alma ve tercih yapma zamanı geldi. Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılmasına 10 aydan kısa süre kaldı. Sonbahara kadar anlaşma sağlamamız gerek. Anlaşma yapmak ve buna ilgili mercilerce onay verilebilmesi için sadece bir kaç ayımız kaldı.” diye konuştu.

İngiliz hükümeti tarafından yayımlanan “Geçici Gümrük Düzenlemesi” öneri metnini dün aldıklarını açıklayan Barnier, “Bu belgenin yayınlanması olumlu bir adım. Belgeyi objektif biçimde değerlendiriyoruz.” ifadesini kullandı.

Barnier, müzakerelerde ekonomi, güvenlik gibi konularda yeni ilişkilerin çerçevesini görüştüklerini belirterek, “İngiltere’nin belgelerinde bir mevcut durumun devamı talebi var. AB’den ayrılma kararı alan bir ülke mevcut ilişkilerin bütün faydalarından yaralanırken düzenleyici ve denetleyici unsurlarını bırakamaz. AB sistemi dışındayken faydalarına erişemezsiniz.” değerlendirmesinde bulundu.

İngiltere, 2016 yılının Haziran ayında yapılan referandumla yüzde 48’e karşı yüzde 52 oyla AB’den ayrılma kararı almış, 29 Mart 2017’de de Lizbon Anlaşması’nın 50. maddesini işleterek ayrılık sürecini resmen başlatmıştı.

 

 

Mustafa BİLGİN

o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

 

Kaynakça:

Anonim, (2018), AB, İngiltere’nin ‘Kuzey İrlanda’ önerisini kabul etmedi, <http://www.gunes.com/dunya/abden-ingilterenin-onerisine-ret-881829 >, erişim: 9 Haziran 2018

Anonim, (2018), AB’den İngiltere’nin önerisine ret., <https://www.ahaber.com.tr/dunya/2018/06/08/abden-ingilterenin-onerisine-ret  >, erişim: 9 Haziran 2018

 

 

Danimarka, Blockchain Deklarasyonu’nu İmzaladı

Danimarka, toplamda 24 Avrupa Birliği üyesi ülkenin ortaklığı ile kurulan Blockchain Birliğine katılmak için bir deklarasyon imzaladı.

AB Blockchain ortaklığı, Avrupa Komisyonu’nun Dijital Gününün bir parçası olarak, üye devletler arasında blok zincir tekniğini geliştirmek için iş birliği geliştirmek amacıyla 10 Nisan’da kuruldu.

Danimarka Sanayi, Ticaret ve Mali İşler Bakanı Brian Mikkelsen, yaptığı açıklamada, Danimarka’nın gemi ile taşımacılık sektöründe gemi sicillerini kaydetmek için dünyada Blockchain teknolojisini kullanan ilk ülke olacaklarını söyledi.

 “Blockchain sınırların ötesine geçiyor ve gelecekteki yasal standartların ve çözümlerin sağlanması için ortak bir Avrupa iş birliği hayati önem taşıyor. Bu yüzden bu deklarasyonu imzaladığımızdan memnunum.”

Mart ayında, Avrupa Komisyonu bölgede ki finansal hizmetleri yenilemek için Blockchain teknolojisini içeren bir “Eylem Planı”  duyuran bir basın açıklaması yaptı. Mayıs ayı başlarında, FedEx’in CEO’su küresel tedarik zincirleri için “sonraki sınır” olarak Blockchain’e atıfta bulundu.

Yenilikçiliğe her zaman açık olan Danimarka’dan yakın zamanda Blockchain kullanımına yönelik yeni girişimler görebiliriz. Ayrıca, ülkede gelişmiş olan gemi ile taşımacılık sektörünün Blockchain teknolojisine entegre edilmesi, kayıt ve takip işlerinde hatayı en aza indirirken, maliyetleri de oldukça kısacak gibi gözüküyor.

