Sadece üyesi olan 28 devletin değil, birlikte iş yaptığı ülkeler de dahil olmak üzere yaklaşık 60 ülke ve organizasyonun katılımıyla toplanan NATO Chicago Zirvesi, 20-21 Mayıs tarihlerinde Amerika Birleşik Devletleri’nin ve Başkan Obama’nın ev sahipliğinde gerçekleşti. Toplantının ana konularından bir tanesi de Afganistan olunca Pakistan da davet edilen ülkeler arasında yer aldı.
Pazar günü gerçekleşen açılışta konuşan NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, NATO’nun 2014 sonrası misyonu ile alakalı “muhabere görevimiz sona erecek ama, bu başımızı alıp gideceğimiz anlamına gelmiyor” diyerek bir anlamda gelecekte NATO birliklerinin üzerine düşecek görevler noktasında çerçeve planı belirtmiş oldu. Çekilme takvimi yaklaşırken NATO üyesi bazı ülkelerin, 2014 sonrası döneme dair sadece finansal olarak desteklerini devam ettireceklerini dillendirmeleri Genel Sekreter Rasmussen’i bir anlamda böyle bir açıklama yapmaya itmiş gözüküyor. Zira 2013 ortaları itibarıyla güvenlik kontrolünün tamamen devredilmiş olması planlanan Afgan güvenlik güçlerinin eğitimi ve yeterliliği dışında önemli bir konu da güvenlik güçlerine yapılacak olan yıllık 4 milyar dolarlık ödemenin nasıl finanse edileceği konusu. Bu zamana kadar ABD Başkanı Obama tarafından yapılan çağrılara sadece üç ülkeden net cevap gelmesi Rasmussen’in endişelerinin nedenini ortaya koyuyor.
Diğer yandan Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai de yaptığı konuşmada ülkesinin savaşın bitişini iple çektiğini belirterek, “böylelikle Afganistan, uluslararası camiadaki dostları ve ABD’nin sırtında daha fazla yük oluşturmayacaktır,” dedi. Bu açıklamayı askeri bir yük oluşturmamanın yanı sıra, finansal olarak durumumuz da ortada olarak okumak işimizi biraz daha kolaylaştıracaktır.
Amerikan Halkı vs. Temsilciler Meclisi
Afganistan Savaşı’nın 12. yılında halen net bir çıkış planının olmaması, Amerikan halkı ile Temsilciler Meclisi arasındaki bakış farkını da ortaya koyuyor. Associated Press’in yayınladığı bir kamuoyu yoklamasına göre Amerikan halkının Afganistan Savaşı’na desteği % 27 ile tarihin en düşük seviyesine gerilemiş durumda. Temsilciler Meclisi’nin savaşa bakışı ise halka çok uzak bir noktada seyrediyor. Geçtiğimiz hafta içerisinde Temsilciler Meclisi’ne sunulan ve Afganistan’daki askeri operasyonları tamamen sona erdirip finansal desteği de Amerikan ordularının geri çekilmesi ile sınırlandırmayı planlayan bir yasa değişikliği 113 oya karşın 303 oyla reddedildi.
Kaliforniya eyaletinin Demokrat Parti Temsilcisi Barbara Lee yasa değişikliği önerisine destek çıkarak, Temsilciler Meclisi’ndeki oylama sonucuna rağmen Kongre’yi, Amerikan halkının tercihine bağlı olmaya çağırdı. Cumhuriyetçi Parti’nin Texas eyaleti Temsilcisi Mac Thornberry ise Afganistan’ı çok erken terk etmeleri dahilinde Taliban’ın ve El-Kaide’nin geri döneceğini ve daha fazla Amerikalı’nın acı çekeceğini söylererek Temsilciler Meclisi’nin kararına saygı duyulmasını istedi. Bu durum hiç şüphesiz seçim hazırlıkları yapan ve ikinci kez koltuğa oturmayı amaçlayan Başkan Obama’yı iki arada bir derede bırakmış gözüküyor. Obama’nın Afganistan konusunda alacağı tavır ise hiç şüphesiz seçimlerde önüne çıkacak en önemli maddelerden birisi olacaktır.
Görev Değişiklikleri!
Bu arada son bir hafta içerisinde gelen iki habere göre Amerika’nın Afganistan’daki en önemli iki koltuğunda oturan isimlerde beklenenden önce bir görev değişikliği hazırlığı var. Washington Post gazetesinde yer alan habere göre NATO’nun Afganistan’daki ordularının komutanı General John Allen’ın önümüzdeki yıl başları itibarıyla bu görevinden ayrılmasının söz konusu olduğu belirtildi. Temmuz 2011’de CIA Direktörlüğü için görevinden istifa eden General David Petraeus’un yerine Afganistan’da görevlendirilen Allen’ın isminin, ABD’nin Avrupa Komutası’nın başı ve NATO’nun Avrupa’daki en yüksek komutanı pozisyonları için geçtiği söyleniyor. Geçtiğimiz Temmuz ayında Amerika’nın Afganistan Büyükelçiliği görevine getirilen Ryan Crocker’ın da beklenenden bir yıl önce, bu yaz görevinden ayrılması bekleniyor. Peşpeşe gelen haberler belki de bir anlamda Amerika’nın Afganistan’daki durumunun vehametini ortaya koyuyor. ABD için Afganistan’da işlerin çok da iyi gittiği söylenemeyeceğine göre bu gelişmeler ilgili kişilerin yeterliliği ile alakalı kafalarda soru işaretleri bırakıyor. Tabi bu soru işaretlerinin oluşmaması imkânsız. Zira Büyükelçi ve Ordu Komutanı görevlerini layıkıyla yerine getirebiliyor olsalardı, geçtiğimiz aylarda Amerikan askerleri tarafından Kur’an yakma, ölü Taliban militanlarının üzerine idrarlarını yapma ve bir köyün basılıp 16 sivilin öldürülmesi gibi olaylar sanırım yaşanmazdı.
Salih Doğan
Afganistan Uzmanı
Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Doktora Öğrencisi, Keele University, UK
İletişim: [email protected] veya [email protected]