Gamze AZMAN 

o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

KAYNAKÇA:

Caymaz, Günay (2018), Danimarka Avrupa Blockchain ortaklığına katılıyor, < https://kriptoparahaber.com/danimarka-avrupa-blockchain-ortakligi.html>, Erişim: 09.06.2018.

Jesus, Cecille De (2018), Denmark joins EU blockchain alliance, will use it for ship registry, < https://coingeek.com/denmark-joins-eu-blockchain-alliance-will-use-ship-registry/>, Erişim: 09.06.2018.

Zuzkerman, Molly Jane (2018), Denmark Joins EU Blockchain Partnership, Plans to Implement Tech in Shipping, < https://cointelegraph.com/news/denmark-joins-eu-blockchain-partnership-plans-to-implement-tech-in-shipping>, Erişim: 09.06.2018.

NATO Savunma Bakanları Brüksel’de Toplandı

NATO Savunma Bakanları Brüksel’de ki yeni karargahta Kuzey Atlantik Konseyi Toplantısı Savunma Bakanlığı Oturumu’na katıldı. Türkiye’yi, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli’nin temsil edeceği toplantıya ilişkin basın mensuplarına açıklamalarda bulunan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, bakanların Brüksel Zirvesi’ne hazırlık çalışmaları yapacağını söyledi. Stoltenberg, bakanların NATO’nun Komuta Yapısında ki personel sayısına 1200 kişi daha ekleme hususunda karar almalarını beklediğini duyurdu.

Stoltenberg, “Atlantik odaklı Müşterek Kuvvet Komutanlığının merkezinin ABD’de Norfolk’ta olması ve Müşterek Destek ve Etkinleştirme Komutanlığının da Almanya’nın Ulm kentinde konuşlandırılmasına yönelik karar alınmasını bekliyoruz.” dedi. Belirsiz güvenlik ortamında göreve hazırlık süresinin önemine işaret eden Stoltenberg, “30 mekanize taburu, 30 hava muharip filo ve 30 muharip gemisini 30 gün veya daha az sürede göreve hazır olabilecek kapasitede tutabilecek NATO Hazırlık Girişimi konusunda da anlaşma sağlanmasını bekliyoruz.” bilgisini verdi.

Stoltenberg, savunma bakanlarının yük paylaşımı ve savunma harcamalarını da görüşeceklerini belirterek, “Tüm müttefikler savunma harcamalarında kesintiye gitmeyi durdurdu ve bütçeyi artırmaya başladı. Zirvede ülke harcamalarına dair 2018’in ilk verilerini açıklayacağım.” diye konuştu. Zirvede, İttifak’ın Irak’taki askeri eğitim misyonunu genişletmesinin gündemde olacağını kaydeden Stoltenberg, bunun yanı sıra, AB ile NATO arasındaki iş birliğinin değerlendirileceğini söyledi. Stoltenberg, toplantıda Afgan güçlerinin 2020 sonrasında finansal olarak desteklenmesinin de ele alınacağını ifade etti.

 

 

Gözde Nur MERAL

o-Staj 2018 AÇAM Stajyeri

KAYNAKÇA:

Anonim (2018), NATO Savunma Bakanları Brüksel’e Toplandı, < https://www.sondakika.com/haber/haber-nato-savunma-bakanlari-bruksel-de-toplandi-10926243/ >, Erişim: 08.06.2018.

Anonim (2018), NATO Savunma Bakanları Brüksel’de toplandı, < http://www.iha.com.tr/haber-nato-savunma-bakanlari-brukselde-toplandi-728934/ >, Erişim: 08.06.2018.

                                                     

Venezuela Seçime Gidiyor

Venezuelalılar, 20 Mayıs’ta cumhurbaşkanlığı seçimleri için sandık başına gidiyor. Seçimler başlangıçta Aralık ayı için planlanmıştı, daha sonra 22 Nisan’a daha sonra yeniden Mayıs 2018 tarihine ertelendi.

20 Mayıs’ta seçime gidecek ülkede aynı zamanda eyalet ve belediye meclis üyelerini seçmek için de oy kullanacak. Devlet başkanlığında yaklaşık 20 milyon vatandaşın oy kullanabileceği belirtiliyor.

Seçimlerde dört aday yarışıyor. Ancak Nicolas Maduro ve muhalefet adayı Henri Falcon öne çıkan adaylar.

Ana muhalefet koalisyonu (MUD) ise seçimleri boykot edeceğini açıkladı. Koalisyon seçimin “erken” olduğunu ve “uygun şartların” olmadığını belirtti. Ayrıca iki önemli muhalif Henrique Capriles ve Leopaldo Lopez, geçtiğimiz aylarda seçimlere aday olmaktan men edilmişti.

Dikkat edilmesi gereken durum ise ülke, yaygın gıda kıtlığı, para birimlerinin çöküşü ve durmak bilmeyen hiperenflasyonla başa çıktığı zamanda seçime gidiyor. Ayrıca Venezuela, dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip olmasına rağmen, yetersiz yatırımlar, ABD’nin yaptırımları ve küresel petrol fiyatlarındaki düşüş nedeniyle zor zamanlardan geçiyor.

Bunun yanı sıra Birleşmiş Milletler, ABD, Avrupa Birliği ve Venezuela’ya komşu ülkeler, Caracas’ın önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimlerini adil olmadığı gerekçesiyle kınadı. Ayrıca Donald Trump’ın da, Venezuela’ya uygulanan hali hazırda yaptırımlara ek yaptırımlar getireceği ön görülüyor.

Eralp Cemal PASİN
o-Staj 2018 LATAM Stajyeri

Kaynakça:

Bosna Hersek’te Artan Sığınmacı Sayısı Endişesi

0

Ortadoğu’daki savaş ve çatışmalar nedeniyle ülkelerini terk etmek zorunda kalan sığınmacılar daha iyi bir yaşam umuduyla Batı Avrupa ülkelerine ulaşmaya çalışıyor ve  son dönemde de  Bosna Hersek’i mesken tutmaya başladılar.

Makedonya, Sırbistan ve Hırvatistan üzerinden Batı Avrupa’ya ulaşan rotanın 2016 yılında kapatılmıştı ve bununla beraber kendilerine farklı güzergahlar arayan binlerce sığınmacı, 2018 yılının başından itibaren oldukça belirgin bir şekilde Bosna Hersek’e yönelmeye başladı.

Önceki yıllarda sığınmacı konusuyla karşı karşıya kalmayan Bosna Hersek, yılın başından itibaren ülkeye 3 bin 500 sığınmacının gelmesiyle kendini krizin içinde buldu.

Bosna Hersek Polisi, 2017 yılında 754 olarak tespit edilen sığınmacı sayısının, 2018 yılında 4 bini aştığını açıkladı. Daha önce özellikle Bosna Hersek’in Hırvatistan sınırındaki kasaba ve köylerde görülen sığınmacılara, artık Başkent Saraybosna sokaklarında da sıklıkla rastlanıyor.

 “Sığınmacı Krizi”  tabiri Bosna Hersek kamuoyuna uzak olan bir konu iken,  halk arasında ve devlet makamlarında artık sıklıkla telaffuz edilir bir hal almıştır ve vatandaşların yanı sıra birçok sivil toplum kuruluşu sığınmacılara yardım etmek için seferber oldu.

Öte yandan, Başkent Saraybosna’nın merkezindeki bir parkta kurdukları çadırlarda ve uyku tulumlarında kalan sığınmacıların sayısının her geçen gün artması, tam da turizmin hareketlenmeye başladığı Bosna Hersek’in resmi makamlarında endişe yarattı.  Bosna Hersek Bakanlar Konseyi Başkanı Denis Zvizdic, sığınmacı meselesini ele almak için Güvenlik Bakanı Dragan Mektic, Ekonomi ve Dış Ticaret Bakanı Mirko Sarovic ve Yabancılar Şubesi Müdürü Slobodan Ujic ile koordinasyon toplantısı yaptı. Toplantının ardından konuşan Zvizdic, park gibi halka açık alanlarda kalan sığınmacıların müsait durumdaki binalara yerleştirileceğini belirterek, “Oluşturulan koordinasyon birimi sığınmacılar hakkında çalışmalar yürütecek. Mayıs ayının başından beri günde ortalama 100 sığınmacı Bosna Hersek’e giriş yapıyor.” dedi.

Diğer taraftan, Bosna Hersek’in iki entitesinden biri olan Sırp Cumhuriyeti (RS) Başkanı Milorad Dodik de entite sınırları içerisinde hiçbir sığınmacıyı kabul etmeyeceklerini ifade etti ve  Sırp Cumhuriyeti’nde sığınmacı merkezi veya kampının açılması söz konusu olmadığını belirtti.

Bosna Hersek İslam Birliği Başkanı Husein Kavazovic, artan sığınmacı sayısına dikkati çekerek, “Bosna Hersek’te sığınmacılar konusundaki tüm göstergeler, ülkenin bir krize sürüklediğine işaret ediyor. Uluslararası kuruluşlar da konu hakkında gereken önlemleri bir an önce almalı.” dedi.

Bosna Hersek Polisi Yabancılar Şubesinden yapılan açıklamada, yıl başından beri ülkeye 3 bin 500 sığınmacının girdiği ifade edilirken, bu sayının 2017 yılının geneline bakıldığında yaklaşık 5 misli artması dikkati çekti.

Pakistan, Cezayir, Afganistan, Suriye, Libya, Fas ve İran’dan gelen sığınmacılar ise Bosna Hersek’i sadece geçici bir durak olarak gördüklerini belirtirken, ilk fırsatta Batı Avrupa ülkelerine gitmeyi planladıklarını ifade ediyor.

“Sığınmacı Krizi”, günümüz dünyasının en büyük gerçeği haline gelmiştir. Savaş mağduru insanların içinde bulundukları konum her ne kadar yardım, destek konularını gerektiriyor olsa da, özellikle Bosna-Hersek gibi kendi içinde de farklılıkları bulunan ve bu farklılıkların beraberinde bünyesinde sorunları da barındıran ülkeler için, fazladan sorun teşkil ettiğini söylemek mümkündür.

Zehra SİVRİ
o-Staj 2018 BALKAM Stajyeri

Kaynakça:

Sırbistan Başbakanı Ana Brnabic : “Kosova Asla Tanınmayacak!”

0

Sırbistan Başbakanı Ana Brnabic, Bulgaristan’ın Başkenti Sofya’da düzenlenen AB-Batı Balkanlar Zirvesi’ne katıldı. Zirve sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, “Sırbistan’ın Avrupa Birliği (AB) üyeliği için Kosova’yı tanımak asla bir koşul olmadı ve olmayacak”dedi. Sözlerine, “Kosova ve Metohija sorununun çözülmüş ve bölgedeki vatandaşların istikrarı ve güvenliği için uzlaşmacı bir çözüm bulunmuş olmalıydı” devam eden Brnabic, verdiği demeçte, “Sırbistan’ın Kosova’nın bağımsızlığını tanıyacağını düşünmek çılgınca ve bu asla gerçekleşmeyecek.” ifadelerini kullandı.

Brnabic, Sırbistan’dan Kosova’yı kolayca tanımasını beklenmeyeceğini, herkesin hem kaybedip hem kazanacağı bir uzlaşmanın gerekli olduğunu söyledi ve AB üyesi beş ülkenin de Kosova’yı tanımadığını hatırlattı.

Başbakan, “Sırbistan uzlaşma için hazır, Sırbistan sürekli olarak uzlaşma çağrısında bulunuyor – ancak Priştine rahatlık alanının dışına çıkmadı. Son bir çözüm çağrısında bulundu – bağımsızlığın tanınması – ve bu asla olmayacak” dedi. Sırp hükümet yetkilisi Marko Djuric’in Mart ayındaki tutuklamasını ‘büyük bir geri adım’ olarak yorumladığını ancak ‘uzlaşma hakkında konuşmanın mümkün olduğu bir geleceğe bakmanın gerektiği’ni belirtti.

Devam eden Belgrad-Priştine diyaloğu hakkında ise, masaya konan birkaç çözüme Priştine’nin yanaşmadığını söyledi. Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov ile konuyu görüştüklerini ve Haziran ayı sonlarında Sırbistan ‘ı ziyaret etmek üzere Borisov’ u davet ettiğini açıkladı.

Kosova’nın bağımsızlığının tanınması konusu, Sırbistan’ın AB üyeliğinin önündeki büyük bir engel olarak görüyor ancak Brnabic’in açıklamasına göre Sırbistan’ın yakın zamanda Kosova’yı tanımaya yönelik bir girişimi olmayacak. Belgrad – Priştine görüşmelerinde iki tarafın da inatlarını bırakmadığı ve uzlaşma yoluna gitmediğini söyleyebiliriz.

Dilek KARADAY
o-Staj 2018 BALKAM Stajyeri

Kaynakça:

Yeni Zelanda Halkının Bütçesi, Sağlık ve Eğitim için Ayrılıyor

Yeni Zelanda’nın ilk İşçi Partisi Hükümeti, çocukların geliştiği bir tür ve eşitlikçi bir ülke haline getirme sözünü vermişti. Bu söz ile birlikte başarı sadece milletin GSYİH’ sini ölçmekle değil, halkının daha iyi yaşam şartlarına sahip olmasının ölçülmesi ile alakalı diyerek  Yeni Zelanda hükümeti kurulmuştu. Parlamentoda, Maliye Bakanı Grant Robertson, İşçi koalisyon hükümetinin çocuk yolsuzluğu ve evsizlik gibi konuları yönetmek istemiyor, onları bitirmek istiyor, şeklinde konuştu. Her ne kadar 2018 bütçesi hayati kamu hizmetlerinin, özellikle de sağlık sektörünün, yeniden inşasına odaklanmış olsa da, Robertson gelecek yıl ülke bütçesinin halkın refahı ile başarıyı ölçen ilk ülke olacağını söyledi. Partinin ilk bütçesi kısıtlı ve mali açıdan temkinli görüldü. Buna rağmen Robertson’un tahmini bu yıl 3 milyar dolar sermaye fazlası olacağına yönelik, hatta 2020’de ise bu fazlalık 7 milyar dolara yükseleceğini ifade etti.

Başbakan Jacinda Ardern, hükümetinin ilk bütçesini seçim döngüsüne odaklamadığını, Yeni Zelandalıların kuşakların gelişmesine odakladığını söyledi. “Neyi yeniden inşa etmeli?” diye soran Ardern, hükümetinin bütçesini savunarak muhalefet lideri Simon Bridges’i eleştirdi. “Peki Yeni Zelanda’nın itibarı ile başlayalım mı? İnsanları düşünen bir hükümeti yeniden inşa ediyoruz. Çocuklar için ve burada yaşadıkları ülkenin geleceği için burada değilsek, neden buradayız? Ve bütçemiz insanlar için olandan daha mı önemli değil? ve her iki sayımda da, bu hükümet yargılanmasından mutluluk duyarız. ” şeklinde konuşan Başbakan hükümet politikalarını savundu.

Hacer Aslıhan IŞIKOĞLU
o-Staj 2018 APAM Stajyeri

Kaynakça:

ABD Çekildikten Sonra Gelen İran Hamlesi

Alman basını; Avrupa, Çin ve Rusya’dan diplomatların, ABD’nin çekildiği İran nükleer anlaşmasından ‘geriye kalanları kurtarmak için’ nükleer programını sınırlandırması karşılığında Tahran’a finansal yardım yapılmasını öngörecek yeni bir anlaşmayı görüşmekte olduklarını yazdı.

Avrupalı diplomat Helga Schmidt liderliğindeki Avrupalı, Çinli ve Rus yetkililer, gelecek hafta Viyana’da buluşup ABD Başkanı Donald Trump’in 2015’te imzalanan İran nükleer anlaşmasından çekilme kararı alması sonrası atılabilecek adımları tartışacak.

Avusturya’nın Başkenti Viyana’daki görüşmeye Almanya, Fransa, İngiltere, Rusya ve Çin’in katılması bekleniyor fakat ABD bu görüşmenin katılımcılarından biri olmayacak.

Görüşmeye İran’ın katılıp katılmayacağının ise şu an için bilinmediği belirtildi.

Öte yandan Viyana’da bir araya gelecek diplomatların amacı,2015 anlaşmasına yeni maddeler ekleyerek Trump’ı İran’a yeniden getirdiği yaptırımları kaldırmaya ikna etmek. Alman gazetesinde ayrıca, görüşülmekte olan yeni anlaşmanın, Türkiye’ye milyonlarca sığınmacıyı ülkeye alıp sınırlarını kapatması için yapılan maddi yardımlara benzer bir biçimde, İran’a milyarlarca dolar finansal yardım yapılmasına ilişkin bir madde içerebileceği belirtildi.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Trump’ın çekilme kararı alması ardından nükleer anlaşmanın uygulanmasına ABD olmadan devam edilebileceğini söylemişti.

İpek ŞAHİN
o-Staj 2018 APAM Stajyeri

Kaynakça:

Kuzey Kore: Sorunlar Çözülene Kadar Güney’le Görüşmeyeceğiz

Güney Kore ile Kuzey Kore’nin arasında yapılması gereken müzakereler Kuzey Kore tarafından askıya alındı. Gerekçe olarak ise Güney Kore ile ABD arasında yapılan ortak askeri tatbikat gösterildi. Ardından Pyongyang yönetiminden açıklama gecikmedi. Açıklamada müzakereyi engelleyen sorunlar çözülene kadar bir görüşme olmayacağı belirtildi. Ardından Kuzey Kore’nin Barışçı Birleşme Komitesi’nden Ri Son Gwon ABD ve güney körenin ortaklaşa yürüttüğü ‘Max Thunder’ askeri tatbikatını kınadı. Ri’nin açıklamasının devamında Güney Koreli yetkililerin cahil beceriksiz bir grup olduğuna yer verirken Güney Kore parlamentosunu aşağılık insanlarla görüşmekle suçladı. Aşağılık insan olarak tabir ettikleri kişi ise Güney Kore parlamentosunda basın toplantısı yapak anı kitabını tanıtan Thae Yong Ho olduğunu belirtti. Ho, 2016 yılında Kuzey Kore’den Güney Kore’ye kaçan bir diplomattı. Ho’nun kitabında Kuzey Kore lideri kim ‘sabırsız, vahşi’ biri olarak tanıtılmıştır.

Pyongyang yapılan hava tatbikatının Panmunjom Deklarasyonu’nun ihlali olduğunu bu yüzden de Güney Kore ile görüşmelerini askıya aldığını belirtmiştir. Bunun üzerine 12 Haziran’da Singapur’da yapılması planlanan ABD-Kuzey Kore zirvesinin de tehlikeye girebileceği düşünülüyor. Pyongyang iptal olabilir derken ABD zirve için hazırlıklarını tam gaz sürdürdüğünü açıkladı.

Merve AFACAN
o-Staj 2018 APAM Stajyeri

Kaynakça:

Malezyalı Eski Muhalefet Lider Enver İbrahim Serbest Bırakıldı

Malezya’da 2015’ten bu yana fiili livata suçundan hapiste bulunan eski muhalefet lideri Enver İbrahim, yeni Başbakan Mahathir Muhammed’in göreve başlaması sonrası kraliyet affıyla serbest bırakıldı.

Malezya Kraliyet Sarayı’ndan yapılan açıklamada Enver İbrahim’e kraliyet affı verildiği belirtildi. Afla serbest bırakılan ve bu sayede yeniden siyasete dönme hakkı kazanan 70 yaşındaki Enver, Başkent Kuala Lumpur’da tedavi gördüğü hastaneden destekçilerine ve basın mensuplarına el sallayarak ayrıldı. Enver, demokrasiye bağlı Malezya halkına teşekkürlerini ileterek, “Onlar değişimi istediler” dedi. Ardından kraliyet sarayı olan Istana Negara’ya geçti. Malezya’da 9 Mayıs’ta yapılan genel seçimden birinci çıkan Halkın Umudu (Harapan Rakyat) ittifakının lideri Mahathir Muhammed (92) , başbakanlık görevine başladıktan sonra 2015’te hapis cezası alan Enver’in serbest bırakılması için süreci hemen başlatacağını açıklamıştı. Mahathir, Kral Muhammed’in (Yang di-Pertuan Agong) de Enver’e kraliyet affı tanınması konusunda istekli olduğunu ifade etmişti.

Mahathir ile anlaşıp anlaşamayacağı ve yeni hükümette nasıl bir rol oynayacağı merak edilen eski muhalefet lideri Enver Kral ile görüşmesi sonrası yaptığı basın toplantısında yakın zamanda kabineye katılma niyeti olmadığını, ailesiyle zaman geçirmek istediğini ancak Mahathir önderliğindeki hükümete destek olacağını söyledi. Enver açıklamasında bir dönem müttefiki, sonra düşmanı şimdi yeniden müttefiki olan Mahathir’i ‘Ben ve Mahathir savaş baltalarını gömdük, bu uzun zaman önceydi.  Onu affettim, yürekliliğini kanıtladı. Neden ona kin güdeyim?” ifadelerini de kullanarak affettiğini de söyledi.

ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada ise konuyla ilgili “ABD, siyasi lider Enver İbrahim’in serbest bırakılmasını ve tamamen affedilmesini memnuniyetle karşılamaktadır. İbrahim’in tutuklanması Malezya hukuku adına ciddi soru işaretleri ortaya çıkarmıştı.” ifadesine yer verildi.

Enver 1990’larda Mahathir’in yardımcısıydı ancak Asya’daki finansal kriz nedeniyle akıl hocasıyla arası açılmış, iktidar partisinden atılması sonucu ‘Reformasi’ (Refrom) hareketini başlatarak Mahathir hükümetine meydan okumuştu. Birkaç hafta içinde de fiili livata ve yolsuzlukla suçlanarak hapse atılmıştı. 2004’te serbest kalan muhalif lider 2008’deki seçimlerden başarıyla çıksa da  parlamentoda çoğunluğu elde edememiş ve Yüksek Mahkemede 2012’de aklanmasına rağmen 7 Mart 2014’te yeniden 5 yıl hapse mahkum edilmişti. Enver, 2015’ten bu yana da hapis yatıyordu. Enver ve destekçiler ise söz konusu suçlama ve yargılama sürecinin eski Başbakan Necip Rezak hükümetinin siyasi hesaplarından kaynaklandığına dikkati çekmişti. Seçim öncesi Enver’in partisiyle güçlerini birleştiren Mahathir, Enver’i serbest bırakma ve kenara çekilerek başbakanlığı ona devretme sözü vermişti. Ancak dün 92 yaşındaki Mahathir 1-2 yıl başbakanlık yapacağını belirtmişti.

Merve Curga
o-Staj 2018 APAM Stajyeri

Kaynakça: